Abdesthane ve WC yapmak için Kaş’ın canına okudular!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – ‘Kaş Atatürk Bulvarı Düzenleme ve WC-Abdesthane Projesi’ kartpostallık manzarayı yok edince ilçe halkı tepki gösterdi…
 
Bozulmamış doğal ve tarihi dokusuyla Antalya’nın gözde turizm merkezlerinden biri olan Kaş ilçesinde betonlaşma ve ağaç kıyımı isyanına her gün bir yenisi ekleniyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı ‘Atatürk Bulvarı Düzenleme ve WC-Abdesthane Projesi’ kapsamında sökülen ağaçlar ve ilçenin çehresini değiştiren uygulamalar tepki çekti. Kaş Belediyesi’ne dilekçe ile başvuran yurttaşlar, Kaş Yavaş Şehir olmaya bu kadar layıkken neden tam tersi uygulamalarla Kaş’a hiç yakışmayan, yok edici projeler yürütülmesinde ısrar edildiği anlaşılamamaktadır” ifadelerini kullanarak tepki çeken uygulamaya son verilmesini talep ettiler. 
 
Bozulmamış doğası, zengin kültür mirası ve özgün kentsel dokusuyla Akdeniz’in son kalesi olan Antalya’nın Kaş ilçesinde AKP’li belediyenin yaptığı uygulamalar dünyaca tanınan turizm merkezinin doğal çehresini değiştirirken tepkilerin de ardı arkası kesilmiyor. Türkiye’nin tanıtım kataloglarında yer alan Kaputaş Plajı ve doğal sit alanı statüsündeki Çukurbağ Yarımadası’nda belediye eliyle yapılan ve tepki çeken yapılaşmaların ardından bu kez de Kaş’ın kentsel sit alanı olan ilçe merkezinin çehresini değiştiren meydan projesi başlatıldı.
 
KEYFİ UYGULAMALARA TURİZMCİLER VE HALK TEPKİLİ
Meydan ve çevresinde bulunan ağaçlar söküldü, doğal kentsel doku tahrip edildi ve Kaş’taki sivil toplum örgütlerinin tüm tepkilerine rağmen uygulamadan geri adım atmayan Kaş Belediye Başkanı Halil Kocaer bir kez daha tepkilerin odağında. İlçedeki turizmciler, sivil toplum örgütleri ve yurtaşlar, belediyenin uyguladığı projelerin halka sorulmadan ve onayı alınmadan hayata geçirilmesine tepkili.
 
‘WC VE ABDESTHANE’ PROJESİ BARDAĞI TAŞIRDI
Bu uygulamaların son örneği ise Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı ‘Kaş Atatürk  Bulvarı Düzenleme ve WC-Abdesthane Projesi’ oldu. Proje kapsamında kent merkezindeki ağaç ve yeşil dokunun belediye eliyle yerinden edilmesine tepki gösteren Meral Çiyan Şenerdi ve beraberindeki yurtaşlar, Kaş Belediyesi’ne dilekçe ile başvurarak trafik yükünü artıracağını belirttikleri projenin durdurulmasını talep ettiler.
 
KAŞ’IN KARTPOSTALLIK MANZARASI YOK EDİLDİ
Kaş Belediyesi’nin bir süredir yürüttüğü meydan ve çevre düzenlemesi ile alt ve üst yapı çalışmalarında kent merkezindeki ağaçların sökülerek taşındığına dikkat çekilen dilekçede, şöyle denildi:
“Bu konuda çevreye ve kente duyarlı kişi ve STK’lar olarak itirazlarımızı bizzat Belediye Başkanını topluca ziyaret ederek dile getirmiştik. Ayrıca Kaş Turizm ve Tanıtma Derneğinin 5 Aralık 2016 tarihli dilekçesini eklediğimiz 103 imzalı dilekçemizle bu konudaki şikâyet ve taleplerimizi yazılı olarak iletmiştik. Dilekçemize belediyece halen yanıt verilmemiş olup, şikâyetlerimiz de dikkate alınmaksızın ağaçlar sökülmeye, dış mekân düzenlemesine ve Kaş’ın yerel dokusuna hiç de uygun olmadığını hatırlattığımız diabaz taşlar, meydan dışında da döşenmeye devam edilmektedir. Son olarak limana inen, kentin en önemli yolu üzerinde ‘Kaş  Atatürk Bulvarı Düzenleme ve WC-Abdesthane Projesi’ adı altında yürütülen projeyle, yine caminin hemen yanındaki, bir nevi doğal göbek vazifesi gören ve Kaş’ın kartpostallarında yer alan dev palmiye ağacı yerinden edilmiştir.”
 
HALK TALEPLERİNİ BELEDİYEYE İLETTİ
Söz konusu proje dosyasına göre, caddedeki mevcut ağaçların ve orta refüjdeki herdem yeşil  çitin (ligustrum) sökülerek ve/veya kesilerek yok edileceği ve orta refüjün tamamen kaldırılarak geliş gidiş yolu arasına ayraç koymaksınız birleştirileceği kaydedilen dilekçede, konuyla ilgili  ilçe halkının şikâyet, itiraz ve talepleri ise şöyle sıralandı:
 
‘YOK EDİCİ PROJELERDE ISRAR EDİLMESİNİ ANLAMIYORUZ’
“Kaş’ın fotoğrafıyla özdeşleşmiş ağaçların ve sair yeşil dokunun hiçbir şekilde yerinden edilmesine razı değiliz ve şu andaki uygulamalardan şikâyetçiyiz. Bu uygulamanın derhal durdurulmasını talep ediyoruz. Özellikle orta refüjde yer alan turunç ağaçları baharda çiçekleri,  kışın üzerinde mücevher gibi duran ve Akdeniz’de olduğunuzu hatırlatan meyveleriyle kenti süslemektedir, onlara kıyılmamalıdır. Kaş gibi, Akdeniz’de bile eşi-benzeri olmayan bir yerde, Sakin Kent (Citta Slow) olmak için adımlar atılmasını, kent dışına dokuya uygun otoparklar,  araç trafiğine kapalı alanlar, caddeler yapılmasını beklerken; mevcut trafiği rahatlatmak üzere kentin kalbine giden yolun, ağaçlara kıyılarak düzenlenmesini sorunlu buluyoruz. Halen  Türkiye’de 14 ilçe Citta-Slow unvanını almıştır ve birçok ilçe bu yolda adım atmaktadır. Bu unvanı alan kentlerin, kaliteli turizmi ve kaynakları cezp ettiği, kalkındığı açıktır. Kaş Citta-Slow olmaya bu kadar layık iken neden tam tersi uygulamalarla Kaş’a hiç yakışmayan, yok edici projeler yürütülmesinde ısrar edildiği anlaşılamamaktadır.
 
‘WC-ABDESTAHENE PROJESİ DURDURULSUN’
Özetle; ‘Kaş Atatürk Bulvarı Düzenleme WC-Abdesthane Projesi’nin yürütülmesinin durdurularak, ağaç ve yeşil doku sökümüne son verilmesini, yolun eski koşullarda hemen  trafiğe açılmasını, sakin kent konseptiyle daha az araç trafiği, daha fazla yaya alanları, kent merkezi dışına otopark olanakları içeren, Kaş’ın dokusuna uygun güncel ve yerel bir yaklaşımla projenin tadil edilmesini talep ediyoruz.”
 
‘BELEDİYE BAŞKANI İÇİN AĞAÇLAR BİRER ODUN DİKMESİ’
Uygulamayla Kaş’ın karakterinin yitirildiğine dikkat çeken Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği Genel Sekreteri arkeolog-yazar Nermin Bayçin ise ilçede yaşananlara tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
 
“Söz konusu uygulamalara yönelik Kaş Belediye Başkanı ile kaygılarımızı dile getirdiğimiz görüşmelerimizde ağaçların yarısı kuruyan, dümdüz edilip kupkuru hale gelen eski Orman Çay Bahçesi örneğini verdiğimizde kendisi şöyle demişti: ‘Ölen ağaçların yerine yenisini dikeriz, bir şey değil!’ Belediye başkanı için ağaçlar herhalde birer odun dikmesi! Onlar sökülebilir, istenilen yere tekrar dikilebilir kütükler. Yarım asır ya da bir asır orada kök salmışlar önemli değil. Olmadı kesilir, zaten projelere hep engel teşkil ediyorlar. Alanları kesintisiz boydan boya kıyak taşlarla döşemek varken. Hem yazın 40 derecede daha da güzel ısınıyor, sera etkisi yaratıyor bu taşlar. Yerinde bırakılan ağaçlar da hiç yaprak kalmayacak şekilde budanmalı, olabildiğince güdük kalmalı. Neme lazım serin gölgeler yaratırlar falan. Oturma yerlerinin, kafelerin üzeri muşamba tentelerle örtülmeli ki sera etkisi tam olsun! Aşırı sıcak sevmeyenler de gündüz meydanda dolanmaya versinler, oradan geçmeye versinler, olur biter! Ama taşların ısı verimi gece de devam edeceği için portatif vantilatörle gezinmeleri önerilir.
 
‘KAŞ’IN KARAKTERİ VE DOKUSU KAYBEDİLDİ’
Sonuç olarak, meydan ve ara sokaklardaki uygulamalarla Kaş’ın karakteri, dokusu kaybedildi, devam eden projeler sonucunda da Kaş’ı Kaş yapan tüm güzellikler betona teslim edilmiş olacak sanırım.”
2063310cookie-checkAbdesthane ve WC yapmak için Kaş’ın canına okudular!
Önceki haberBüyük sıfırlama
Sonraki haber“Şark cephesinde yeni bir şey yok!”*
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.