Dünya tarihinde daha önce 5 büyük yok oluş yaşanmış. Şuan 6. yok oluşu yaşadığımıza dair spiritüel ve biyolojik bazı kanıtlardan söz ediliyor. Sizin için daha önce dünyanın yaşadığı 5 yok oluşu ve 6.yi yaşadığımıza dair kanıtları derledim. Aria şimdi bunları yazıp moral bozuyorsun diye düşünmeyin lütfen… Biyolog olarak okuduğum güncel bilim haberlerini sizinle paylaşmak istiyorum. Dünyanın kaynaklarının tükendiğini insanlığın ise kendi içinde hem psikolojik hem de toplumsal bir çıkmaz içinde olduğunu gözlemlemek çok zor değil. Biz spiritüel yaşamda yeniden dünyaya geleceğimize inanıyoruz. Bu hayatımızda yarım kalan konular yada topladığımız bonuslar gibi düşünün iyi karma ile yeniden başka bir zaman diliminde dünyaya doğabiliriz. Bana kalırsa insan ırkı hayvanları katlederek doğayı ve toprak anayı kirleterek ve kendi ırkı içindeki savaşlar bencillik ve hapishaneleri ile yok oluşun mimarı olarak bu sona çok şaşırmamalı.
insan kendi içinde bir aydınlanma yaşayamıyor sadece bencil egosunu doyurmak için yaşıyor ve etrafına dünyaya toksik etki yapıyor, olumsuz enerji yayıyor, kalbinde sevgi taşımıyor ise zaten çoktan yok olmuştur. Böyle bir gerçekliğin içinde yine de insan kendi cennetini yaratabilir. Evinizde bir cafede yeni keşfettiğiniz bir köşede iç huzuru yakalayabilirsiniz. Ben her gün güne bugün yeni bir gün ve daha önce yaşamadığım bir gün diyerek başlıyorum. Gün içinde insanlara gülümsüyor ihtiyacı varsa mutlaka yardımcı oluyorum. meditasyon ve olumlamalar nefes egzersizleri ile enerjimi dengede tutmaya çalışıyorum. Ayaklarıma topraklama yada tuzlu su banyoları ile günün negativitelerini atmaya çalışıyorum. Ve şükrediyorum her gün sadece yaşadığım ve hayatta olduğum için şükrediyorum…
Louise Hay in kitapları ve olumlamaları gerçekten çok etkili oluyor. Youtube dan dinleyebilirsiniz. Ondan öğrendiğim ve ilham aldığım 3 konu siz hayatınızı şifalandırabilirsiniz, etrafınıza nasıl teşekkür ederek günü anlamlı kılabilirsiniz, ve tabiki güne bugün daha önce hiç yaşamadığım yeni bir gün diyerek başlayabilirsiniz.
işte Dünya nın yaşadığı 5 yok oluş ve 6.yi yaşadığımıza dair kanıtlar
- 4.5 milyar yıl önce evrendeki yolculuğuna başlayan Dünya birçok yok oluşada ev sahipliği yapmıştır.
- Permiyen yok oluşu: 250 milyon yıl önceki bilinen en büyük uzun yok oluştur. Sibirya bölgesinde başlayan ve büyük güçlü volkanik patlamalarla uzun yıllar devam etmiştir. Denizde ve karada yaşayan canlıların %95 nin zehirlenerek öldüğü biliniyor. Bundan sonra Dünya kendini 10 milyon yılda ancak toparlayabilmiş.
- Ordovisyen yok oluşu: gerçekleşen en büyük 3.kitlesel yok oluştur. Genelde deniz canlıların yaygın olduğu dönemde gezegenin kimyasal dengesi bozulmaya başladı ve büyük bir felaket oluştu. Yüzbinlerce yıl süren bir buzul çağı başladı. Dünyadaki yaşamın %85 nin tamamı yeryüzünden silinmiştir.
- Devoniyen yok oluşu: ormanların olduğu canlıların çeşitlendiği bir dönemdir. Bu yok oluş birkaç milyon yıl sürmüştür. Bilim insanları iklimlerin dengesinin bozulduğu ve kitlesel bir yok oluşun olduğunu düşünüyorlar. Bu felaket daha çok deniz hayatını etkilemiş ve neredeyse tüm canlıları yok etmiştir.
- Triyas yok oluşu: canlıların yarıya yakını yok olmuştur. volkanik bazı olayların varlığı tahmin edilmektedir.
- Kretase yok oluşu: 250 milyon yıldır yaşayan dinozorların yok olduğu çok büyük bir kitlesel yok oluştur. Bütün sürüngenler ve dinozorlar yeryüzünden silinmiştir. bununla ilgili en çok inanılan büyük bir gök taşı yada kuyruklu yıldızın dünyaya çarpmasıdır. Buna kanıt olarak yerdeki iridyum miktarı gösterilir. iridyum dünyada çok nadir bulunur ve kaynağı uzaydır.
6.yi yaşadığımıza dair kanıtlar
Bilimsel kanıtlar ve yaşanan olaylar gösteriyor ki Dünya yok oluşlara ve yeniden türlerin canlanmasina birçok kez şahit olmuş bir yer. Spiritüel birçok kitaplar filmler ve öğretiler birçok dini kaynaklar şuan küçük bir kiyamet içinde olduğumuzu anlatmaya çalışıyor. Aslında haberlerde toplu kazalar depremler ve çeşitli tsunami gibi felaketlerle yok oluşu yaşadiğimizi görebiliyoruz. 5 yıla kadar su savaşlarının başlayacağından söz ediliyor. insanların büyük şehirlerden kaçıp kedilerine güvenli ve daha yaşanabilir yerler aramak zorunda kalacakları öngörülüyor. Sanayi devrimi ile başlayan gelişme adlı ama insanlarin psikolojik ve toplumsal dengesini bozan kapitalist düzenin getirdiği bir son olarak düşünebiliriz. Insanların daha doğal adalet ve barış içinde bir Dünyada yaşamaları mümkünken şu an gelinen noktada yok oluşu yaşamamız doğal bir sonuç olarak karşımıza çıkıyor. Spiritüel öğretilerde yeniden dünyaya geleceğimize inandığımız için daha gelişmiş evrimleşmiş bir dünyada belkide yeniden karşılaşırız.
Numerolojiye olan ilgim ve neden insanliğin 6.yok oluşa denk geldiğine dair biraz araştirma yaptim. Iste 6 rakami arkasinda yatan bazı sırlar…
6 rakami genel olarak ev evde uyumlu yasam harmoni ve denge ile ilgili. Bizimde insan ırkı olarak güzel evimiz dünyada uyum ve baris icinde yasayamadigimiz ortada. Nikola Tesla nin 6.ile ilgili araştirmalarida çok önemli. Tesla nin kendi hayatında eve girdemen aynı caddeyi 3 kez geçtiği otel odalarinda sayılara göre kaldiği ve peçeteleri hep ayni sayida kullandiği söyleniyor. Teslanin eger 3,6 ve 9 un sirlarini bilirseniz evrenin anahtarlarina sahip olursunuz şeklinde bir sözüde bulunmaktadir. 6 rakamı kutsal kitaplarda insanın rakamı olarak bilinir. Insanin kusurları ve var oluşu ile ilgilidir. Insanlarin hatalarinin sonuclari 6. Yok olusu getirmiş oluyor. Burdan yine 6 rakamina ulasiyoruz. Incilde insan 6 gunde yaratildi seklinde yer alir. Yine 6 rakami gunluk saat ve dakikalarda cok gecer. Iste 6nin sırları…
- Kur’an-ı Kerimde insanın yaratılışına dair 6 ayet
- Niteliksiz çamurdan yaratıldığına ait 6 ayet
- Bu çamurun niteliklerine dair de 6 ayet vardır
- İnsanın ilk yaratılışı altı safhada olduğu gibi, anne karnında yaratılışı da altı safhada cereyan etmektedir.
- Ayrıca insan psikolojik ve ruhsal olarak da altı temel karaktere ayrılmaktadır.
Bütün kaynaklarda 6 rakamı insan ile ilgilidir. Neden insanin 6.yok oluşa denk geldiği numeroljik olarak ayarlanmış gibi adate.
işte 6.Yok oluş içinde olduğumuza dair biyolojik işaretler
-Ormanların yok olması, madencilik, gezegenin ısınmasına neden olan CO2 salınımı
-Kurbağalar böceklerin ve hayvan türlerinin rekor oranda yok olması
-Kabaca Dünya böcek türlerinin %40 nın populasyonlarında azalma var
-Arılar bazı böcekler meyve sebze çiçek oluşumunda hayati role sahipken şuan sayıları giderek azalıyor.
-Azalan türler onlarla beslenen diğer türleri de olumsuz etkileyerek kelebek etkisi şeklinde insana kadar uzanıyor.
-Sadece böcekler değil son 50 yıl içinde 500 amphibian türünün nüfusunda azalma oldu 90 türün nesli tükenme noktasına geldi.
-Kurbağa türlerinde ölümcül etki yapan chytridiomycosis adlı mantar hastalıkları oluştu.
-Dünyanın biyolojik bir yok oluş sürecinde olduğu görülüyor. Hayvan türlerinin neredeyse yarısının yok olduğu söyleniyor.
– 26500 türden fazlası yok olma sınırında. Bu oranın artması bekleniyor.
-2015 yılında yapılan araştırmada son yüzyıldaki ortalama yok oluş oranı normalin yüz katı üzerinde.
-50 yıl içerisinde aralarında kuşlar amphibianlar memelilerin de bulunduğu 1700 tür daha doğal yaşam alanları daraldığı için yok olma riski altına girecek.
-Ağaç kesme ve ağaç kaybı Amazon yağmur ormanlarını ciddi tehdit ediyor. Son 50 yılda kabaca %17si insanlar tarafından yok edildi.
-Dünyanın ısınması deniz canlılarını olumsuz etkiliyor. Isınan okyanuslarda su seviyesi de yükseliyor. Yükselen sular kırılgan türlerin habitatlarını tehdit ediyor.
-Isınan okyanuslar ayrıca buzulları eritiyor. Amerikada türlerin %17 si bu yüzden risk altında bulunuyor.
-Dünyanın düzeni bu şekilde devam ederse her 6 türden birinin yok olacağı söyleniyor.
-Bundan önceki kitlesel yok oluşlar birçok uyarı işareti ile birlikte geldi. Bu göstergeler de şuan ki tabloya çok benziyordu.
-Bilim adamları yok oluştan sonra tekrar toparlanmanın 10 milyon yıldan fazla sürebileceğini öngörüyor.
Biyolojik ve Spiritüel kaynaklar insan ırkının hatalarının sonucu olarak bir yok oluş yaşadığımızı öngörüyor. Güzel Dünyanın kaynaklarının tükendiğini var olanların kirlendiğini ve 6.yok oluşu yaşadığını söylüyorlar. Bununla ilgili okumak isterseniz the sixth extinction isimli Elizabeth Kolbert in yazdığı bir kitap var. Ister inanalım ister saçma gelsin bununla ilgili son yıllarda çok fazla bilimsel ve spiritüel makaleler yazıldı. Dini kaynaklar kıyametin başladığını bilimsel kaynaklarda geri dönüşümsüz olarak Dünyanın bir yıkım ve yok oluş sürecine girdiğini yazıyor. Belkide tarihte çok nadir olarak dini ve bilimsel kaynaklar paralel ve aynı noktaya ilerliyor. 6.yok oluş korkutsada zaman akıp gidiyor ve şahit olacağımız günler yakın diye hissediyorum. O yüzden günlük basit konularda boğulmayın ana resmi görerek her günü size verilmiş bir hediye mucize gibi yaşamaya çalışın. Zihin Beden Ruh olarak bütünleşmeye evrimleşmeye başladığımızda hücrelerimize kadar sevgi titreşimlerini hissedebilir olumlamalar ile hayatımızı yeniden inşaa edebiliriz. Bazen hayat herşeyi elimizden alır. Sevdiklerimizi işimizi ailemizi evimizi arkadaşlarımızı sevdiğimiz arabamızı… öfkeleniriz anlam veremeyiz… aslında biz yeniden bir hayat kuralım kendi içimizde yenilenelim diye yeniden inşaa edelim diye tüm testleri yaşarız… Dünya bile 5 kere yok olmuş küllerinden yeniden doğmuş… sizde her zaman yeniden ve yeniden ve yeniden umutla sevgiyle ve inançla baştan başlayabilirsiniz… her ne kadar zamanımız kısıtlı gibi görünsede zaman bizim algılarımız ile sınırlı bir illüzyon sadece… bazen 5 dk bir ay 5 yıl bir ay bir ay bir dk gibi gelir geçer insan hayatından…
Her adımda ve nefeste evrenin sonsuz sevgisi size rehberlik etsin…
Aria
