Gülün yüzünde çiy tanesi nevruzun ne hoş;
Yeşillikte canı aydınlatan yüzün ne hoş;
Geçmiş gitmiş gün üstüne ne söylesen boş;
Bırak dünü, hoş et gönlünü, bak bugün ne hoş,
Hayyam ne güzel söylemiş. “Bırak dünü hoş et gönlünü bugün ne hoş” demiş.
Bugünlerde tekrar tekrar gündeme gelen mesaj yıllar öncesinden verilmiş aslında. Yeni bir mevsime, yeni bir güne belki yeni bir ilişkiye, yeni bir dostluğa başlamanın heyacanı ile kışın soğuk karanlık günlerini unutmak, ya da gecmişte yasadığımız anlaşmazlıkları, çelişkileri, tartışmaları tekrar tekrar hatırlamadan, hatırlatmadan geçmişte bırakıp bugüne devam edebilmek. O kadar zor ama o kadar da etkili. Bunu yapmayı ne oranda başarırsak hayatımız o oranda kolaylaşıyor.
Farsça “yeni gün” anlamına gelen Nevruz bilindiğini üzere baharın gelişini, tabiatın uyanışını simgeler ve her yıl 21 Mart’da kutlanır.
Hiç bahar gelmeyen bir ülkede Endonezya’da baharın gelişini kutlamak nasıl mümkün oluyorsa günü ve anı yaşamak da o kadar mümkün aslında. Yeter ki biz isteyelim. Baharın gelişi Nevruz Endonezya Jakarta’da da kutlandı. Endonezya Türkiye, Azerbaycan, İran, Afganistan, Kazakistan, Kırgızistan dan olusan 7 ülke baharın gelisini kendi ülkelerine ait yemekleri paylasarak ve sarkılarını, türkülerini dile getirerek hep beraber kutladılar.
Ortak bir kültürü paylaşmanın güzelliğini yaşayarak, birlikten kuvvet doğar mesajını verdiler. Umalım ki bu Nevruz hem kişsel hem ulusal hem de uluslarası ilişkilerimize baharın tazeliğini, berekeretini, güzelliğini yeni başlangıçları getirsin. Dargınlıkları sonlandırmaya vesile olsun. Nevruzunuz kutlu olsun…
