Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi (DAY-MER) Türkiye’de Gezi Direnişi’ne katılanlara karşı yeniden başlatılan soruşturma ve tutuklama kararını sert bir dille eleştirerek “Sanatçılarımız ve gazetecilerimiz yalnız değildir!” açıklamasını yaptı.
DAY MER’in açıklaması aynen şöyle:
“Kendisinden olmayan, protesto eden, hatta hizmetkarı rolü almayan herkesin düşman ilan edildiği bir ülkeye döndü Türkiye. Üzerinden 5 yıldan fazla geçmiş olmasına rağmen, “Gezi Direnişi” hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 63 kişi hakkında soruşturma başlatmasından sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da 120 kişi hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı. Bu direnişle ilgili olarak oyuncu Mehmet Ali Alabora ve Gazeteci Can Dündar hakkında da tutuklama ve yakalama kararı çıkarıldı.
‘Yaşam tarzıma müdahale etme’ diyen milyonlara destek veren sanatçı ve gazeteciler adeta terörist ilan edilerek, iliştirilmiş mahkemelerinden yakalatma kararı çıkarılıyor.
Gezi Direnişi ve sonrası milyonların tüm ülke sokaklarında söyleyip talep ettikleri açık: “Yaşam tarzıma müdahale etme”, ‘Birkaç kan emici yeşil alanları yok etmesin’, ‘Düşünce ve İfade Özgürlüğüme müdahale etme’, ‘Memleketin kaynaklarını çalıp kutularda saklama’! Ve haksızlıklarla yolsuzlukları haykıranlar her sokak başına şunu yazdı: ‘Erdoğan istifa, AKP defol’.
Erdoğan-AKP yönetimi çok iyi biliyor ki; Gezi tarzı bir halk hareketi kendisinin sonu olacak. Onun içindir ki; tiyatro oyunlarına bile tahammül edemiyorlar.
Erdoğan, halkın gücünü Fransa’nın nefret ettiği Sarı Yeleklileri ile bir kaz daha gördü. Yeniden geniş kalabalıkların ‘Defol git’ dediğini hatırladı ve tek adam rejiminin kuklası haline gelen bağımlı mahkemeler nefreti algılayarak yakalama kararları çıkardılar.
Başta İngiliz sendikaları, sanatçıları, kitle örgütleri, aydınları olmak üzere, İngiltere’de yaşayan tüm Türkiye kökenlileri, Erdoğan-AKP tek adam rejimine karşı tutum almaya çağırıyoruz. İngiliz dostlarımızdan, Erdoğan diktatörlüğünün önünün kesilmesi için tarihi sorumluluklarını yerine getirerek Türkiye halkını ve mücadelesini desteklemelerini istiyoruz.
Mehmet Ali Alabora, Can Dündar ve ülkenin diğer değerli sanatçı ve gazetecileri yalnız değildir. Kafası estiğinde, istediğini tutuklayan ve istediğini kaçak duruma düşüren bir iktidara karşı mücadeleye devam edeceğiz.”
