Onlarca sendika, kitle örgütü, kampanya grubu ve siyasi partinin içinde yer aldığı Halklar Meclisi tarafından düzenlenen yürüyüşte, iş, konut, eğitim ve sağlık alanındaki saldırıların son bulması istendi.
Kuzey Londra’daki Euston’da sabahın erken saatlerinden itibaren toplanan kalabalık, burada yapılan konuşmalardan sonra yürüyüşe geçti ve Trafalgar Meydanı’na yürüdü. Özellikle sağlık ve eğitim alanına yapılan saldırlar karşısında Öğretmenler Sendikası (NUT) ve sağlıkta da yapılan saldırılara karşı Biritanya Tabip Odası (BMA) üyelerinin yoğun katılımı ve öfkeli olması dikkat çekti.
İş, konut, eğitim, sağlık
Haklar Meclisi’nin “İş, konut, eğitim ve sağlık” sloganı adı altında düzenlediği yürüyüşe Londra dışından da katılanlar vardı. Dayatılan sıfır saat iş sözleşmeleri, düşük ücretler ve kriz bahanesiyle dondurulan ücret zamlarına karşı çok sayıda pankartın olması dikkat çekerken, doktorlara dayatılan daha çok iş, daha az ücret sözleşmesine de yoğun tepki vardı. “Sağlık hepimiz için” diyen doktorlar, halkın desteklerinden memnun olduklarını ve bu desteğin devam etmesinin önemli olduğunu ifade ettiler.
Sadece Londra’da 200 bin yeni eve ihtiyaç olduğu bilinmektedir. Bundan dolayı da hem ev fiyatlarının hem de kiralarının yükselmesi, emekçilerin Londra’dan göç etmesine neden oluyor. Binlerce işçi ve emekçi bu sorunun da tek çözümünün Cameron hükümetinin istifası olduğunu sloganlarına yansıttı. Ülkedeki tüm okulların “akademi” adı altında satışa sunulmaya çalışılmasına da tepki gösteren binler, öğretmenlerin haklı mücadelesinin de başarıya ulaşması gerektiği belirtildi.
İngiltere’de mücadele büyüyecek
Yürüyüşün başlangıç noktasında ve bittiği Trafalgar Meydanı’nda yapılan konuşmalarda bir çok sendika lideri ve politikacı, saldırılar karşısında kalkın daha da bütünleştiği ve buna karşı ortak mücadelenin örgütlendiğini söyledi. Yürüyüşe katılan Türk Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi (DAY-MER) Sekreteri Oktay Şahbaz, başlangıç yerinde binlere hitab ederek, ortak çalışmanın ve mücadelenin yükseltilmesinin önemine değindi. Şahbaz, çelik işçilerinin, doktorların, öğretmenlerin ya da göçmen toplumlarının ortak yanlarının olduğunu, saldırıların kim olduğuna bakmadan gerçekleştiğini ve bu saldırılara karşı da birlikte mücadele etmek gerektiğinin altını çizdi.
Doktorlara dayatılan uzun saat ve az ücret içeren yeni sözleşmeye karşı 26 Nisan’da tüm ülke çapında grev ve eylemler yapılacak. Bu eylemlerin bir çok sendika tarafından desteklendiği açınlandı. Çelik işçilerinin de katıldığı yürüyüş sonunda konuşan bir çok sendikacının ortak masajı, mücadelenin yükseltildiğini ve bu hareketin daha da büyütülerek hükümetin düşürülmesi gerektiğiydi.
Panama Belgeleri Cameron’u iyice köşeye sıkıştırdı
Panama Belgeleri’yle köşeye sıkışan Başbakan Cameron’u istifaya çağıran kitleler, kemer sıkma politikalarının sadece halka yöneldiğini ve krizden çıkmanın tek çözümünü emekçilerin sırtına atmakta bulan hükümetin de gitmesi gerektiği belirtti. Zenginlerin ve hükümetin bir çok bakanının vergiden çaldıkdıklarını gören emekçilerin öfkesi büyüyor. Bu nedenle dün yapılan yürüyüşte en çok atılan slogan “Cameron ve hükümet istifa” oldu.
İşçi Partisi milletvekili ve Gölge Maliye Bakanı John McDonnell gazetemize verdiği demeçte, 2020 yılında yapılacak genel seçimi bekleyemeyeceklerini ve Cameron hükümetini devirmek zorunda olduğunu söyledi. İşçi Partisi iktidarında kemer sıkma politikalarının son bulacağını, zenginlerin daha fazla vergilendirileceğini ve özelleştirilmeye çalışılan eğitim ve sağlığın derhal durdurulacağını belirtti.
