Yeni E dergisi ve Gerçek Gazetesi editörü Aydın Çubukçu, “Savaşı planlayanlar psikolojik saldırıda da bulunuyor” dedi.
29’ncu Day-Mer Kültür Sanat Festivali kapsamında düzenlenen panelde uzmanlar, savaşı ve kültürel tahribat, Türkiye ve Britanya arasındaki özel ilişki, zorunlu göç ve kadın mücadelesi konularını masaya yatırdı.
23 Haziran’da Kuzey Londra Toplum Merkezi’nde gerçekleşen ve kalabalık katılımın olduğu dört panelde ilginç tartışmalar da yaşandı.
SAVAŞ VE KÜLTÜR TAHRİBATI PANELİ
Moderatörlüğünü Taylan Şahbaz’ın yaptığı, “Savaş ve Kültürel Tahribat” başlıklı panele Yeni E dergisi ve Gerçek Gazetesi editörü Aydın Çubukçu ile Gazeteci Erem Kansoy ve The Culture Project’in kurucusu Houzan Mahmoud konuşmacı olarak katıldı.
Çubukçu savaşın maddi ve fiziksel tahribatının yanı sıra en büyük tahribatın halkların psikolojisinde yaptığını söyledi. Çubukçu, “Savaşı planlayanlar medyanın da içinde olduğu bütün kurumlarıyla psikolojik saldırıda da bulunuyorlar” dedi.
Kansoy da Rakka’da çektiği fotoğraflar eşliğinde savaşın tarihsel dokuyu nasıl yok ettiğini anlattı. Mahmoud ise savaşın bir ulusu nasıl mağdur ve mazlum kıldığını örneklerle aktardı.
TÜRKİYE VE BRİTANYA ARASINDAKİ ÖZEL İLİŞKİ
Moderatörlüğünü Arif Bektaş’ın yaptığı “Türkiye ve Britanya Arasındaki ‘Özel İlişki’” başlıklı panele Teori ve Eylem dergisi ile Gerçek gazetesinin editörü Mustafa Yalçıner ve Silah Ticareti Karşıtı Kampanya’dan Andrew konuşmacı olarak katıldı.
Yalçıner, Türkiye ile İngiltere arasında özellikle ekonomik bağların çok güçlü olduğunu ve 450 bin ton Türkiye altınının İngiltere’de saklandığını vurgulayarak “Bunları rehin vererek İngiltere’den istediklerini koparıyor” dedi. Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Mehmet Şimşek’in son İngiltere ziyaretlerinin ekonomik bağları güçlendirmeyi amaçladığın vurgulayarak bir soruyu da “İngiliz sermayesinin bir diğer temsilcisi olan İşçi Partisi iktidarı da Türkiye ile benzer bil ilişki içinde olacaktır” diye yanıtladı.
Simith ise kısa bir süre önce İngiltere Türkiye arasındaki silah anlaşmalarına değinerek, ikili askeri anlaşmalarının Türkiye’nin antidemokratik bir yönetime sahip olduğu için iptal edilmesi gerektiğini öne sürdü.
“ZORUNLU GÖÇÜN KÜLTÜRÜ”
Moderatörlüğünü Arif Bektaş’ın’ın yaptığı “Zorunlu Göçün Kültürü” başlıklı panele Prof. Dr. İbrahim Sirkeci ile Psikolog Dr. Zerrin Atakan katıldı.
Prof. Dr. İbrahim Sirkeci, “tuzu kurular göç etmiyor” diyerek, “Göçü başlatan temel sebep, iyi diyarlara gitmek değildir, kötü diyarlardan kaçıştır” diyerek, mutluluğun göçle doğrudan bağlantılı olduğunu söyledi. Göçlerin gidilen yerlerin demografik yapısını da çok etkilemediğini öne süren Prof. Dr. istatistikleri de aktararak dünya nüfusunun yüzde 3,5’nin göç halinde olduğunu belirtti. Prof. Dr. Sirkeci, son yıllarda 13 bin milyonerin Türkiye’yi terk ettiğini vurgulayarak, bunların yaklaşık 10 bininin son iki yılda gerçekleştiğini aktardı.
Dr. Zerrin Atakan da konuşmasında, bütün göçlerin zorunluluktan kaynaklandığını ve bazılarının daha hafif sebeplerle gerçekleştirildiğini belirterek, en önemli sebeplerin, ekonomik, politik ve çevresel olduğunu söyledi. Savaşların, göçlerde büyük bir etkisi olduğunu, bu nedenle birçok insanın psikolojik olarak da etkilendiğini belirten Dr. Atakan, daha iyi ekonomik koşulların olduğu bölgelere göç etmenin temel sebebinin de ekonomik göç olduğunu ve insanların durduk yere yerlerini yurtlarını terk etmediklerini öne sürdü. Psikolog Dr. Zerrin Atakan da en çok savaşların göçe neden olduğunu belirterek, göçmenlerin bu zorlu süreçte ve gidilen ülkede pek çok travma yaşadıklarını anlattı.
EKMEK VE GÜL- KADIN MÜCADELESİ PANELİ
Moderatörlüğünü Çınar Altun’un yaptığı “Ekmek ve Gül – Kadın Mücadelesi” başlıklı panele, Eğitim Sendikası (NUE) eski başkanı Louise Regan ve Southall Black Sisters’den Meena Patel konuşmacı olarak katıldı.
Regan, sınıf mücadelesinde kadının yerinin önemli olduğunu vurgulayarak, kadınların sendikal harekette daha çok yer almalarını istedi. Patel de göçmen kadınların yerli kadınlarla ortak çalışmasının önemli olduğunu vurgulayarak 40 yıldır Southall Black Sisters’de bu ortak mücadeleyi öne çıkarmaya çalıştıklarını anlattı.
