Cem Vakfı Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, VATAN Gazetesi’nden Mine Şenocaklı’ya 19 Haziran’da 2008 tarihlerinde yayınlanan bir röportaj verdi. Prof. Doğan röportajda, halen ABD’de bulunan Fethullah Gülen ile ilgili soruya, “Fethullah Hoca’yı tanırım. Saydığım bir insan. Onu İslam’la ilgilenen bir düşünür, bir filozof olarak görüyorum. Birkaç defa görüştük, konuştuk, kendisi geldi. Cemevlerinin yapımında olumlu bir katkısı vardır. Hatırlarsınız, yıllar önce ’Camilerin yanında cemevleri de yapılmalı’diye beyanat vermişti” yanıtını verdi.
Prof. Doğan’ın bu sözlerine çeşitli Alevi gruplarından tepkiler geldi. Bu tepkilerden biri de Yol TV’de yayınlanan, “Yol Aşkına” adlı adlı programda dile getirildi. Yapımcılığını ve sunuculuğunu, aynı zamanda Yol TV Yönetim Kurulu Başkanı olan Süleyman Arslan’ın yaptığı programa Avrupa Alevi Birlikleri Konfedarasyonu Genel Başkanı Turgut Öker, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız ve gazeteci Musa Ağacık katıldı. Programda, Erdoğan Çınar ve Düzgün Keleş adlı vatandaşlar da katılımcı olarak yer aldı.
Prof. Doğan, 18 Haziran 2008’de yayınlanan söz konusu programda hakkında söylenen sözleri, yaklaşık 1 yıl sonra mahkemeye taşıdı.
Avukatı Serap Topçu aracılığıyla geçtiğimiz günlerde Sarıyer 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvuran Prof. Doğan, programın sunucusu ile birlikte tüm katılımcılara, 60 bin TL istemli manevi tazminat davası açtı.
Vatan Gazetesi’nden Cahit Yücü’nin haberine göre; dava konusu programda “hedef” seçildiğini savunan Prof. Doğan, hakkında sarfedilen sözlerin, “galiz, hakaretamiz ve sövme” niteliğinde olduğunu iddia etti. Mahkemeye sunduğu dilekçede, geniş bir özgeçmişine yer veren Prof. Doğan, Alevi kesimden gelen tepkileri de sıraladı.
“Soyumun Ehlibeyt’e dayanması nedeniyle, Alevi camiasında etkin bir kişiyim. 45 yıl hocalık yapmış bir akademisyenim” diyen Prof. Doğan, dava konusu programda kendisine yönelik, “Îzzettin Doğan, günümüzün Hınzır Paşası’dır”, “Alevi düşmanlarıyla yatıp kalkmaktadır”, “Aleviliği başka bir bünyenin içinde ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır” ve “Alevi esnaflar derneği başkanı” gibi sözler sarfedildiğini ileri sürdü.
Domuz, kötü yürekli, gaddar!
Kendisine yönelik kullanılan “Hınzır” kelimesinin sözlüklerde, “Domuz, katı yürekli, kötü düşünen, gaddar” gibi anlamları bulunduğunu kaydeden Prof. Doğan, maruz kaldığı sözlerin eleştiri hudutlarını aşan, doğrudan onur, şeref ve saygınlığına saldırı niteliğinde olduğunu iddia etti. Alevi camaatinin tanıdık isimlerini karşı karşıya getirecek olan davanın görülmesine önümüzdeki günlerde başlanacak. (Gerçek Gündem)
