Kimdir bu şifacı kadınlar? Antik kültürlerin derin bir saygı besledikleri bilge kadınlar nasıl oldu da Ortaçağ’a gelindiğinde şeytanın işini güden, erkeklerin cinsellik organlarını koparan cadılara dönüştüler? Yüzyıllar boyu süregelen bir geleneğin parçası olan ebeler neden mesleklerini gizlilik içinde sürdürmeye zorlandılar? Kadınların tıp dünyasına profesyonel olarak girişini sembolize eden hemşireler gerçekten ne kadar kabul gördüler?
Bu ve bunun gibi birçok sorunun yanıtı Everest Yayınları’ndan çıkan Kadın Şifacılar adını taşıyan kitapta… Kitabın yazarı Jeanne Achterberg Sümer, eski Danimarka, eski Yunanistan ve Roma kültürlerinde yer alan bilge kadın figüründen yola çıkarak kadın şifacıların çarpıcı tarihini okurlara sunuyor. Kadın şifacıların Batı sağaltım geleneklerindeki rollerini bu antik kültürlerden Ortaçağ’daki Hıristiyanlık kozmolojisine, şifacılık bilimlerinin 19. yüzyılda profesyonelleşmesine ve son olarak da kadınların, şifacılık sanatları ile bilimlerinin 20. yüzyıldaki durumuna kadar son derece kapsamlı bir biçimde inceliyor.
Şifacı ve yaratıcı olan Toprak Ana’nın yerini önce öfkeli, savaşçı erkek tanrıların, daha sonra da tek bir erkek tanrının almasıyla kadının toplumdaki konumunun sarsıcı ve kalıcı bir şekilde değiştiğine işaret eden Achterberg, bilim tarihine farklı bir bakış açısıyla yaklaşıyor, şimdiye kadar irdelenmemiş konuları cesurca işliyor.
