‘ABD ve Rusya Suriye’de düşünülenden daha az etkili’

Independent’ın deneyimli Orta Doğu muhabiri ve yazarı Patrick Cockburn, I gazetesinde ve internetten yayın yapan Independent’ta yayımlanan analizinde, ABD ve Rusya’nın Suriye’de düşündüklerinden daha az etkili olduğu görüşünü savundu.

Cockburn’e göre bu nedenle, Suriye’deki son ateşkes anlaşması da birçok zorlukla karşı karşıya.

Cockburn yazısının başında Cumartesi günü koalisyon güçlerinin Suriye’nin Deyz Ez Zor kentinde Suriye ordusu askerlerinin ölümüne neden olan hava saldırılarını, bunun ardından ABD ile Rusya arasında derinleşen gerilimi ve Halep’in doğusuna yarım konvoylarının hâlâ gidememesini hatırlatıyor.

Cockburn, anlaşmanın en zayıf noktalarından birinin, Suriye savaşına dahil olan çok sayıda tarafın, anlaşmaya uygun olarak davranmalarını sağlayacak herhangi bir mekanizmanın bulunmaması olduğunu söylüyor.

Cockburn özetle şu görüşleri savunuyor:

“ABD ve Rusya’nın hangi noktaya kadar müttefiklerini aynı şekilde davranmaya zorlayabilecekleri ve bunu yaparken ne kadar insaflı davranacakları hâlâ belirsiz.
“ABD, Suriyeli isyancılara, onların dışarıdaki destekçileri olan Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’a yaslanarak, ateşkese uymaları baskısı yapabilir. Ancak bu baskı yeterli olur mu? ABD Başkanlık seçimler, iki aydan daha az bir süre içinde, Beyaz Saray’da, Suriye politikası farklı olabilecek başka bir kişinin oturmasına neden olacak.

Bu anlaşmanın işlemesi Rusya’nın daha fazla çıkarına. Ancak Rusya, askeri olarak kendisine bağlı olsa da, Cumhurbaşkanı Beşar Esad’a istediğini yaptırıp yaptıramama zorluğunu yaşıyor. Uzun vadeli olarak Orta Doğu’da rakip güçlerin siyasi ve askeri gücünün ne olacağını kimse tam olarak bilmiyor.

ABD’nin 2001’deki Afganistan ve 2003’teki Irak işgallerinde, Amerika’nın bölgede her şeye gücünün yettiğine dair yaygın bir görüş vardı. ABD’nin iki ülkede de uzun süre devam eden askeri müdahilliğine rağmen yaşadığı başarısızlık, yaygın görüşün ABD güçsüzlüğüne dönüşmesine neden oldu. Rusya aynı şekilde, Esad’ın ana dış desteği haline gelene ve yeniden bir süper güç gibi davranmaya başlayana kadar Körfez ülkeleri tarafından başarısız olarak görüldü.”

Cockburn, anlaşma kapsamında ılımlı muhaliflerin kendilerini cihatçılardan ayırması beklentisi olduğunu, ancak ortada güçlü bir ılımlı muhalefetin olduğuna dair fazla bir kanıt bulunmadığını belirtiyor. Yazara göre bu, anlaşmanın bir diğer sorunu.

Cockburn bütün bunlara rağmen anlaşmanın önemli olduğunu, böylesine uzun ve zor bir savaşın dindirilmesinin zaman alacağını belirtiyor.

Cockburn, ABD-Rusya anlaşmasının Suriye’de şiddeti bitirmeye yönelik şimdiye kadarki ilk ciddi girişim olduğunu da yazıyor.

2010190cookie-check‘ABD ve Rusya Suriye’de düşünülenden daha az etkili’

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.