“İyi Parti” kurucu genel başkan Meral Akşener’in kuruluş dilekçesini İçişleri Bakanlığı’na vermesiyle kuruldu. Kuruluş toplantısında konuşan Akşener, bazı partililerin ismini saydı ve “Benim illa cumhurbaşkanı olmamı istiyorlar” diyerek aday olacağını açıkladı. Meral Akşener daha sonra oybirliğiyle İyi Parti Genel Başkanlığı’na seçildi.
Meral Akşener’in kurucu genel başkanı olduğu partinin kuruluş dilekçesi İçişleri Bakanlığı’na sunuldu.
Akşener, bakanlık binasına bazı parti kurucularıyla geldi.
Yeni partinin kuruluş dilekçesini İçişleri Bakanlığının ilgili birimine teslim eden Meral Akşener, yaklaşık 20 dakika içeride kaldı. Akşener, daha sonra açıklama yapmadan binadan ayrıldı.
Ardından Nazım Hikmet Kültür Merkezi’ne geçen Akşener “İyi Parti“nin kuruluş toplantısında konuştu:
“Demokrasi tehdit altındadır. İktidarın hukuku her şeyin üzerindedir. Postmodern milli şef dönemi başlamıştır ama sürdürülebilir değildir. Bugün 25 Ekim 2017… Türkiye üzerinde yapılan araştırmalar, bütün gözlemler şu sonucu gösteriyor; millet yorgundur, devlet yıpranmıştır, kamu düzeni çözülmektedir.
“BENİM İLLA CUMHURBAŞKANI OLMAMI İSTİYORLAR”
Siyasal iklimin değişmesi dışında sağlıklı yol kalmamıştır. O çıkar yol biziz, o çıkar yol sizsiniz. O çıkar yol 80 milyon Türk milletidir. (Sloganlar üzerine) Başbakan değil Cumhurbaşkanı… (Bazı partililerin ismini sayarak) Benim illa Cumhurbaşkanı olmamı istiyorlar. Sonuç itibariyle şimdi yeni şeyler söyleme zamanıdır.
“MİLLETİMİZİN SORUNLARI AŞACAK GÜCÜ VAR”
Büyük sorunlarımız var ama bu sorunları aşacak gücümüz de var. Milletimizin siyasi bunalımları aşma gücü var. Milletimiz demokratik siyasetten sapmadan Türkiye’nin önünü açmaya karar vermiştir. Milletimiz ileri bakmaya azimlidir. Milletimiz yeni bir iktidarla güçlü bir Türkiye yoluna devam etme niyetini açıkça beyan etmektedir. Millet adın üstlendiğimiz bu görevi ilan etmek içn toplandık. Umutlarımız var, hayallerimiz var. Zengin bir Türkiye istiyoruz, gücümüz var.
“ALLAH VATANA MİLLETE HAYIRLI ETSİN”
Adil bir Türkiye istiyoruz, gücümüz var. Özgür bir toplum istiyoruz, gücümüz var. Mutlu bir Türkiye istiyoruz, hakkımız var. Yeni bir siyasal hareketle, iyi bir siyasal hareketle Türkiye kucaklaşmasını başlatıyoruz. Güzel bir Türkiye istiyoruz, hakkımız var. Allah vatana millete insanlığa hayırlı etsin.
EĞİTİM HEDEFİ
Hedefimiz Türkiye’nin 7 yıl olan temel eğitimini 11 yıla yükseltmek. İyi bir iktidar gelecek, eğitimi aileler üzerinden yük olmaktan çıkaracak. Bir ülkede kamu düzeni millet, devlet ve hukuk demektir. Kamu düzeninin olmazsa olmazı hukuktur. Hukuk, adalet olmazsa devlet çözülür. Devlerin temel vasfı adil olmasıdır. Adalet korkakların düşmanıdır. Halktan uzak yönetimler korkak yönetimlerdir. Milletten topladıklarıyla devlet ihtişamının arkasına saklanan yöneticiler korkaktır. Korkak iktidarlar insanlığa acıdan başka miras bırakmamıştır. Adalet ise cesaret ister. Adalet medenidir. Siyasi merkezli yargı kararları düşman kurşunundan daha tehlikelidir. Siyasetin yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz. Yargıya zabıta amirliği gibi davranmasına müsaade etmeyeceğiz.
“TÜRKİYE’Yİ YENİDEN BİR ARAYA GETİRECEĞİZ”
Bizim derdimiz karpuz gibi ikiye bölünmüş Türkiye’yi yeniden bir araya getirmektir. Devletin dini adalettir sözünü çok kıymetli buluyoruz. Türkiye kendine uygun çıkış yakalamalıdır. Rekabetçi sistemi çalıştırmalıyız. Medya baskılanmamalıdır. Tek taraflı konuşmak kör propagandadır. Milleti de bazı muhteremleri de körleştirir. Yanlış politikaların temel sebebi budur. Siyaset rekabetçi olmaktan çıkarsa devlet toplumun gerisine düşer. Politikalar masa başında tepeden yazılır. 2023 hedefleri gibi… Kağıtlara yazarsınız, yazdığın tarihin bile gerisine düşersiniz.
“SEÇİMLE GELEN SEÇİMLE GİDECEK”
Genel merkezin seçimle gelen hiçbir kademeyi görevden alma yetkisi olmayacaktır. Yargı kararları hariç seçimle gelen seçimle gidecektir. Bazıları şimdi referandumda çalıştığına çok üzülüyordur. Biz tek adama doğru gidiyorsunuz demiştir. Bizlerin dediği çıktı, abiler attaya…
“BÜYÜMEDE YÜZDE 6’DAN AŞAĞISINI BAŞARISIZLIK KABUL EDERİM
Türkiye’de yolsuzluk iddiaların üzerine geçmiştir. Yolsuzluk çamur gibidir yukarıdan aşağı akar. Ne yargı ne hükümetten bir ses çıkmıyor. Yolsuzluk adeta dokunulmazlık alanına dahil edilmiştir. Sayın Durmuş Yılmaz, ‘Partinizin ekonomi patronu siz mi olacaksınız?’ sorusuna ‘Patron güvendir’ cevabı vermişti. Yüzde 6’dan aşağı büyümeyi başarısızlık sayarım.
“BİZİM İÇİN NAMUS BORCU”
15 Temmuz’da millet devleti sokaktan toplamıştır. 249 şehidimizin ailelerine duyduğumuz borç, onların faillerinin devletin içine sızmış her damarının belirlenmesi başta ben olmak üzere bütün arkadaşlarımızın namus borcudur. Devlet bugün ana aktör olmaktan çıkmış savrulma sürecine girmiştir.”
