AVUSTRALYA’DAN… Göçmelerin hayatı zorlaşıyor

Hollanda’da da hükümet iki haftaya kadar vatandaşlığa geçecek göçmenlere yönelik ‘vicdan testi’nin sorularını açıklayacak.

Almanya’da söz konusu olan benzer uygulamada sorulan 30 soru arasında “Oğlunuz eşcinselim derse ne yaparsınız?” gibi sorular bulunuyor. Hollanda Adalet Bakanlığı Sözcüsü ülkeye gelmek isteyen yabancılara zorunlu evlilikler ve aile içi şiddet konusunda soruların yöneltileceğini söyledi.

Yani, yeterince “uygar” bulunmazsanız, ülkeye veya vatandaşlığa alınmayacaksınız.
Holanda da ayrıca, sokakta Flemenkçe konuşma zorunluluğu da gündemde. Bu ülkenin Yabancılardan Sorumlu Bakanı, kamuya açık yerlerde Flemenkçe konuşmasının zorunlu hale getirilmesini planlıyor. Bakan, pek çok Hollandalı’nın sokakta yabancı dilde konuşulduğunu duyduğunda rahatsız olduğunu ileri sürerek, sokakta Flemenkçe konuşmanın Hollanda’nın değerleri arasında bulunduğunu vurguladı.

Bu iki ülke bakımından göçmenlerin durumu oldukça aşağılayıcı.

Almanya’nın eski Avrupa Parlamentosu Üyesi Ozan Ceyhun (solda) bu durumun nedenini, Avrupa ülkelerinin özellikle müslüman  göçmenleri uzun yıllar ihmal etmesine bağlıyor ve madalyonun diğer yüzünün de görülmesini istiyor.  Ceyhun, Almanya’yı “homoseksüellerin ülkesi” olarak tanımlayan ve bu nedenle yaşadığı ülkeyi benimsemeyen göçmenlerle karşılaştığına dikkat çekerek, “Bu durumda vatandaşı olmak istediğiniz ülkenin sizi kabul ya da reddetme hakkı söz konusu olacaktır” diyor.

Avustralya’da durum Avrupa ülkeleri gibi aşağılayıcı değil. Ancak uygulamadaki resmi çokkültürlülük politikasının, Avustralya doğumlu göçmenlerin intihar bombacısı kuyruğunda sıraya girmelerine engel olamayacağını, bu nedenle göçmenlerin asimile olması gerektiğini düşünenlerin sayısı her geçen gün artıyor. 

Soldaki resim, Batı Avustralya’da yayınlanan bir gazetenin pazar ilavesinin kapağı. Çarşaflı kadının altına atılan başlık: “Bombacıdan uzak durun!” Böyle başlıkları gördükten sonra çarşaflı kadınlardan korkmamak için bir neden kalır mı?

***

Başbakan’ın Australia Day konuşması

Avustralya’da bayrak satışları son bir yılda iki kat arttı. Milliyetçilik almış başını gidiyor. Milliyetçilik kabardıkça, çokkültürlülüğün sesi kısılıyor.

Başbakan Howard’ın “çokkültürlülük” kavramından hoşlanmadığı biliniyor. “Ben” diyor Başbakan, “Avustralya’nın kültürel çeşitliliği ifadesini kullanmayı tercih ederim.” Başbakan’a göre çokkültürlülük kavramında Avustralya ortak paydası yok. Sanki bir yamalı bohça.

Howard, Australia Day Günü konuşmasını göçmenlerden ne istediğini anlatmaya ayırdı. Howard, göçmenlere Avustralya’nın ulusal yapısına sadakat ve milliyetçilikle katkı yapmalarını söyledi.  Sınırları içinde, her Avustralyalının ulusal yaşama kültür ve inançlarıyla katılma hakkı bulunduğunu kaydetti. Başbakan bu sınırların ne olduğunu açıklamadı.

Başbakan Avustralya hayatına tam bir entegrasyon istedi. Başbakanın bu konuşmasını yazarlar “Başbakan çokkültürülülük değil, asimilasyon istiyor” diye yorumladı.
NSW Başbakanı Iemma’nın okul çocuklarının milli marşı her gün söylemeleri önerisinden; İngiltere’de “İngiliz olmakla grururluyum” Günü kutlanmasına; Fransa’da milli marşın okullara ders konusu olarak konması önerisi.

Bütün bunlar dünyanın yol aldığı yöne işaret ediyor. Göçmenlere yönelik, batı demokrasilerinde bu güne kadar görülmemiş uygulamalar daha da artacak. Bu uygulamaların sadece göçmenlerle sınırlı kalmaması, genel bir demokrasisizliğe yönelmesi ihtimali de oldukça muıhtemel.

***

SANKİ BİR BAŞKA DÜNYA
Avustralya’nın Northern Territory (NT) bölgesi vahşi doğa yapısıyla tanınır. Yerleşim bölgelerinde sokaklarda sık sık timsaha rastlanır. Dünyanın bir politikacı için seçim kazanılabilecek en kolay yeri NT’dir. Adayın, sarhoş Aborjinlerin hepsini kodese tıkacağı sözü verip, bir timsahla resim çektirmesi, seçim kazanmasına yeter (Burada son seçimleri İşçi Partisi Aborjin karşıtı vaadleriyle kazandı). Yalnız timsahları değil, başka yerlerde sevimli bulabileceğiniz kurbağa, deniz anası gibi yaratıkların NT’deki akrabaları, insanı öldürür.

NT bu ilginç yapısıyla her zaman ilgimi çekti. Bu bölgeyi NT Gazetelerinin internet sitelerinden takip etmeye çalışıyorum. Geçenlerde NT News Gazetesi’nin birinci sayfasında kocaman bir kurbağa resmi gördüm. Altındaki başlık “Buradalar” diye atılmıştı. Merak edip okudum: 20 cm büyüklüğe ulaşabilen bu kurbağa boğazından geçebilen her şeyi yutabiliyordu. Zehirli. Kedi kopek dahil her türlü hayvanı felç edip öldürebiliyor. Zehiri insanı bir süre felç edebiliyor ancak öldürmüyor. Darwin’de bu kurbağalara rastlanmış. Gazete Darwinlileri uyarıyor.

Aynı Gazetenin birkaç gün sonraki manşeti ise “$12,000!” diye atılmıştı. Rakam, golf sopasıyla bu kurbağaları öldürenlere verilecek cezanın miktarı.

Haberden anladığıma göre Darwinliler bu kurbağaların ortaya çıkmasından şikayetçi değil. Aksine, önemli miktarda Darwinli, kurbağaları “golf topu” yerine kullanarak hem eğleniyor, hem de kendilerini ve evlerini koruyor.  Gazete, kurbağalarla golf sopasıyla mücadele edecekleri uyarıyor: Yakalanırsanız cezası $12,000!. Ama NT News’te çözüm çok: Golf zevkinizi dev kurbağayla gidermenin bir yolunu bulmuş gazete. Hayvanları Koruma Örgütü’nden bir uzmana danışarak şu yolu öneriyor: Eczanelerde satılan bir spray anestezi ilacı satın alın ve kurbağaya vurmadan önce bu spreyle uyuşturun. Böyle yaparsanız golf sopasıyla kurbağa öldürmenin cezası yok!

Sakın yurakıdaki hikayeye bakarak Avustralyalıların hayvanlara karşı gaddar olduğunu düşünmeyin. İşin gerçeği, Avustralya, hayvanlara gaddarlık yapılabilecek son ülke. Queensland’da bir mahkeme daha geçen yıl, kafa çekip bir yavru kediye işkence yapan 5 askerin hayatını söndürdü. Askerler ordudan atıldı, yani mesleklerini kaybetti; bazıları 7 aya kadar hapis ve onbinlerce dolar para cezasına çarptırıldı. Ama en ağırı, hakimin mahkemede sanıkların yüzlerine karşı yaptığı vicdansız ve korkaklıklarına dair konuşmasıydı. O ifadeler gazetelerde yayınlandıktan sonra askerlerin bir daha insan içine çıkabilmeleri mümkün değil.

***

AVUSTRALYA TARTIŞIYOR

The Age’in 25 Ocak’ta yaptığı online anket

Avustralya gün geçtikçe daha hoşgörüsüz bir toplum mu oluyor?

EVET:   %73
HAYIR   %27

1611520cookie-checkAVUSTRALYA’DAN… Göçmelerin hayatı zorlaşıyor

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.