Süter Çapa Tıp Fakültesi’nde iki yıldır akciğer kanseri tedavisi görüyordu. Son üç aydır da tedaviye Acıbadem Hastanesi’nde devam ediyordu…
Babasının yoğun bakıma kaldırılana dek hastane odasında çalışmayı sürdürdüğünü belirten Barış Süter şunları söylemişti:
“Piyasaya çıkacak kitabı ‘Fıkralar ve Fıkracılar’ üstünde çalışıyordu. Kendisini, (Ben iyi bir haberciyim. Haberi soludum hep. Yani iyi bir haberci olarak yetiştirildim, yaptığım iş de haberleri değerlendirmek. Her zaman iyi oluyor mu? Elbette hayır. Ama bu benim mesleki, hatta tamamen hayat biçimim oldu, bu değişmez) diye tanımlayan babam, ezelden beri bir gazetecidir.”
Çapa Tıp Fakültesi Onkoloji Bölümü’nde Süter’in tedavisini yürüten Prof. Dr. Adnan Aydıner, “Kendisine uygulanabilecek tüm tedavileri uyguladık. Maalesef son üç aydır olumlu bir yanıt alamadık” dedi.
DSP’DEN BAŞSAĞLIĞI
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer Süter’in kaybı için bir başsağlığı mesajı yayınladı.
Sezer’in mesajı aynen şöyle:
“Gerçek bir fikir işçisi ve çok iyi bir haberciydi. Basınımızın büyük değerlerinden Gazeteci-Yazar Şakir Süter’in vefatından derin üzüntü duydum. Merhum Süter’e Allah’tan rahmet, başta ailesi olmak üzere bütün yakınlarına, dostlarına, çalışma arkadaşlarına başsağlığı ve sabır diliyorum.
Şakir Süter, her kesimle diyalog kurabilen ve yansızlığını koruyabilen usta bir gazeteci-yazardı. Çalışma yaşamının her döneminde işini severek ve inanarak yapan, ödün vermeden sürdürebilen Şakir Süter, gerçek bir fikir işçisi ve aynı zamanda çok iyi bir haberciydi. İyi bir eş, iyi bir babaydı. İlişkilerinde de arkadaşları tarafından çok sevilen, dost bir insandı.
Basın dünyası hem insanî, hem de meslekî özellikleriyle büyük bir değerini yitirdi. Ama inanıyorum ki, merhum Şakir Süter, her açıdan özellikleriyle her zaman saygıyla, özlemle anılacaktır.”
AÇIK GAZETE: Değerli gazeteci Süter’i yitirmekten dolayı acımız büyük… Acılı ailesi, Akşam çalışanları ve dostlarına “başımız sağolsun” diyoruz…
