Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Avrupa’nın tümüne egemen olan genel eğilim, Orta ve Doğu Avrupa’ya da ağırlıklı olarak damgasını vuracak.
Tüm işaretler bunu gösteriyor, yorumcular haftalardır bu gelişmenin altını çiziyorlar.
Avusturya’da, Macaristan’da, Slovakya’da, Çek Cumhuriyetinde ve hatta Polonya’da radikal sağın bu seçimlerden zafer kazanacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Ama bunların arasında da özellikle Avusturya ve Macaristan’daki durum kritik.
Avusturya’da geçenlerde bir trafik kazasında ölen Haider’in Avusturya’nın Geleceği İçin İttifak Partisi ve Macaristan’daki militarist radikal sağcı Jobbik Partisinin çok önemli bir çıkış yapmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Kamuoyu yoklamalarına göre Macaristan’da aşırı sağcı Jobbik, % 15’in üzerinde bile oy alabilir.
Açık Yahudi ve Çingene karşıtı söylemiyle tanınan bu parti, Macaristan’da artık merkez sağın bile alternatifi olma noktasına.
Yine Slovakya’da Slovakya Ulusal Partisi ve Çek Cumhuriyetindeki Çek Ulusal Partisi de açık bir şekilde gündeme getirdikleri etnik karşıtlıklara rağmen seçimlerden güçlenerek çıkan radikal sağcı partiler olacaklar.
Farklılıklar:
Radikal sağ hareketler, Avrupa’nın hem doğusunda ve hem de batısında ırkçılık temelinde güçleniyorlar.
Ama aralarındaki en temel farklılık, Orta Avrupa’daki ırkçı hareketlerin, klasik anlamda faşizme çok daha yakın olmaları, Yahudi ve Çingene düşmanlığını hiç gizlemeye gerek duymadan gündeme getirmeleri.
Örneğin Macaristan’daki Jobbik Partisi ülkede “Çingeneler suç işleyen bir etnik gruptur” söylemiyle ve “masum Macar vatandaşların Çingenelerden korunması” talebiyle halk arasında güçlendi.
Çek Ulusal partisi ise, televizyonlardan yayınlanan reklam filmlerinde, “Çingene sorununun kesin çözümünü” savundu.
Kesin çözüm denilen kavram, Hitler tarafından Yahudileri gaz odalarına gönderen programın da sloganıydı.
Batı ve Doğu Avrupa ırkçı hareketleri arasındaki bir diğer fark da, Doğu Avrupa’daki radikal hareketlerin, açık bir şekilde Nazi şemalarını izlemeleri.
Macaristan’da, Slovakya’da ve Çek Cumhuriyetinde aşırı sağcı partiler, yarı askeri milis teşkilatları da kuruyor ve gençliği bu yapılar içinde örgütlüyorlar.
2009 Avrupa Parlamentosu seçimlerinden çıkacak en önemli ders, radikal sağcıların, özellikle de Orta ve Doğu Avrupa’daki yükselişleri olabilir.
MACARİSTAN HABERLERİ İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ: www.turkinfo.hu
