‘Blair kadar İşçi Partisi de sorumlu’

Zangana, “Blair, istifa tarihini açıkladığı duygu yüklü konuşmasında 650 bin Iraklının ölümü için özür dilemedi, ‘Ülkem için doğru olanı yaptım’ dedi. Tarih bize diktatörlerin ve despotların da asla işledikleri suçları kabul etmediklerini, ‘Herşeyi ülkemiz için, ulusal çıkarlarımız için yaptık’ dediklerini söylüyor…” dedi.


“Partiler ve ideolojiler için de aynı şey geçerli. Partiler vadettikleriyle iktidara gelirler. Bu yüzden yaptıklarıyla değerlendirilmelidirler. İşçi Partisi 1997’deki seçim bildirgesinde insan haklarının korunmasını ve ilerletilmesini dış politikasının merkezine oturtacağı sözünü vermişti” diyen yazar şu yorumu yaptı:


“Ama İşçi Partisi hükümeti Irak’ın işgaline ortak oldu ve Filistin meselesinde ikiyüzlü bir politika izledi. Tony Blair gidiyor diye İşçi Partisi sorumluluktan kurtulamaz. İşçi Partisi’nin Irak’taki rolünü sorgulamak, üyeleri için ahlaki bir zorunluluktur.”


Haifa Zangana, bu aşamada, Tony Blair’den İşçi Partisi liderliğini devralacak Gordon Brown’un izleyeceği politikanın önem kazandığına dikkat çekerek şöyle devam etti:


“Yeni liderin İşçi Partisi üyelerine ve Irak halkına kulak verip vermeyeceği önemli. Iraklıların büyük bir çoğunluğu işgal güçlerinin hemen çekilmesini istiyor. Tony Blair Iraklıların düşmanın El Kaide ve İran tarafından desteklenen unsurlar olduğunu söylüyor. Oysa Iraklılara göre düşman, bizzat işgalin kendisi. Irak’ta akan kanı durması için İşçi Partisi ve liderinin Irak halkını farklı seslerin temsil ettiği gerçeğini teslim etmesi gerekiyor. Bu sesler arasında direnişçiler de var.”

803020cookie-check‘Blair kadar İşçi Partisi de sorumlu’

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.