3 liradan 20 kuruşa düştü!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Tarımdaki plansızlık soğan üreticisini vurdu. Geçen yıl 3 lirayı bulan kuru soğan 20 kuruşa düştü…
 
Geçtiğimiz yıl rekoltenin düşük olması nedeniyle kilosu 3 liraya kadar yükselen Türk mutfağının vazgeçilmezi kuru soğan, bu yıl 20 kuruşa düştü. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kuru soğanda planlama eksikliğinin üretimde ve üretici fiyatlarında dalgalanmaya neden olduğunu, piyasalarda dengesizliğe yol açtığını belirterek, “Üretici market fiyatları araştırmamıza göre, markette 1 lira 3 kuruştan satılan kuru soğan, yüzde 414,72 üretici market fiyat farkıyla 2017 Şubat ayında fiyat farkında ilk sırayı almıştır. Üreticide 20 kuruş olan kuru soğan, markette 5,1 katına satılmıştır dedi.
 
TARIMDAKİ PLANSIZLIK KURU SOĞANI VURDU
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kuru soğanda planlama eksikliğinin üretimde ve üretici fiyatlarında dalgalanmaya neden olduğunu ve piyasalarda dengesizliğe yol açtığını belirterek, 2015 rekoltesinin düşük olması ve fiyatlardaki yükselme üreticimizi 2016’da soğana yönlendirmiş, sonuçta üretim 1,88 milyon tondan 2,12 milyon tona çıkmış, 30-35 kuruşa mal edilen soğanın üretici fiyatı, Şubat ayında 20 kuruşa kadar gerilemiştirdedi.
 
ÜRETİCİ-MARKET FİYAT FARKI REKORU SOĞANDA
Üretici market fiyatlarına ilişkin yaptıkları araştırmaya göre markette 1 lira 3 kuruştan satılan kuru soğanın, yüzde 414,72 üretici-market fiyat farkıyla 2017 Şubat ayında fiyat farkında ilk sırayı aldığına dikkat çeken Bayraktar, “Üreticide 20 kuruş olan kuru soğan, markette 5,1 katına satılmıştır. Yapılması gereken, kuru soğan üretimini, iç piyasa ihtiyacı ve ihracat miktarı toplamında tutmak, pazarlama sorunlarını çözmek, üretim maliyetlerini düşürmektir. Soğan ekiminin devam ettiği şu günlerde, planlı ve sürdürülebilir bir üretimin gerçekleşmesi üreticilerimizin en büyük beklentisidir diye konuştu.
 
FİYAT DÜŞÜNCE ÜRETİCİ YÜKSELİNCE TÜKETİCİ MAĞDUR
Üretimde meydana gelen dalgalanma ve pazarlama sorunlarının üreticiden tüketiciye tüm tarafları derinden etkilediğini dile getiren Bayraktar, pazarlama sorunlarının yaşandığı dönemde düşük fiyat nedeniyle üretici, arzın daraldığı dönemde yüksek fiyat nedeniyle tüketici mağdur olmaktadır dedi.
 
TÜRK MUTFAĞININ VAZGEÇİLMEZİ
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’de yetiştirilen en önemli yumru ve kök sebzelerden birinin de kuru soğan olduğunu, bugün hemen hemen bütün yemeklerde kullanılan kuru soğanın mutfakların en temel ürünlerinden biri haline geldiğini bildirdi.
 
SOĞAN SAĞLIK KAYNAĞI
İçerdiği kükürt, lif,  B ve C vitamini ile bünyesinde bulundurduğu faydalı maddeler nedeniyle sağlık açısından da oldukça önemli bir besin kaynağı olan kuru soğanın, hastalıklara yakalanmama noktasında ciddi katkılarda bulunduğu, hastalık durumunda iyileşme sürecini hızlandırdığını, özellikle enfeksiyon hastalıklarına karşı etkili olduğunun uzmanlarca dile getirildiğini vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:
 
ÇİN SOĞANDA DA BİR NUMARA
“Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre, dünyada üretilen 88 milyon 475 bin ton kuru soğanın yüzde 25,5’i Çin, yüzde 21,9’u Hindistan tarafından gerçekleştiriliyor. İki ülkenin dünya kuru soğan üretimi içindeki payı yüzde 47,4’ü buluyor. Bu iki ülkeyi yüzde 3,6 payla ABD, yüzde 2,8 payla Mısır, yüzde 2,4 payla İran, yüzde 2,3 payla Rusya Federasyonu, yüzde 2 payla Türkiye izliyor. Üretimde 7’nci sırada yer alan Türkiye, önemli kuru soğan üreticilerinden biri konumunda. Kuru soğan daha çok üretildiği ülkelerde tüketiliyor. Dünya üretiminin ancak yüzde 3,9’u ihracata konu oluyor.
 
TÜRKİYE’NİN KURU SOĞAN ÜRETİMİ
Türkiye’de 2007 yılında 1,86 milyon ton olan kuru soğan üretimi, 2008’de 2 milyon tonu aştı. 2009’da 1,85, 2010’da 1,9 milyon ton olan kuru soğan üretimi 2011’de 2,14 milyon tona kadar çıktı. 2012 yılında 1,74 milyon tona kadar inen kuru soğan üretimi, 2013’de 1,9 milyon tona çıkıp, 2014’de 1,79 milyon tona indi. 2015 yılında 1,88 milyon tona yükselen üretim, 2016’da 241 bin ton artışla 2,12 milyon tona ulaştı.”
2068170cookie-check3 liradan 20 kuruşa düştü!
Önceki haberUluslararası Af Örgütü’nden yeni kampanya: Gazetecilik suç değildir!
Sonraki haberİş Hukuku’nda  gençler
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.