Rize İdare Mahkemesi’nde önceki gün görülen davayla ilgili kararın 15 gün içinde açıklanması beklenirken, 44 bin dönüm alanı kapsayan maden faaliyeti ile milyonlarca ağacın kesileceği, Artvin’in tepesinde 30 futbol sahası büyüklüğünde 4 siyanür havuzu ile halkın içme suyu da dahil bütün su kaynaklarının kirleneceği veya şirketçe kullanılacağı ifade ediliyor.
Artvin Cerattepe’de madencilik faaliyetleri yapılması için verilen lisansın iptaline dair ilgili Bakanlık aleyhine açılan dava, önceki gün Rize İdare Mahkemesi’nde görüldü. Yeşil Artvin Derneği öncülüğünde 258 yurttaşın açtığı davayı izlemek üzere Artvin’den gelen yüzlerce yaşam savunucusu Rize’de TEMA Vakfı İl Temsilciliği ve Derelerin Kardeşliği Platformu’nun da aralarında bulunduğu sivil toplum gönüllüleri karşıladı.
MAHKEMECE İPTAL EDİLEN RUHSAT BAŞKA FİRMAYA VERİLDİ
Mahkeme salonuna sığmayan 5 yüzü aşkın yaşam savunucusunun takip ettiği duruşma yaklaşık 2,5 saat sürdü. Av. Bederettin Kalın ve Yakup Okumuşoğlu ile birlikte toplam 16 avukat Artvinlileri savunmak üzere duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmada ilk sözü alan Av. Bedrettin Kalın, daha önce bölgede Cominco ve Inmet Minning adlı iki Kanadalı şirketin maden arama ve çıkarma ruhsatı alarak çalışma yaptığını, verilen hukuk mücadelesi sonrasında söz konusu şirketlerin ‘Maden arama ve çıkarma’ ruhsatlarının mahkeme kararıyla iptal edildiğini anımsatarak, ‘iptal’ edilen ruhsatın, Bakanlığın yeni açtığı ihaleyle bu kez başka bir firmaya verildiğini dile getirdi.
‘BAKANLIĞIN YENİDEN VERDİĞİ RUHSAT HUKUKA AYKIRI’
Mahkemelerin verdiği ‘iptal’ kararıyla bu bölgelerin hukuk güvencesi altına alınmış olduğuna dikkat çeken Kalın, Bakanlığın tesis ettiği yeniden ruhsatlandırma işleminin hukuka açıkça aykırı olduğunu; ihalenin dayandırılmaya çalışıldığı yasa ve yönetmeliklerin birbiriyle çeliştiğini ve Bakanlığın ihalesinde şaibe ve usulsüzlük olduğunu da ileri sürdü.
KAR HIRSI, YAŞAM HAKKINDAN ÜSTÜN TUTULDU
Rize İdare Mahkemesi’nin duruşmayla ilgili kararını 15 gün içerisinde açıklaması beklenirken, duruşma sonrasında Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan tarafından konuyla ilgili bir basın açıklaması yapıldı. 20 yıldır Artvin’in bir maden çukuru olmaması için mücadele ettiklerini vurgulayan Karahan, Cerattepe ve Genya’daki maden arama ve çalışmalarına karşı sürdürülen demokratik ve hukuksal mücadele sonucunda alınan ‘iptal’ kararlarına değinerek, “Maden şirketleri, 2009 yılı sonunda Artvin’i terk etmiş ve bu olay dünyanın sayılı maden tekellerinden birinin, bir maden sahasını terk ettiği ilk ve tek örnek olmuştur. Ancak ne yazık ve acıdır ki, ilgili bakanlık 17 Şubat 2012’de, kesinleşmiş mahkeme kararlarına karşın, Cerattepe ve Genya mevkilerini yeniden ruhsatlandırmak için ihaleye çıkardı. Bizler bu hayret verici karar ile 25 bin kişinin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının önemsenmediğini, kar hırsının yaşam hakkından daha üstün tutulduğunu ve vicdanların nasır tuttuğunu anladık. Buna rağmen, 2009’da kazandığımız hukuki zaferi tekrar yaşayacağımız inancıyla hazırlıklarımızı tamamlayarak, 11. 06. 2012 tarihinde Özaltın şirketine verilen ruhsatın iptali için 258 kişinin taraf olduğu davamızı açtık” dedi.
‘YAŞAM ALANLARININ RANTA DÖNÜŞMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ’
Yaşam alanlarının ve doğanın ranta dönüştürülmesine izin vermeyeceklerinin altını çizen Karahan, “bizi yılgınlığa düşüreceklerini zannedenler bir kez daha yanıldıklarını anlayacaklar. Bu mücadele sonsuza kadar sürse de kazananlar, çocuklarına yaşanabilir bir dünya bırakanlar ve doğanın haklarını kutsal bilenler olacaktır” açıklamasında bulundu.
TEMA’DAN DESTEK AÇIKLAMASI
Dava ile ilgili TEMA Vakfı’nca yapılan açıklamada ise, “ülkemizin doğasına yönelik tehditlerin yerelde mücadele eden duyarlı yurttaşlarımız sayesinde durdurulacağına inanıyoruz. Yeşil Artvin Derneği öncülüğünde Artvin Cerattepe’yi kurtarmak için mücadele edenleri destekliyor, yargının da aynı şekilde bölgeyi kurtaracak bir karar alacağına dair inancımızı koruyoruz” görüşüne yer verildi.
44 BİN DÖNÜMDE MİLYONLARCA AĞAÇ, 4 SİYANÜR HAVUZU
Türkiye’nin keşfedilmemiş cennetlerinden biri olan Genya ve Cerattepe’de 44 bin dönüm alanda yürütülecek maden faaliyeti ile milyonlarca ağacın kesileceği, Artvin’in tepesinde 30 futbol sahası büyüklüğünde 4 siyanür havuzu ile halkın içme suyu da dahil bütün su kaynaklarının kirleneceği veya şirketçe kullanılacağı ifade ediliyor. Madencilik faaliyetleri ile milyonlarca ağacın kesilerek yok edilmesinin hesabını kimsenin veremeyeceğini dile getiren yaşam savunucuları “ormanın sağladığı hizmetlerin karşılığı altınla ölçülemez. Bizim altınımız doğadır” görüşünü savunuyor.
