Sağlığı bozulunca yarım asırlık iktidarını terk edip köşesine çekilen Castro başta kendi kardeşi olmak üzere yöneticileri, vaad ettikleri değişim nedeniyle “eleştirdi’’.
Castro, gazetelerde çıkan yazılarında, 30 Ağustos ve 8 Eylülde Küba’yı hallaç pamuğu gibi atan kasırgalardan sonra bazı gıda maddelerini bulamamaktan sızlanan halkın “her türlü isteğini karşılama hayalleri gören” bazı yöneticileri kınadı.
Devlet yöneticilerine “sıkı disiplin” çağrısında bulunan “Lider Maximo”, bir yazısında, “Biz, yöneticiler enflasyon, işsizlik, borsadaki düşüş ve ekonomik gerileme gibi sıkıntılarla boğuşurken krize düşen gelişmiş kapitalist ülke değiliz; bizler sosyalistiz ve sosyalist olmak zorundayız” ifadesini kullandı.
2006 Temmuz’unda sağlık nedenleriyle iktidar koltuğunu terk ettikten sonra hiç halkın arasında görünmeyen Castro, eleştirel yazılarında isim zikretmedi, ama gözlemciler bu iğneli sözlerin, abisinin yerine koltuğa oturduktan sonra “kan kaybeden ekonomiyi ayağa kaldırmak” için değişim vaadinde bulunan kardeş Raul Castro’yu hedef aldığını vurguluyor.
Küba, ihracatının yüzde 60’ını oluşturan nikelin dünya piyasalarında değer kaybetmesi ve ithalatının yüzde 84’ünü oluşturan gıda maddelerinin dünya pazarlarında zamlanması yetmezmiş gibi, kasırgaların da üst üste vurmasıyla ekonomik bakımdan nazik bir döneme girmiş görünüyor.
Gustav ve İke adlı kasırgalar, Küba’da en az 5 milyar dolarlık hasara yol açtı. 100 bin hektar ekili arazi ve stoklar zarar görünce gıda maddelerinin fiyatı arttı.
