Başbakan bu duruma düşmemeliydi!

ağlıyor” şeklinde seslenmesi üzerine, Sayın Başbakan’ın “lan terbiyesizlik yapma” biçiminde çıkış yapması Ülkede günün konusu…


Nereye gitseniz, kiminle sohbet tarzı bir konuşmaya girmiş olsanız, hemen herkesin dilinde “lan” kelimesi. Bir başbakanın kendi vatandaşına karşı hem de kamuoyunun önünde böyle nasıl konuşabilirin tartışması ve yorumları yapılıyor


Kim ne derse desin,  Sayın Başbakan’ın sinirleri son derece gergin.
Partisi içersinde yaşanan milletvekili ve bakan bağlamında ki tepkisel davranışlar ve gerginlikler, ülkede ekonomik açıdan gidişatın iyi olmaması, Yolsuzluk söylentilerinin giderek artması, halkın AKP’den umut kesmiş olması, Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik çeşitli yorumların hemen her gün basında yer alması, iktidara geleli üç yılı geçmesine karşın, büyük iddialarla söz verdiği halde, vatandaşın cebine gelir açısında hiçbir şey koyamamış olması, mal varlığı konusunda sürekli gündemde olan eleştirisel yayınlar vs. Tayip Erdoğan’ın  moralini ve sinirlerini bir hayli bozmuş olduğu açıkça belli oluyor…


“yahu” lardan, “anasını satayım” lardan, “be”lerden ve “…işte buraya üç nokta koyuyorum” lardan sonra “hadi ananı al git buradan” sözleri ve son olarak “LAN” kelimesi işin tuzu biberi oldu. Kabul ediyoruz başbakanlar da insandır. Onların da bir tahammül sınırı vardır. İnsandırlar herkes gibi hata yapabilirler. Ancak, ayni biçimde hatalar gittikçe artan şekilde yapılıyorsa ve işin dozu giderek artıyorsa, durum ciddidir ve önemlidir.


Ne yapalım, Başbakanımızın konuşma biçimi böyle, ya da Sayın Başbakan halk gibi konuşuyor şeklinde değerlendirmelerle vahim durum geçiştirilemez!


Sayın Başbakan’ın Mersinli çiftçiye “LAN TERBİYESİZLİK YAPMA” diye çıkışmasından sonra, basında ve günlük konuşmalarda sıkça geçmeye başlayan birkaç sözcüğün, Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde ki anlamlarına bakalım:


“TERBİYESİZ”:  Sıfat-  Terbiyesi olmayan. Topluluk kurallarına uymayan. 


“YAHU”: Ünlem-  1-) Hey bana baksana anlamlarında bir seslenme sözü. 2-) Üzerine dikkati çekmek için söylenen söze katılan kelime. 3-) Cümlede rica anlamını pekiştirmek için kullanılan söz.


“BE” : Ey, hey, yahu anlamlarında bir seslenme sözü.


“ULAN”: Ünlem. Kaba konuşmada 1-) Ey  2-) Öfke ve nefret anlatan seslenme.


“LAN”: Ünlem. Argo söz.


LAN kelimesi Türk Dil Kurumu sözlüğünde “argo söz” olarak tanımlanıyor. Bu durumda, TDK sözlüğüne göre, Başbakan Sayın Erdoğan, Mersinli Çiftçi Kemal Öncü’ye argo sözcükle hitap etmiş oluyor. Hukuki açından durum nedir bilmiyoruz. Ancak, bireysel ve sosyal açıdan yaşananlar ne yazık ki hiç hoş değil! LAN kelimesi… Başbakan’ın ağzına yakışmayacak bir söz!


Çiftçi Kemal Öncel; Başbakanın kendisine “lan terbiyesizlik yapma” şeklinde ki çıkışına, hırsına yenilip ayni kelime ile yanıt vermiş olsaydı, durumun vahametini düşünebiliyor musunuz? Ülkesinin vatandaşı tarafından kendisine “lan” diye hitap edilmiş bir başbakan portresi televizyon ekranlarına yansıyacaktı. Allah’tan Çiftçi Öncel, itidalini bozup ta böyle üzücü bir olaya meydan vermedi.  Meydan vermiş olsaydı, durum hukuki açıdan ne olurdu?
Onun yanıtını da hukukçular versin!
Biz olayın siyasal ve sosyal boyutu üzerinde duruyoruz.


AKP’de artık işlerin iyi gitmediğini herkes biliyor.
Kemal Öncelin haykırdığı gibi, bugün ülkede sadece çiftçilerin mi anası ağlıyor?
Esnaflar son yılların en kötü dönemlerini geçiriyorlar. Konuşup ta ekonomik açıdan perişan durumda olmayan esnaf neredeyse yok gibi. Vatandaşın satın alma gücü bitmiş tükenmiş durumda.


İşsizlik azalacağı yerde artmaya devam ediyor. Ülkede 10 milyonun üzerinde işsiz var. 20 milyon insan resmen yoksul durumda. Yatırım, üretim derseniz ortada görünen yeni hiçbir şey yok! Kapanmadan yoluna devam edebilmeyi başaran işyerleri, tesisler, firmalar, kar etmemiş olsalar bile ayakta kalabildikleri için kendilerini şanslı sayıyorlar…


Yeni yılda memurlara, emeklilere, asgari ücretlilere verilen zamlar iki kilo et parası. Caddeler, sokaklar, yollar işsiz ve dilenci dolu. Yaşını başın almış saçları beyazlaşmış güngörmüş insanlar, utana sıkıla, önünüze çıkıp sizden yardım istiyor. Belli ki hiç gelirleri yok ya da almış oldukları komik emekli maaşları  dertlerine deva olmuyor.


Öbür yandan, siyasi liderlerin açıklamış olduğu trilyonluk mal varlıkları, halkın umudunu iyice tüketiyor ve isyan noktasına getiriyor:
“Ülkeyi yönetenler, siyasi parti liderleri, başa gelen kim olursa olsun, böylesine büyük servet sahibi oldukları sürece, geçinmek için garip vatandaşın çekmiş olduğu acıları nasıl anlayabilecekler? Bunca serveti nasıl ve nereden yaptılar?” türü düşüncelerle, bugüne ve geleceğe dönük umutlarını yitiriyorlar.


Sonuç olarak:
Sadece Başbakan Tayip Erdoğan’ın morali ve sinirleri bozuk değil!
Vatandaşın da moralı bozuk ve sinirleri harap olmuş durumda!
Yoksa neden karşılıklı olarak, “Anamız ağlıyor ve “Terbiyesizlik yapma lan” gibi çıkışlar, konuşmalar ortaya çıksın ki?
Başbakan gibi,  AKP iktidarının boşa ve başarısız geçirdiği yıllardan ötürü, halk olarak herkesin sinirleri gergin ve morali bozuk! Tabi,  her dönemde işi tıkırında olmayı başaranlar dışında!
Allah sonumuz hayır eylesin!


[email protected]

687050cookie-checkBaşbakan bu duruma düşmemeliydi!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.