Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Henüz kamu ile paylaşmadığımız başka deliller de var. Bu delilleri görmek isteyen ülkelere de bu fırsatı verdik. Bu soruşturmadan sonra delilleri nihayete erdirdiğimizden emin olduğumuzda, onları kamuyla paylaşmaya devam edeceğiz” dedi.
Çavuşoğlu, Japonya ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı ve Cemal Kaşıkçı cinayeti konusuna değindi:
“Kaşıkçı’nın cesedine ne olduğunu bulmanın ve bunu bize söylemesinin Suudi Arabistan’ın sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu 15 kişi hala Suudi Arabistan’da… Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kral Selman’ın birinin öldürülmesi talimatını verecek birisi olmadığını biliyor. Bazı delillerimiz var. Bunların bazılarını kamuyla paylaştık. Bu delilleri ayrıca Suudi tarafıyla da paylaştık. Henüz kamu ile paylaşmadığımız başka deliller de var. Bu delilleri görmek isteyen ülkelere de bu fırsatı verdik. Bu soruşturmadan sonra delilleri nihayete erdirdiğimizden emin olduğumuzda, onları kamuyla paylaşmaya devam edeceğiz.”
Kaşıkçı’nın cesedine ne olduğunu bulmanın ve bunu bize söylemesinin Suudi Arabistan’ın sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu 15 kişi hala Suudi Arabistan’da… Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kral Selman’ın birinin öldürülmesi talimatını verecek birisi olmadığını biliyor. Bazı delillerimiz var. Bunların bazılarını kamuyla paylaştık. Bu delilleri ayrıca Suudi tarafıyla da paylaştık. Henüz kamu ile paylaşmadığımız başka deliller de var. Bu delilleri görmek isteyen ülkelere de bu fırsatı verdik. Bu soruşturmadan sonra delilleri nihayete erdirdiğimizden emin olduğumuzda, onları kamuyla paylaşmaya devam edeceğiz.”
ABD’YE SİTEM
Çavuşoğlu basın toplantısında Suriye’nin kuzeyinde YPG güçleriyle birlikte görüntülenen ABD askerlerine de değindi:
“ABD, Suriye’de terör örgütünü destekliyor. ABD, PKK ile YPG arasında hiçbir fark olmadığını kabul ediyor. PKK, ABD ve Birleşmiş Milletler’in terör örgütleri listesinde. Biz, ABD ile PKK terör örgütüne karşı terörle mücadeleye yönelik çalışma grubu oluşturduk. ABD’nin Suriye’de PKK ve YPG’yi desteklemesi kabul edilemez.”