AB krize karşı kurallarını esnetiyor

Zirve’nin ana gündem maddesini, ekonomik rekabet gücü ve istihdamın arttırılmasını hedefleyen Lizbon Stratejisi’nin gözden geçirilmesi oluşturuyor.

Akşam saatlerinde başlayacak olan zirvede, liderler, Maliye Bakanlarının hafta sonunda aldığı, İstikrar Paktı’nın yumuşatılması kararını masaya yatıracak.

Toplantıda, ”Kamu açıklarının gayri-safi hasılanın yüzde üçünden fazla olmaması”nı temel alan Pakt’ın ”ulusal gerekçelerle yumuşatılması” yolunun açılmasına kesin gözüyle bakılıyor. Zirve’de üye ülkelerde subvansiyonlarının düzeyini azaltıp, araştırma ve kalkınma projelerine daha fazla yatırım yapılmasını öngören üç yıllık bir planın imzalanması bekleniyor… AB içinde hizmet sektörünü rekabete açma konusunda üyeler arasında keskin görüş ayrılıkları bulunuyor. Fransa ve Almanya Doğu Avrupa ülkelerinden ucuz işgücü akımına yol açmasından kaygılanıyor.

İstikrar Paktı, üye ülkelerin mali disiplini korumaları amacıyla 90’lı yılların sonlarında Almanya tarafından gündeme taşınmıştı. Pakt kuralları son yıllarda Almanya, Fransa ve İtalya’nın limitleri aşması nedeniyle anlamını kaybetmeye başladı. Yunanistan da verilen sınırların iki katına ulaşan açıkları ile kuralların etkisiz kalmasına neden ülkeler arasında yer aldı.

BASININ YORUMU
The Guardian: Eski AB komisyonu başkanı Romano Prodi’nin bir zamanlar “aptalca” diye nitelediği pakt sonunda biraz daha makul bir hale geldi… Burada istisnai durumları o kadar çok ve o kadar muğlak ki, Euro bölgesini daha güvenilir ve sağlam kılacak sert kuralları sağlayıp sağlayamacağı kaygı yaratıyor.

The Financial Times: İstikrar Paktı öldü… Bakanlar İstikrar Paktı’nı övmek değil, gömmek için toplandılar ve bunu çarpıcı bir verim göstererek başardılar. Kuralların gevşetilmesi ile pakt, o kadar zayıfladı ki değersiz hale geldi. Bu paktın oluşturulmasında amaç kamu finansmanında uzun vadede sürdürülebilirlik sağlamaktı. Pakt eski haliye bunu başaramamış olabilir, ama yeni haliyle bu yönde bir çaba bile içermiyor. Bunun sonucunda üye ülkeler daha yaratıcı muhasebe yöntemleri geliştirecek, aşırı açıklarını haklı çıkarmanın yollarını arayacak. Avrupa ekonomileri artan emeklilik yüklerinin de etkisiyle uzun vadede borçlarını ödeyememe noktasına doğru gidiyor. Maliye Bakanı Gordon Brown’un açıklamasına dayanarak bu gelişmelerin İngiltere’nin ortak para birimine geçişi önünde yeni bir engel oluşturduğu söylenebilir…

The Times: Bu uzlaşma eğer üyeler arasında bir rahatlama havası yarattıysa bile bu hava, Avrupa anayasasına destek aramak üzere düzenlenen özel zirvede dağılacak. Çetin pazarlıklar sonunda hazırlanan anayasaya destek hızla azalıyor. İngiltere’nin bu konudaki kaygıları zaten biliniyordu ama Brüksel’de şimdi asıl endişe yaratan Fransa… Birliğin kurucu üyesi olan Fransa anayasaya hayır derse bu proje ölmüş demektir.

AÇIK GAZETE: Ciddi ekonomi gazetesi The Financial Times’ın “Avrupa ekonomileri artan emeklilik yüklerinin de etkisiyle uzun vadede borçlarını ödeyememe noktasına doğru gidiyor” yorumu AB’nin genç Türkiye nüfusuna ihtiyacını da vurguluyor. Türkiye bu kartını AB karşısında iyi oynamalı…

2030’a kadar, AB içinde 40 milyon emeklilik yaşını aşmış nüfus olacak. Avrupa’nın doğum oranı yüzde bir buçuk ölüm oranının altında. 25 üyeli AB’de yalnızca Malta ve Kıbrıs’ta nüfus artışı gerçekleşiyor, bu da Birlik için genç nüfus katkısı sağlayacak nitelikte sayılmıyor. Çalışabilecek nüfusun, 2005-2030 yılları arasında 21 milyon azalacağının öngörülmesi üyeleri ciddi kaygılandırıyor. Avrupa Komisyonu, Eylül’den itibaren alınacak önlemler konusunda çalışmaya başlayacak. En ussal yöntem ise Türkiye’nin genç ve dinamik nüfusunun AB’ye kazanılması…

1101430cookie-checkAB krize karşı kurallarını esnetiyor

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.