Lübnanlı arkadaşım Mahmoud, namazını gaze-tenin Melbourne ofisine yakın bir yerde kılar. Her seferinde de ofise uğrar ama içeri girmez. Kapıdan başını uzatır, birazdan namaz kılacağı için günaha girmemeye özen göstererek “kafir” Amerika aleyhinde günlük nutkunu atar, sonra namazına gider. Mah-moud’da, George W. Bush’un kafasında: Ya ona dostsun, ya düşman. Osama Bin Ladin’i “brother” kabul etmediğim, namaz kılmadığım için bana biraz “Amerikancı”, biraz da “kafir” gözüyle bakar.
Buna rağmen aramız iyidir. Arabam o gün yoksa, taksisiyle beni istediğim yere götürür, para kabul etmez. Taksisine bindiğimde kendimi bütün günah-larımdan arınmış, hacca gitmiş gibi hissetiğimi söylerim, ciddiye alır, pek mutlu olur.
Katrina Kasırgası Amerika’ya güneyden girdiği gün, yine kapıdan kafasını uzatıp, mutlu bir yüz ifadesiyle “Allah knows where to hit” deyip kayboldu. Ertesi gün aynı şeyi yapmak için yine kafasını uzattığında, ben daha erken davranıp “Allah yanlış yeri vurdu. Ölenlerin hepsi yoksul siyahlar” dedim. Bu gerçek daha yeni ortaya çıkıyordu, henüz duymamıştı. Belli etmemeye çalıştı ama, hayal kırıklığına uğradığından eminim.
Yıllar önce ilgili Amerikan kurumları ülkenin başına gelebilecek 3 en kötü felaket senaryosu çizmişti. 1- New York’a yönelik terörist bir saldırı. 2- New Orleans’ı vuracak 3 şiddetinde kasırga. 3- San Fransisco’yu yerle bir edecek bir deprem. Katrina Kasırgası ile birlikte bunlardan ikisi gerçekleşti.
Kasırga sonucu, deniz seviyesinden daha aşağıda bulunan New Orleans kentini su taşkınından koruya-cak duvarların bakım parası Irak Savaşı harcamaları dolayısıyla 2003 yılında kesildiği için, kentin %80’i sular altında kaldı. Louisiana Eyaleti, ulusal muhafızlarının üçte birini ve yardım çalışmalarında kullanılabilecek ağır iş makinelerinin neredeyse ta-mamını gönüllü olarak Irak Savaşına gönderdiği için, AK-47 ağır makineli tüfeği dahil, her türlü sila-ha sahip çetelere teslim oldu, kurtarma çalışmaları hemen başlatılamadı.
Katrina, 245 yıl önce Afrikalı zenci kölelerin ge-milerle getirilip Amerika kıtasında ilk ayak bastık-ları nokta olan New Orleans ve çevredeki üç eyaleti içine alan, Türkiye’nin üçte biri büyüklüğünde bir alanı yerle bir etti. New Orleans, zenci caz müziğinin doğduğu yer. Kentin nüfusu 500,000’den fazla. Nüfusun %70’i zenci.
Başkenti New Orleans olan Louisiana Eyaleti, zengin yeraltı kaynaklarına rağmen ABD’nin en yoksul eyaleti. Bu eyaletteki yoksulluk, ülke genelindeki ortalama yoksulluğun üç katı. 10 yıl öncesine kadar, New Orleans, Amerika’nın en çok şiddet olayına rastlanan şehriydi.
Katrina kendini göstere göstere geldiğine ve ilgililer bir hafta öncesine kadar halkı şehri terk etmeye çağırdığına göre ne oldu da binlerce kişli öldü?
Yanıt basit. Sınıf farkından.
Zenginler ve beyazlar, arabasına benzin doldurabilenler, 90 dakika uzaklıktaki en yakın güvenli yerde otelde kalmaya gücü yetenler, şehri Katrina’dan önce terk etti. Geride kalanlar, parası olmadığı için evinden ayrılamayan siyahlar, yaşlılar ve hastalar oldu.
Geride kalanlar için Katrina vurmadan önce toplanma adresi olarak ilan edilen spor kompleksinde bir gün önce 17 bin kişi toplandı. Ama onları karşılayan ne bir yetkili, ne bir bardak su, ne de battaniye ya da ilaç vardı.
DÜNYA’NIN UTANCI: IRKÇILIK
Resimler bütün dünyada yayınlandı. Ben The Age Gazetesi’nde gördüm. İki resimde, yarı beline kadar suyun içinde bir siyah, elinde bazı eşyalarla ilerliyor. Amerikan gazetelerinde bu resmin altında “Yağmacı bir siyah” yazılı. Yandaki resimde de yine aynı durumda iki beyaz. Amerikan gazetelerindeki resimaltı bu kez değişik: “Hayatta kalmak için malzeme toplayan iki kişi” yazılı.
Bill Clinton’un başını Monica Lewinsky, Ronald Reagan’ın İran’daki kontrgerilla faaliyetleri ve Richard Nixon’un başını Watergate skandalı yaktı. 11 Eylül, Bush yönetimini güçlendirdi. Katrina, Irak Savaşı dolayısıyla zaten zemin kaybeden Cumhuriyetçi Parti döneminin mezar kazıcısı olmaya aday.
RAKAMLARIN DİLİ
Paranın aşktan önce geldiğine inandığını söyleyen genç Avustralyalıların oranı:
%26
AVUSTRALYA TARTIŞIYOR
ninemsn’in 30 Ağustos’ta yaptığı online anket:
Okullarda başörtüsü yasaklanmalı mı?
Evet %48 (45,330 oy)
Hayır %52 (41,801 oy)
