Adanalı olmanın dayanılmaz zorluğu

Adana’lıyım. Eskiden gurur duyduran bu konum günümüzde neredeyse saklamak zorunda kaldığınız bir hale geldi.

Adana’dan uzakta olmak çok iyi idi diyebilirim. Adana’ya çağırılıp Adana’nın en başta belediye olmak üzere iç yaşamını tanımaya başladıkça Adana’ya soğumak beni hiç şaşırtmamaya başladı.

Galiba Adana’yı uzaktan sevmek eğer Adana’yı sevmek istiyorsanız tek olanak. Adana’yı Adana’yı yakından tanıdıkça sevmenin ne zor olduğunu anlıyorsunuz.

Adana İstanbul ya da Lefkoşa Adana arasında bile uçmak bazen Adana’nın namının niçin kötü olduğunu anlamaya yetiyor.

İşte size 5 Kasım gününden iki uçuş öyküsü. Eğer Aziz Nesin yaşasaydı günümüz Adanasını “rezil edenler” için acaba ne derdi çok merak ediyorum.

Cumartesi Günü 16 uçağı ile Adana’ya uçuyorum. Koltuğum “1 A”. “1 B’de” genç biri oturuyor. “1 C” ve “1 D’de” de iki genç bayan. “1 C’de” oturan genç bayanın erkek arkadaşı “Adana uçağında olduğunun farkında olmasa gerek” yanlış beklentiler içinde kız arkadaşı ile beraber oturabilmek için “1 D’deki” genç bayanı ikna ediyor onun “3 C’deki” yerini alması için. Ama bu “yer değiş” mümkün olmuyor. Çünkü “1 D’de” oturan genç bayan erkek yanına oturmazmış. Sanki şehirlerarası otobüsteyiz. Business bölümünde her koltuğun arasında koca bir boş koltuk var. Yani erkek ya da bayan yanı zaten yok. Yanınız boş!

Neyse genç adam son bir gayretle benim yanımda koridorda oturan diğer genç adama yer değişmelerinin mümkün olup olmadığını sordu. Çok kaba bir şekilde “Hayır” cevabını aldı ve pes etti.

Üzüldüm. Bir genci kız arkadaşı ile oturtmayacak kadar mı kabayız biz Adanalılar?

Böyle bir olayı başka hiç bir hatta yaşamadım. Çiftler ayrı düştüğünde her zaman diğer yolcular anlayışla yerlerini verirler. Ama Adana uçağında “asla!”. Gel de “Adanalı” olmakla gurur duy.

Gazete haberleri zaten malüm. Bu olayı yaşarken gazetede Adanalı bir annenin kızını “5 liraya” iki erkeğe pazarladığını okumaktaydım. İşin kötüsü bu tarz haberler haftada bir kaç kez okunmakta Adana kaynaklı haberler olarak.

Aynı gün 22.25’te dönüş uçağında bu sefer de başka bir olay yaşamadan dönülür mü hiç! Adana uçağı olmazdı bu uçak o zaman. Ben son dakikada yetiştiğim uçakta vakit kalmadığından yer görevlisine soramadan binince oturduğum koltuğun önünde boş yerler olduğunu gördüm. Her normal yolcu gibi hostese bu konuyu sorduğumda yan tarafta oturan Adana’nın malüm “medeniyet yoksunlarından ” biri hemen fırladı ve yeri kaptı. İnanın bu tarz davranış biçimini utanmadan yapacak olanı başka bir uçakta bulamam ama Adana uçağında olduğum gene kanıtlanmış oldu.

Doğduğum komik kentin belediye başkan vekili icraatiyle değil en az 15 metre boyunda afişlere bastırdığı resimleriyle” kentin her köşesinde sırıtmayı belediyecilik sanıyor.

Bir bulvara babamın adını verdiler. Vermez olaydılar. Sonra o bulvara başkasının adını verdikleri ortaya çıktı. Meğerse Belediye Meclisi’nde yanlış karar almışlar.

Adana’nın hele bir milletvekili var. Sosyal demokrat olmaktan utandırır insanı. Şimdilik hakkında başka bir şey yazmayacağım.

İstanbul Şişli’de ya da Bebek’te delikanlı çağımda Adanalı olmak çok güzeldi.

Adana’dan uzakta meğerse “ben olmayan bir Adana’ya” aşık olmuşum.

Adana’da sevdiğim saydığım çok insan var. Onlara hayranlık duyuyorum. Adana’da yaşamayı başardıkları için. Ben bu haliyle bu kentte yaşamak istemezdim.

1618010cookie-checkAdanalı olmanın dayanılmaz zorluğu

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.