Bush ve Merkel, 45 dakika süren görüşmenin ardından gazetecilerin karşısına çıktılar. Basın toplantısında görüş ayrılığı bulunan konular kabul edilmekle birlikte, yanlış anlamaları ortadan kaldırmak için daha fazla iletişim gerektiği ve işbirliğiyle bu konuların aşılabileceği belirtildi.
İki lider, İran’ın nükleer çalışmalarını, Guantanamo’daki tutukluların durumunu, Afganistan, Balkanlar, NATO, Çin ve Rusya ile ilişkileri ve ticaret gibi konuları ele aldıklarını anlattı.
BUSH’TAN MERKEL ÖVGÜSÜ
Almanya ile, Gerhard Schröder’in başbakanlığı döneminde Irak konusunda çıkan görüş ayrılığına işaret edilmesi ve Merkel ile “yeni bir sayfa” açılıp açılamayacağının sorulması üzerine Bush, “Merkel ile ortak noktamız, ikimiz de göreve ezici destek alarak gelmedik” deyince, salonda kahkahalara neden oldu. Schröder’e sevgilerini ileten Bush, “Bizim işimiz beraber çalışmak. Almanya, Avrupa’nın kalbindeki ülke. Merkel ile ilgili ilk izlenimim çok olumlu. Çok akıllı, yetenekli ve özgürlüğü seviyor. Sürekli temasta olacağız, telefon konuşmaları, görüşmeler, danışmalar sürecek. Birbirimize açık olacağız” dedi.
Irak konusunda iki ülke arasında görüş ayrılıkları bulunduğunu ve bunun ilişkileri daha önce zorladığını belirten Bush, “Ancak anlaşmazlıklarımıza rağmen Irak halkının özgürlük içinde yaşamasını destekliyoruz. Alman hükümetine, Irak’ın yeniden imarı çabalarındaki katkıları dolayısıyla teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu.
“IRAK İÇİN BİRLİKTE CALIŞACAĞIZ”
Merkel de, iki ülke arasında ilgili konularda iletişim ve danışma olmasının önemli olduğunu ve sürekli iletişimin yanlış anlamaların önüne geçeceğini kaydetti. ABD ile Almanya’nın birlikte çalışacağı konular bulunduğunu belirten Merkel, İran’ı da bunlar arasında saydı.
”Tahran gözümüzü korkutamaz”
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın İsrail’in varlığını veya Yahudi soykırımını sorgulayan sözlerinin Almanya için “kabul edilemez” olduğunu söyleyen Merkel, İran’ın nükleer kapasite elde etme çabalarından bahsederek, “Bu konuda çalışan AB’nin üç ülkesi olarak, ABD ile ortak zeminde olmanın hayati olduğunu düşünüyoruz. Aktif olmalıyız ve diğer ülkeleri de bize katılmaya çağırmalıyız. İran’ın bizim gözümüzü korkutmasına izin vermeyeceğiz” dedi.
“ŞANTAJA İZİN YOK”
Angela Merkel, ABD ile birlikte çalışmanın Almanya’nın çıkarına olduğunu vurguladı. Bush da, İran’a askeri müdahale olasılığına ilişkin bir soru üzerine, “İran gibi ülkelerin, bizim gibi özgürlük seven ülkelere şantaj yapmasına izin veremeyiz” dedi. Bush, diplomatik çabaların sürdürüleceğini ve BM Güvenlik Konseyi’nden İran ile ilgili karar çıkarılmasının da diplomatik çabaların bir parçası olacağını kaydetti. İran’ın İsrail’i yok etme niyetini açıkça ifade ettiğini ve nükleer kapasitesini geliştirirse bu amacına uygun bir adım atmış olacağını belirten Bush, “Dünya buna izin veremez” dedi.
BM Güvenlik Konseyi’nden nasıl bir karar çıkarılabileceğini bilmediğini, bu konuda diğer ülkelerle uzlaşı sağlanmaya çalışıldığını belirten Bush, ortak bir zeminde birleşmenin önemine işaret etti.
“GUANTANAMO SIKINTISI”
Merkel’in, Washington ziyaretinden önce, Guantanamo üssünün kapatılması yönünde görüş belirtmesi, Amerikan tarafında sıkıntıya neden olmuştu. Gazetecilerin basın toplantısında bu konuyu gündeme getirmesi üzerine Bush, şunları söyledi:
”Merkel’in bu konuyu niye gündeme getirdiğini anlayabiliyorum. Çünkü Guantanamo ile ilgili yanlış algılamalar bulunuyor. Her şeyden önce gazetecileri bu üsse gidip tutuklulara nasıl davranıldığını yerinde görmeye davet ediyorum. Bu insanlar, savaş alanında bize zarar vermeye çalışırken yakalandı. Bir çoğu da serbest bırakıldı. Ben de Merkel gibi ileriye bakıyorum. Bu da askeri mahkemeler yoludur. Guantanamo, Amerikan halkını korumak için yapılanların bir parçasıdır. Terörizmle savaş devam ettiği sürece, tehdit orada olduğu sürece, kaçınılmaz olarak bizim sistemimize zarar vermeye çalışan insanları tutacağız. Bu insanlara da yasal sistem içinde insani muamele edilecek.”
Merkel de, diğer Avrupa ülkeleriyle birlikte Almanya’nın tutuklulara karşı uygulamalar, yasal süreç gibi konularda fikir bildirmesinin gerektiğini söyledi. Merkel, uluslararası hukukun bu konularda reformdan geçirilmesi ve bunun BM’de tartışılması gerektiğini kaydetti. (Deutsche Welle)
