Sizin ülkenize ait bir yer Sayın Başbakan… Ülkenizin gururu olması gereken, ülkenize döviz kazandıran çok önemli bir yer… Burası bu ülkenin dünyaya sunduğu bir marka…
Yurtdışında Türkiye dediğinizde İstanbul, Antalya , Bodrum biliniyor… Burası sizin ülkenizin vitrini… Girmeye çalıştığınız Avrupa’nın her kesiminin rağbet ettiği, Türkiye imajının sahne aldığı bir yer… Eğer Avrupa’ya girme yolunda samimi iseniz, gelin bu vitrine bir bakın…
Buraya gelmek günah değil… Bir haftasonu gelin, ziyaret edin, hal hatır sorun, dinleyin, dinlenin… Yerli halk ile konuşun, turist ile konuşun… Gerçekleri görün… Burda da sizin ülkenizin insanları yaşıyor… Burası sadece magazin programlarının abarttığı, heryerinde eller havaya bir sefahat merkezi değil… Emeklinizin, köylünüzün, esnafınızın, halkınızın da yaşadığı bir yer burası… Burası ülkenin önemli bir dokusu… Doku uyuşmazlığınız olmaz… Yardımcılarınızı, danışmanlarınızı alın gelin… Sorunları kendi gözlerinizle görün… Ülkenizin turizm lokomotifine yakıt vermeseniz de en azından sahiplenilmişlik hissi verin… Herkesin Başbakanı olduğunuzu söylüyorsunuz , bunu sözde bırakmayın, fiiliyata dökün… Yoksa, “ bizden olmayan bir belediye orda işbaşında, bizim olmayan bir kitle orda tatilde “ düşüncesiyle buraları benimseyemediğiniz için gelmek içinizden gelmiyor gibi algılanabilir… Oysa gelseniz, hükümet olarak yakından inceleseniz durumu, her kesimin Başbakanı olduğunuzu göstermiş olursunuz değil mi?
Bugün turizm kan ağlıyorsa bunda sizin hiç payınız yok mu? Zincirleme gelen denge bozukluklarında, dalgalanmalarda hiç vebaliniz yok mu? Tam rezervasyon mevsiminde Avrupa televizyonlarında ballandıra ballandıra afişe ettiğiniz kuş gribinden tutun, hedef turizm kitlesinin ülkelerinde yaydığınız islamic cumhuriyet imajınıza kadar, ülkemizin daha şimdiden kaybettiği 10 milyar doların günahını kime yazacaksınız?
Din istismarları ile kutuplaştırılan, kamplaştırılan Dünya’da, güzelim ülkemizin sanki bir kutuptaymış gibi algılanması ihtimali bile uzun tesirli, zincirleme zararlar verebiliyor. Ülkemize ne yazık ki eğitim düzeyi düşük ve vizyonu dar Avrupalı geliyor. Bunlar da en ufak bir şark görünümünden, ya da kampçı, kutupçu, fundementalist bir imajdan olumsuz etkilenip kolayca kaçabiliyorlar alternatiflere… Rakip ülkelerin eline verdiğimiz koz çok… Yurtdışında protokollerdeki temsil hallerimizin Batı kanallarına boy boy yansıması imajı bile, önemli etkendir itibari kayıpla birlikte gelen turizm geliri kaybımızda…
Hem çağdaş dünya ile bütünleşmeye gayret eder görünüp, AB kriterlerini kendi hedefleriniz için kullanıp, sonra da AB‘ye rest çeker şövalyelikler yaparsanız dünya bunu yemez… Şubat, Mart aylarında İngiltere’de dünyanın en önemli turizm fuarlarında Türk stand’leri sinek avlarken, Yunanlılar fuarlara katılma gereği bile görmemişlerdi… Çünkü iptallerle bizden kaçan tatilciler o zamandan doldurmuşlardı full sezonlarını Yunanlı turizmcinin… Siz 1- 2 milyar dolar için dışarıya tamah ederken, bu sezonun turizm gelir kaybı için ne tedbir aldınız, söyler misiniz? Dövize değer kazandırdık mı diyeceksiniz? Peki sezon sonunda iflas edecek olan Bodrum esnafını sahiplenecek misiniz? Milyarlarca dolarlık turizm yatırımlarının halini rahat rahat seyredecek misiniz uzaktan?
Turizm Bakanı mecliste uyuyacağına gelsin burda uyusun, nasılsa heryer bomboş… Her uyanışında Bodrum’daki beldelerin elinden yetkileri alacağını söylüyor… Tamam, ülke için gerekiyorsa ve ehil ellerde değerlendirilecekse onu da alın, ama önce ehil olun… THY‘yi, TRT ‘yi yönettiğiniz gibi yönetecekseniz bırakın böyle kalsın… Gelin, diğer sorunları da bir dinleyin… Bu belediye başkanlarının ne şartlarda görev yaptığını, kaynaksız nasıl çalışıldığını gözlerinizle görün ki mesela sizin Silivri Belediyesine bunu anlatın… Sizin hikmetinizin kıymetini bilsin kendi belediyeleriniz… AK Partili belediyelere kaynak yağarken, sizden olmayanların, bürokratik onca engele rağmen nasıl ayakta durmaya çalıştıklarını anlatın kendi belediyelerinize… Siz herkesin Başbakanısınız… Öyle söylediniz daha yeni… Sizden olmayanların nasıl olduğunu, sizden olanların ayrıcalığını yakından denetleyin, farktan haberi olsun, anlatın tabanınıza, seçim yatırımı olur… Bodrum ki turizmin başkentidir, turizm ki bu ülkenin lokomotif sektörüdür, gelir kaynağıdır, halkının geçim kaynaklarından biridir… Bodrum’a bile kayıtsız kalınabiliyorsa vah öbür tarafların haline…
Gelin tepemizde, ormanın dibinde dinamit deposu gibi duran çöplüğümüzü görün… Bununla ilgili kendi yağında kavrulup çözüm üretmeye çalışan yerel yöneticilere en azından yol açın… Gelin denizi kirleten kanalizasyonları, balık çiftliklerinin atıklarını görün, gelin altyapı eksikliklerini görün, gelin eleman kısıtlığından dolayı başa çıkılamayan başıbozuklukları gözlemleyin… Gelin, kıyı yağmacılığına boyun eğmekte olan, ormanları kan ağlayan dünya cennetini görün, tükenmeden önce…
Hiçbir şey yapmazsanız, gelin tatil yapın Bodrum’da sayın Başbakan…
