Ağar: Hangi tarih olursa olsun

Ağar, partisinin Başkanlık Divanı toplantısının ardından basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.


Türkiye’nin önemli bir süreçten geçtiğini ve bu sürecin demokrasiyle aşılacağını ifade eden Ağar, 2006 yılının Kasım ayında söylediği şeylerin bugün gerçekleştiğini belirtti.


Ağar, “O zaman seçim yapılması gerekiyordu ama yapılmadı. Şimdi herkes ‘seçim, seçim’ diye önerge üzerine önerge vermektedir. O zaman pakete, poşete, fileye ne gerek var? Derhal seçime gidelim” diye konuştu.


Kendilerinin 25 yaş konusunu gündeme getiren ilk parti olduğunu belirten Ağar, “Hiç tereddütsüz gençlerimizin önü bu seçimde açılmalıdır” dedi.


“Halkın hakem olduğu her yerde biz seçime varız” diyen Ağar, şöyle konuştu:


“Her şekilde varız. Ancak bir kafa karışıklığı ortadadır. İktidar partisi bir panik halindedir, bir tereddüt halindedir. Bir yandan turların devamı arzusu içerisinde bir yandan da anayasa değişikliğiyle halka cumhurbaşkanı seçtirmek arayışı içerisindeler. Neyi tercih ettiklerini açıkça ortaya koymalıdırlar. Her dediğini mecliste yaptırmayı alışkanlık haline getiren AKP şımarıklığı sona ermiştir. Millet kararı verecektir.”


Ağar, yaşanan süreçte herkesin demokrasiyi zedelememek konusunda aşırı imtina içerisinde olması gerektiğini vurguladı.


Siyasetin asla mahkemeye taşınmaması gerektiğini ısrarla söylediklerini kaydeden Ağar, şunları kaydetti:


“Bugün ortaya çıkan tablonun kimseyi memnun etmesi söz konusu değildir. Sivil siyaset kendi alanını genişletmelidir. İnisiyatif alınmalıdır, meseleyi millet iradesine en süratli bir biçimde taşımanın önün açılabilmelidir. Bizim işimiz siyaseti kendi hukuki ve meşru kuralları içerisinde yapmaktır. Bunun dışında hiçbir irade bizim üzerimizde söz sahibi olamaz. Bizi etkileyen yegane güç milletin iradesidir. Hangi tarih olursa olsun seçime her zaman hazırız. 24 Haziran olur, 1 Temmuz olur, ne olursa olur. Seçimi talep eden biziz, kimse bizi seçimle tehdit edemez. Seçim düğün, bayramdır, şölendir, milletin sesinin en gür haliyle duyulacağı noktadır.”


“EKONOMİ OLUMSUZ ETKİLENMESİN”


En büyük meselenin Türkiye’nin ekonomik yapısının bu süreçten olumsuz etkilenmemesi olduğunu anlatan Ağar, bu süreci de yakından takip edeceklerini bildirdi.


Meselenin siyasi bir mücadele olduğunu vurgulayan Ağar, siyasetin gerginleşme, kutuplaşma, zıtlaşma ve husumet noktasına taşınmasına izin vermeyeceklerini vurguladı.
Türkiye’nin yeniden huzuru, kardeşliği sağlamak zorunda olduğunu ifade eden Ağar, şöyle devam etti:


“Türkiye AK Parti fırsatçılığıyla CHP reaksiyonculuğu arasında sıkıştırılamaz. Orta yol, makul yol, sağduyulu yol milletin yoludur. DYP işte tam bu noktada durmaktadır. Milletimizi hicran içine sokacak hiçbir işin içerisinde biz olamayız. Bizim işimiz milletin hassasiyetlerinin yanı başında saf tutmaktır. Türkiye bugün hükümetin çaresizliği içinde piyasanın, ekonominin kendi kendine şekillendiği dönemi yaşamaktadır. Kimse Türkiye’nin gücünden büyük değildir. Türkiye bütün bu zorlukları aşacak güce sahiptir. Türkiye kavgaya, çekişmeye, zıtlaşmaya mahkum değildir. Türkiye’nin zorlukları siyaset yoluyla, akıl yoluyla, sağduyu yoluyla aşacak potansiyeli vardır. Bu gücü millet kesinlikle ortaya koyacaktır. Mesele millete gidecek yolun tertemiz olmasıdır.”


“Türkiye’de içeride adalete, dışarıda itibara ulaşacaktır. İçeride kardeşliğe, huzura, dışarıda sözü dinlenen bir Türkiye’ye ulaşacaktır” görüşünü dile getiren Ağar, milli iradenin mutlak egemenliğinde ve hukukun üstünlüğünün tamamen savunulduğu bir alan yaratacaklarını kaydetti.


ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ


Açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ağar, bir gazetecinin, “AK Parti’nin meclise getirmeye çalıştığı anayasa değişikliği paketindeki seçim ve 25 yaş konularına destek veriyorsunuz. Ancak milletvekili seçimi süresinin 4 yıla indirilmesi ve iki turlu cumhurbaşkanlığı seçimi konusuna ‘evet’ diyecek misiniz? Anayasa Mahkemesi’nin dün açıkladığı kararı nasıl buluyorsunuz?” sorusunu şöyle yanıtladı:


“Bunlar bizim önceden söylediğimiz şeylerdir, halkın hakem olduğu her yerde biz varız. ‘4 yılda bu meclis yoruldu, Türk demokrasi geleneğinde 4 yılı aşan bir meclis olmaz, seçime gidilmeli’ derken kulağını tıkayanlar bizim dediğimiz doğruların peşine takılmışlardır.
Kendi süresini tamamlamış bir meclisin bütün bu değişiklikleri yapmak konusunda kondisyonunun olup olmadığını hep birlikte göreceğiz ama milletin hakem olduğu her yerde biz oluruz. Biz siyasetin mahkemeye taşınmasına zaten karşıydık. Mahkemenin siyasetin gideceği yolu belirlemesi bizi rahatsız etmiştir. O gidilmemesi lazım gelen bir yoldu. Yanlış bir yoldu. Bizim açımızdan siyasetin alanını daraltan bir sonuç ortaya çıkmıştır.”


ERKEN SEÇİM


DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, erken seçim konusunda ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu’dan farklı düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine, “Başbakan, ‘Eğer Anayasa Mahkemesi ters bir karar çıkarırsa derhal seçime gideriz ve iki partili bir meclis çıkar.’ diye seçimle tehdit etmişti bizi. Ben orada demiştim ki, ‘Açık oy, gizli tasnif dahil hemen seçim, derhal seçim.’ Ben bu lafımın arkasındayım” diye konuştu.

1042160cookie-checkAğar: Hangi tarih olursa olsun

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.