Tacizciler ve işbirlikçileri sinsi sinsi yatağına süzüldüler, önce zehirli atıklarla uyutup, sonra tecavüz ettiler defalarca. Burnunun dibindeki yöneticiler Ayamama’nın çığlıklarına ayamadılar, herkes tecavüzü seyretti. Sonra psikolojisi bozuldu dereciğin…
10 sene önce ince bir mesaj verdi. Basın Ekspres yolu üzerindeki bir kısım medyayı alttan vurarak, adını duyurdu. İsyan edip, ATV ve Sabah binasının alt katlarını bastı, büyük zarar verdi. Medyanın içine sızarak haber olacak kadar kendisini ifade etti. ”Türkiye medyasının kalbinde akıp duruyorum, beni dürtüklemesinler, sağımdan solumdan bir şeyler koparmaya kalkmasınlar, siz de medya olarak buna göz yummayın, bana sahip çıkın” mesajıydı bu. “ Beni yatağımdan etmeyin, talana yataklık etmek istemiyorum“ mesajıydı.
Dünyanın en büyük köyünü esir almış olan rant kültürü, usulsüz imar kültürü, çarpık yapılaşma kültürü, kaçak inşaat kültürü ve peşkeş kültürü elele verip, Dünya kültür başkenti olmaya soyunmuş megaköyün dibini oydular, Ayamama’yı çırıl çıplak soydular ve içine fabrikalar, depolar ve dahi dev TV binaları koydular. Bunca tacizci sıraya girmişken, tecavüz kaçınılmazdı…
Bugün Ayamama’nın “bendine sığmayıp taşma“ haberlerini veren Basın Express yolu üzerindeki dev medya şirketleri onun 10 sene önce haykırarak verdiği mesajı alıp, burunlarının dibindeki yatağa sızma olaylarına bu kadar seyirci kalmasalardı, bir nevi yataklık etmeselerdi, sadece kendilerini koruyacak önlemleri almak yerine doğru ve yeterli islah edilmesinin takipçisi olsalardı bugünkü facia olmayacaktı, 30 kişi ölmeyecekti, Gelmiş geçmiş Belediye başkanlarının gözü önünde kimyasal atıkları yıllarca denize taşıyan dere şimdi de sağlığa zararlı ne varsa önüne katıp Marmara’yı zehirlemeyecekti.
İslah olmayacak yöneticiler, herhalde TIR’ları da “suyu islah etsin, suya bend olsun“ diye sıra sıra dizdirdiler oraya. İslah olması mümkün olmayan halkımız su kenarında mekanlar kurarken, islahçılar iki duvar çektiler kenarına göstermelik. Ahlakı islah edilesiceler islah ettik varsaydılar dereyi. Dereden nemalanan büyükbaşlar, bugün, küçükbaşların da yağmadan pay almalarının yolunu açtılar.
Pislikleri taşımanın da haddi hesabı vardır. Çarpıklıklar doldu taştı… Talan diz boyu değil artık, boyu aştı, boğucu hale geldi…
Bugün böyle yüzlerce sıradan makale yazılacak, birileri birilerini suçlayacak, yöneticiler doğaya fatura kesecekler, medya haberler yapacak, tartışma programları düzenlenecek, göstermelik bir iki önlem alınacak. Ama halktaki bu ayamama hali devam edecek…
Ve 10 gün sonra herşey unutulup çarpıklıklar doğal akışına bırakılacak, Ayamama deresi gibi…
