Nihayet kapsamlı bir anayasa değişikliği ele alındı.
Aslında kevgire dönen, yamalı bohça haline sokulan 1982 askeri anayasası bazen deve, bazen kuş sayılarak kimi karşı çıkıyor, kimi de işine geldiği için bu faşist anayasaya sarılıyordu.
Muhalefettekiler nedense sarılmak değil, savunuyorlardı.
Şimdi de karşı çıkıyorlar
Neye karşı çıkıyorlar?
Mevcut, yani yürürlükteki “sipariş” anayasaya.
Ne çabuk da unutuluyor.
Hafızalarımız ne kadar da zayıf.
Bu anayasa Ahmet Kenan Evren ve arkadaşlarınca yapılan 1980 ihtilalinden sonra seçilen, kimi de seçtirilen 180 kişilik Danışma Meclisi üyelerine dikte edilerek tanzim edilmişti.
Paşalar, işgal ettikleri meclisin üst katında kahvelerini içerken,alt kattaki genel kurulda “sipariş üyeler” paşa paşa her denileni yapıyorlar, ülkeyi yönetilemez, ancak askerleri koruyan tam da devletci-faşist bir anayasayı kabul ediyorlardı.
Sonra bu metin referandumla kabul ediliyor, ülke dar bir elbise içinde sıkışıp kalıyordu.
Kurumlar arası meydan savaşlarına sahne olan ülkemizde sık sık anayasa maddeleri değiştirilmek zorunda kalıyordu.
Özgürlükler rafa kaldırılmış faşist bir anayasa ile bugünlere kadar sürüklendik geldik.
Her maddesi askerlerce dikte edilen 1982 Anayasası ile 30 yıla yakın süre bu ülke idare edilmeye çalışıldı mı?
Çalışıldı.
Tabii iyi idare edilemedi.
Sık sık duvara toslandı.
Askeri vesayet rejimi hakim unsur olduğu için, siviller sindiler, askerler gürlediler.
Gerçi 30 yıldır darbe olmadı ama benzer şeyler yaşandı.
Ve de çok zaman kaybedildi.
Bir iki kuşak daha heba edildi sayılır.
İşte bu “arızalı” anayasayı AKP iktidarı değiştirmek üzere.
Tamamı da değil.
Yine bölük pörçük ve en çok “arızalı” parçalar ele alınacak.
Ne diyorlar ilgili taraflar?
Anayasa Mahkemesi üyeleri karından konuşarak bir çok maddenin anayasaya “aykırı” olacağını savunuyor. Ellerini ovuşturarak “Yapılacak değişiklikler bir önümüze gelsin, biz ne yapacağımızı gösteririz” demeye getiriyorlar.
Yargıtay değişiklere karşı, “ aykırı”lık var diyor.
Sayışta keza.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, yapılması planlanan değişikliklerin kesinlikle anayasaya “aykırı” olduğunu iddia ediyor.
CHP öyle.
MHP “aykırı” duruşta.
Akıl alır gibi değil.
Bu anayasa toplumumuz için zaten “ aykırı”,
İktidar madem “aykırı”, madem herkes şikayetci o halde “ değiştirelim” diyor.
Yani “aykırı”lıkları düzeltelim, gelin sil baştan yapalım diyor.
CHP ı-ıhhh diyor.
“O zaman bazı önemli maddeleri değiştirelim” önerisine de burun kıvrılıyor.
Neymiş?
“Yapılacak değişiklikler anayasaya aykırı”
Hangi anayasaya aykırı?
1982 askeri anayasasına aykırı.
Tabii ki “aykırı” olacak.
Yoksa neden değiştirilsin?
Savunulan mantığı-mantıksızlığı anlamak mümkün değil
Türk siyasi tarihinde böylesine çelişkili bir dönem hiç yaşanmamıştı.
En azından benim yaşadığım ve bildiğim son 50 yılda.
Eğer bu anayasa yine değiştirilemezse bilin ki ülke yine geriye gidecek.
Yeni bir kuşağın daha umutları suya düşecek.
Yazık olacak, yazık.
