Maliye Bakanı Gordon Brown, G-7’lerin Londra toplantısının, ”borç yükünün yüzde yüz hafifletilmesi zirvesi” olarak hatırlanacağını söyledi.
Brown, varılan uzlaşmanın hiçbir adaletsizliğin sonsuza kadar sürmeyeceğini gösterdiğini vurguladı. Gordon Brown, uygulamadan 37 ülkenin durumları ayrı ayrı incelenerek yararlanabileceklerini söyledi.
Bu ülkelerin büyük çoğunluğu Afrika’da bulunuyor. Brown, dünyanın en yoksul ülkelerin borç yükünün hafifletilmesinin uluslararası örgütler için büyük bir hamle olduğunu söyledi.
YARDIMLAR ARTMADI
Brown’un taleplerinin önemli bir bölümü de, Afrika’ya mali yardımın iki katına çıkarılmasını hedefliyordu. Ancak toplantıda uluslararası bir finansman hizmeti yapısı kurulması önerisi kabul görmedi.
Uzmanlar, maliye bakanlarının bu öneri yönünde ilerleme kaydettiklerini ve yardımları arttırabilmek için mali piyasalardan para borçlanma önerisini incelemeye karar verdiklerini aktarıyor.
İki gün süren zirvede Brown’un önerisi Fransa, Almanya ve İtalya tarafından olumlu karşılanmıştı. Ancak ABD öneriye direniyordu.
ABD Hazine Müsteşarı John Taylor, Gordon Brown’un zirvenin sonuçlarını duyurmasından önce, BBC’ye yaptığı açıklamada, yardımların iki katına çıkarılması çağrılarına karşı çıkmalarının nedenini “Amerika Birleşik Devletleri açısından bu öneri bizim bütçe planlarımıza oturmuyor. Afrika’ya zaten daha fazla fon sağlıyoruz” sözleriyle açıkladı.
Son dört yılda Afrika’ya yaptıkları mali desteğin dört kat arttığını belirten Taylor, İngiltere’nin gündeme getirdiği projeyi uygulamasına, başkalarının da buna katılmasına bir itirazları olmadığını vurguladı.
Taylor, Uluslararası Para Fonu’nun altın rezervleri değerlerini gözden geçirerek, yoksul ülkelerin borçlarını daha da hafifletme önerisini de kabul etmedi. (BBC)
AÇIK GAZETE: Zenginlerin yoksullardan alamadıkları borçları silerek ‘yardımsever’ görünmeleri akıllıca bir taktik…
İngiltere, Uzak Doğu’daki fason üretimini Afrika’ya kaydırma stratejisi izlemeye başladı. Özellikle Güney Asya Depremi’ndeki büyük yıkımı “telef olmuş ucuz işçiler” gözüyle değerlendirerek Afrika hesaplarını yapıyor.
Maliye Bakanı Gordon Brown, geçen haftalarda fason üretimi küresel bağlamda yaygınlaştırmak ve tüketim gücü kazanacak yeni pazarlara Afrika’nın katılması için Afrika ülkelerine resmi bir gezi düzenlemişti.
İngiltere, yıllarca sömürüp dillerini untturduğu Afrika’da teknik okullar açarak yeni ekonomik düzene entegre olması için yaptığı alt yapı yardımını, “yoksul Afrika’ya yardım ediyoruz” diyerek kamuoyuna sunuyor. Ne yazık ki bağımsızlığı ile tanınan BBC’de bu manipule haberleri dünya komuoyuna olduğu gibi yayıyor…
