Erbakan’ın “28 Şubat süreci ABD’nin bir kriptosu ile başladı” iddiası mercek altına alındı.
Komisyon, ABD Dışişleri Bakanı Warren Cristopher’in imzasını taşıyan belgeyi inceledikten sonra, ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone’ye gerçek olup olmadığını soracak.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan (BDDK), 28 Şubat sürecindeki siyasetçi, asker ve bürokratlarına yönelik hesap hareketlerini isteyen TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, ikinci bir adım atarak Merkez Bankası, Hazine Müsteşarlığı ve Kalkınma Bakanlığı’na 28 Şubat’ın 300 milyar dolara ulaştığı söylenen mali faturasını çıkarttırıyor.
28 Şubat Komisyonu askerin oluşturduğu Batı Çalışma Grubu’nun sivil ayağı olarak bilinen ve Başbakanlık bünyesinde 28 Şubat kararlarını takip eden ekibi dinleme kararı aldı.
Komisyon, 28 Şubat döneminin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın dile getirdiği, “28 Şubat sürecinin ABD’nin bir kriptosu ile başladığı”na ilişkin iddiaları da mercek altına aldı.
Çiller’e tarihsiz davet
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu bünyesinde oluşturulan 28 Şubat ve 27 Nisan Alt Komisyonu, Meclis’in açılacağı 1 Ekim’den itibaren medya, yargı, sendikalar, ekonomi ve Başbakanlık’tan hangi isimleri dinleyeceğini belirledi. Dönemin Başbakanı Tansu Çiller’e tarihsiz davet gönderildi. Dinlenecek listenin başında gazete patronları ve dönemin etkin gazetecileri de yer alıyor.
Sisi ve sahte şeyhler aynı gün
Listede, 28 Şubat sürecinde kamuoyunun gündeminden düşmeyen ve şeyh diye tanıtılan Ali Kalkancı ve eşi Emine Kalkancı da yer alıyor. Ayrıca Fadime Şahin’le uygunsuz ilişki yaşarken polis baskınına uğrayan Aczimendilerin lideri Müslüm Gündüz de dinlenecek isimler arasında bulunuyor. Listedeki çarpıcı isimlerde bir diğeri, kamuoyunun yakından tanıdığı, “Sisi” lakaplı ünlü transseksüel Seyhan Soylu. Bu isimler, 5 Ekim Cuma günü TBMM’de komisyonun karşısına çıkacak.
28 Şubat sürecinde, Genelkurmay’dan aldığı bilgileri Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu’na ilettiği belirtilen, “Genelkurmay köstebeği” olarak nitelenen “askeri casusluk” skandalının baş aktörü Onbaşı Kadir Sarmusak da 8 Ekim’deki komisyon toplantısında o dönem yaşananları anlatacak.
Kanadoğlu da listede
Komisyon, 28 Şubat’ın yargı ayağına da geniş zaman ayıracak. Listede Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu başta olmak üzere dönemin etkili başsavcıları Nuh Mete Yüksel, Nusret Demiral, Aykut Cengiz Engin, Reşat Petek, Talat Şalk, Madımak Davası’nda 33 idam kararını veren DGM hakimi Orhan Karadeniz de bulunuyor.
Komisyonun listesinde; Turgut Kazan, Uğur Alacakaptan, Servet Armağan ve Osman Akyol gibi isimler de bulunuyor.
Komisyon, askerlerin kurduğu Batı Çalışma Grubu’nun (BÇG) sivil ayağı olarak bilinen Başbakanlık Takip Kurulu (BTK) bürokratlarını da dinleyecek. Komisyon, BTK’nın koordinasyonunu yapan dönemin Başbakanlık Müsteşarı Yaşar Yazıcıoğlu ile 28 Şubat kararlarının fiili takibini üstlenen Müsteşar Yardımcıları Ömer Kayır ve Özgün Ökmen’i de davet etti.
Ekonomi dünyasından isimler
Dinlenecekler listesinde 28 Şubat dönemindeki ekonomi dünyasından önemli isimler de bulunuyor. 15 Ekim’de TBMM’ye TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, eski Bakan Ufuk Söylemez, Vakıfbank Genel Müdürü Hasan Kılavuz, batık bankacıların yargılandığı 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin hâkimi, BDDK Üyesi Mustafa Akın davet edildi. Komisyon, dönemin TÜSİAD yöneticilerinden Muharrem Kayhan, TOBB Başkanı Fuat Miras, sendikacılar Salim Uslu, Derviş Günday, Bayram Meral, Refik Baydur (TESK), Sabri Kurt, Suphi Gürsoytrak’a (KESK) da davet gönderdi. Komisyonun listesinde, Korkmaz Yiğit ve Yusuf Odabaşı da bulunuyor.
Mali fatura raporu
Komisyon, 28 Şubat sürecinde devletin uğradığı iddia edilen 300 milyarlık mali zararın tablosunu çıkarmak için Hazine ve Kalkınma Bakanlığı’na yazı gönderdi. 28 Şubat Komisyonu Başkanı Yaşar Karayel Milliyet’e yaptığı açıklamada, “Dönemin yöneticilerinin hesaplarındaki hareketlilik dışında, Merkez Bankası, Hazine ve Kalkınma Bakanlığı’ndan 28 Şubat döneminde devletin uğradığı kamu zararlarını, IMF ve Dünya Bankası’ndan alınan krediler ve akibetleri, kamu bankalarının zararlarının ne olduğunu sorduk. Görev zararlarına uğranılmış, gerçekten memlekete millete mi harcanan işlerdir yoksa bazılarına hortumlanmış mı, bunların hepsini, devletin mali zararlarının boyutu hakkında kapsamlı rapor istedik hazırlıyorlar” dedi.
8 vakfın malları iade edilebilir
Karayel, komisyon olarak 28 Şubat sürecinde kapatılan vakıflarla ilgili Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden bilgi ve belgeler geldiğini belirtirken, “Milli Gençlik Vakıf başta olmak üzere 8 vakıf kapatılmış o dönemde. Hangi vakfın ne kadar menkulü, gayrimenkulü var inceliyoruz. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden malvarlıklarına ilişkin detaylı bilgi istedik. Çalışmalarımız tamamlanınca mallarının iadesi önerisinde bulunabiliriz” dedi.
Dinlenecek olan medya patronları ve gazeteciler
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu tarafında 2, 3, 4 Ekim tarihleri için davet gönderilen medya listesi şöyle: Dinç Bilgin, Aydın Doğan, Turgay Ciner, Mehmet Emin Karamehmet, Zafer Mutlu, Alper Görmüş, Kadir Çelik, Mehmet Altan, Ali Bayramoğlu, Yavuz Donat, Cüneyt Arcayürek, Cengiz Çandar, Abdurrahman Dilipak, Fatih Çekirge, Ertuğrul Özkök, Fehmi Koru, Mehmet Ali Birand, Taha Akyol, Mehmet Barlas, Canan Barlas.
Komisyon belgeleri istedi
Komisyon, 28 Şubat döneminin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın dile getirdiği, “28 Şubat sürecinin ABD’nin bir kriptosu ile başladığı”na ilişkin iddiaları da incelemeye aldı. Komisyona bilgi veren Recai Kutan’ın kriptonun kendisinde olduğunu söylemesi üzerine komisyon belgeleri istedi. Alt Komisyon Başkanı Karayel, belgeyi inceledikten sonra ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone’ye bunun doğru olup olmadığını soracaklarını söyledi. Ekim 1996’da hazırlandığı iddia edilen ve dönemin ABD Dışişleri Bakanı Warren Cristopher’in imzasını taşıyan kriptoda şu ifadeler yer alıyor:
‘Departmanlarımız endişeli’
“Departmanlarımız, Türk Hükümetinin milli eğilimlerinden ve Başbakan Erbakan’ın ideolojisinden ilham alarak dış politikayı batıdan ayırıp Arap ve Müslüman dünyasına doğru yeniden yönlendirilmesinden dolayı derin endişe içerisindedir. Kanaatimizce, Türkiye’nin İran, Irak, Libya, Nijerya ve Sudan ile bağlarını kuvvetlendirmek konusundaki mevcut tutumu, bizim milli menfaatlerimize aykırıdır. Doğru Yol Partisi, Erbakan’ın radikal İslami söylemlerini ılımlılaştırmada başarılı olamadığına göre, kendisinin Refah Partisi ile koalisyonu verimsiz görünmektedir. Biz inanıyoruz ki, Tansu Çiller’in koalisyondan çekilmesi Erbakan’ı düşürür ve ülkeyi erken genel seçimlere götürür. Sonuç kesin olmamakla birlikte, Refah Partisi büyük bir ihtimalle seçimlerden eskisinden daha güçlü olarak çıkacaktır. Türkiye, Birleşik Devletler’in anahtar stratejik ortağı olarak kalmak mecburiyetindedir ve onun bu pozisyonunu gerçekleştirip sürdürmedeki başarımız, bizim milli menfaatlerimizi doğrudan etkileyecektir. Türk Askeriyesi, bu sonucu elde etmeye doğru daha büyük çaba sarf etmesi için harekete geçmeye zorlanmalıdır. Bu konudaki aksiyon planlarınızı ve yorumlarınızı bekliyoruz.”
Kripto Gül’e gelmişti
28 Şubat Darbe Komisyonu’nun Kutan’dan istediği kriptolar, 1996 yılının sonuna doğru dönemin Devlet Bakanı Abdullah Gül’e isimsiz bir mektupla gönderilmişti. Halen Ak Parti Gaziantep Milletvekiliği yapan Şamil Tayyar, 2010 yılındaki köşe yazısında İsviçre’den gönderilen ve üzerinde gönderenin ismi ile adresinin bulunmadığı zarfın öyküsünü anlatırken, “Gül, zarfı açınca, ABD Dışişleri Warren Cristopher imzalı ve darbe talimatını içeren ulusal güvenlik belgesiyle karşılaşıyor. Hemen danışmanı Murat Mercan’ı yanına çağırıyor, belgeyi okuyunca gözlerine inanamıyorlar” demişti. (ÖNDER YILMAZ – Milliyet)
