Bakanlıktan skandal gibi açıklama

 
YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – ‘Sel ve taşkın önleme projeleri yapılan yerlerde emlak değeri artıyor!’
 
Geçtiğimiz ay Rize’de can kaybına yol açan sel felaketinin ardından bölgede yaralar sarılmaya çalışılırken, milyonlarca liralık taşkın önleme projesi ihale eden Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan konuyla ilgili skandal gibi bir açıklama geldi. Sel ve taşkınları önlemek amacıyla ülke genelinde toplu makinalı çalışmaların devam ettiği belirtilen bakanlık açıklamasında, “Şehir merkezlerinden geçen dereler ıslah edilerek olası taşkın zararları önlendiği gibi şehirlerin cazibe merkezlerine dönüşmesi sağlanıyor. Böylece söz konusu bölgede emlak değerleri artıyor ve turizm gelişiyor” ifadelerine yer verilmesi dikkat çekti.
 
Plansız ve çarpık kentleşmeyle, bilim ve akıldan uzak yıkım projelerinin yarattığı tahribatlara her geçen gün yenilerinin eklendiği Türkiye’de sel ve taşkınlar can ve mal kaybına yol açıyor. Ülkenin en çok yağış alan bölgesi olan Doğu Karadeniz, sel ve taşkınlardan en fazla etkilenen bölge. Geçtiğimiz ay Rize’de yaşanan sel felaketi bir kişinin ölümüne neden olmuştu. Çayeli ve Hemşin ilçelerinde selin neden olduğu hasarların yaraları sarılmaya çalışılırken yöredeki sivil toplum örgütleri yaşananlara tepki göstermiş, “Koca vadi üç beş iş adamının rant hesabına kurban edilmiştir” açıklamasında bulunmuştu.
 
YÜZLERCE DERE İŞ MAKİNELERİYLE DÜM DÜZ EDİLİYOR
Orman ve Su İşleri Bakanlığı ise muhtemel taşkın zararlarının önüne geçmek amacıyla yürütülen faaliyetler hakkında bir açıklama yaptı. Bakanlığa bağlı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü ekiplerinin toplu makinalı çalışmalarla dere yataklarını temizlemeyi sürdürdüğü bilgisine yer verilen açıklamada, “Özellikle Karadeniz bölgesi başta olmak üzere ülke genelinde toplu makinalı çalışmalarla dere yatakları temizlenirken muhtemel taşkın zararlarının önüne geçiliyor. Böylece can ve mal kayıplarının yaşanması da önleniyor. 1 Nisan 2016 ile 31 Mart 2017 tarihleri arasında 236 adet toplu makinalı çalışmayı gerçekleştiren Bakanlık, bu yıl yürüttüğü faaliyetlerle birlikte 169 adet toplu makinalı çalışmayı daha tamamlayarak taşkınla mücadele etmeyi sürdürecek” denildi.
BAKAN EROĞLU: ‘4 BİN 83 TAŞKIN KORUMA TESİSİ YAPTIK’
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ise ülke genelinde taşkınla mücadelede çok muazzam işler yaptıklarını belirterek, “Bakanlık olarak bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz toplu makinalı çalışmalara bundan sonra da devam edeceğiz. Hizmete aldığımız baraj olmak üzere toplam 4.083 adet taşkın koruma tesisi ile 4 milyon 500 bin dekar sahayı taşkın zararlarından koruyoruz. Bu tesisler doğrudan taşkınları önleyerek ortaya çıkması muhtemel zararları bertaraf ettikleri gibi yeni ekonomik faaliyetlere de zemin hazırlıyor” diye konuştu.
BAKANLIK: ‘ISLAH EDİLEN YERLERDE EMLAK DEĞERLERİ ARTIYOR!’
Islah edilen alanların taşkın sahasından, cazibe merkezine dönüştüğü vurgulanan Bakanlık açıklamasında, “Trabzon Solaklı, Afyonkarahisar Akarçay, Artvin Çoruh, İzmir Fetrek, Adıyaman Ziyaret Çayı ve Tokat Yeşilırmak’ta örnekleri bulunan ve hızla ülke geneline yayılan çalışmalar neticesinde, şehir merkezlerinden geçen dereler ıslah edilerek olası taşkın zararları önlendiği gibi şehirlerin cazibe merkezlerine dönüşmesi sağlanıyor. Böylece söz konusu bölgede emlak değerleri artıyor ve turizm gelişiyor” ifadelerine yer verilmesi dikkat çekti.
‘BU PROJELER HAYATA GEÇİRİLDİĞİNDE 8-9 BİN DOLARLAR KONUŞULACAK’
Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın taşkın önleme projelerini ‘emlak rantı’ ile ilişkilendirmesi, Antalya’da AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel tarafından çılgın proje olarak duyurulan Boğaçayı Projesi’ni akıllara getirdi. Konyaaltı ilçesi sınırlarında bulunan Boğaçay üzerinde yapılmak istenen projenin altyapı çalışmaları geçtiğimiz Nisan ayında DSİ tarafından yapılmıştı. Bölgedeki emlakçıların rant beklentisini gündemde tutan projeyle ilgili konuşan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, bir kentte lüks konut fiyatları neyse o kentin marka değerinin de o ölçüde olduğunu savunmuştu. Konyaaltı Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (KONYSİAD) tarafından geçtiğimiz Aralık ayında düzenlenen kahvaltılı toplantıda konuşan Türel, Boğaçayı ve Tünektepe projelerine değinerek şunları söylemişti: “Antalya’da metrekare fiyatı 2 bin dolar civarında, İstanbul’da ise 15 bin dolarlara geldi, 2002’de 3 bin dolardı. Paris’te 45 bin, New York’ta 90 bin dolar. Toprak aynı, kullanılan inşaat malzemelerinin tümü aynı, ne değişiyor, sadece şehrin ismi farklı, etiket değişikliği var. O yüzden bizler şehrimizin katma değerini yükseltmemiz lazım. Göreve başladığımda Antalya’da 1000 dolarken bugün 2 bin dolara geldi. Bütün bu projeler hayata geçirildiğinde Antalya’da 8-9 bin dolarlar konuşulmaya başlanacak.”
 
RANT PROJESİ, TAŞKIN ÖNLEME ÇALIŞMASIYLA BAŞLADI
Geçtiğimiz hafta Boğaçay Projesi’nin başladığını duyuran Belediye Başkanı Türel, projenin birinci etabının, alt yapı ve taşkın önleme çalışmalarından oluştuğunu belirterek, “Önümüzdeki turizm sezonuna kadar alt yapısıyla, peyzajıyla bu çalışma tamamlanmış olacak” dedi. Türel, çalışmayla aynı zamanda bölgeyi çok önemli bir sel tehdidi ve riskinden kurtaracaklarını söyledi. 
2133900cookie-checkBakanlıktan skandal gibi açıklama
Önceki haberAkademisyenin yargı zaferi
Sonraki haberAntik kente 1620 beton kazık çakılacak!
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.