Belçika’da başörtülü tartışması

Federal yapılı Belçika’nın Brüksel Parlamentosu’na, Hristiyan Demokrat Parti (CDH) adayı olarak seçilen Mahinur Özdemir bugün yemin ederek göreve başlamaya hazırlanırken, siyasetçiler, medya ve sivil toplum, farklı yaklaşımlarla ”dini semboller” konusunu gündeme taşıyor.

Başta Valon Liberal Parti (MR) olmak üzere bazı gruplar, ”yasal önlem” gereği üzerinde durarak, kamu sektöründe ve siyasi arenada dini sembollerin yasaklanmasını isterken, karşı görüşte olanlar, ”kısıtlamaların kısıtlı kalması” ve ”hoşgörü” unsurlarına ağırlık veriyor.

Belçika’da dini ve felsefi sembollerin kullanımına ilişkin hiçbir yasa veya genel kural bulunmuyor. Anayasa, her vatandaşa inanç özgürlüğü ve bunu ifade etme hakkı tanıyor. Ancak, kamu sektöründe, okullarda ve özel sektörde bazı ”istisnalar” uygulama konusu oluyor.

İşverenler, yapılan işin özelliklerine ve bireysel tercihlerine göre, çalışanlara dini semboller taşımayı yasaklama hakkına sahip bulunuyor.

Kamu sektöründe polis, asker, avukat, yargıç gibi üniformalı veya özel giysili çalışanlar ve halkla doğrudan temasta olanların dini sembollerle görev yapmaları uygun görülmüyor.

Okullarda bu konuya ilişkin uygulamalar iç yönetmeliklerle belirleniyor ve kurumların tavrına göre değişiyor. Parlamentolarda da dini ve felsefi sembollerin taşınmasına ilişkin genel bir kural bulunmuyor. Halkın seçtiği temsilcilerin tarafsız olmadıkları, inanç ve eğilimlerini açıkça gösterebilecekleri, Belçika’nın laik bir devlet yapısında olmadığı, ”tarafsızlık” ilkesini benimsediği belirtiliyor.

Tartışmaya katılan tarafların geniş bölümünün, kargaşaya son vermek için yasal belirlemeler yapılması gereği üzerinde uzlaştıkları gözlemleniyor ancak bu yöndeki girişimlerin siyasette ve kamuoyunda uzun sürebilecek gerilimlere neden olması endişesi de göz ardı edilmiyor

1207750cookie-checkBelçika’da başörtülü tartışması

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.