Dr. Atilla Özsever ve 15-16 Haziran

15 Haziran Türkiye’de İşçi sınıfının sesini ve gücünü duyurduğu gündür…

35 yıl önce 1970’de dostum Dr. Atilla Özsever, Kartal Maltepe 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı Piyade Taburu’nda takım komutanıydı. Daha sonra gazeteci olarak emekten yana haberler yazacak olan Özsever, Otosan fabrikası işçileriyle karşı karşıya gelindiğinde 1. Ordu Kurmay Başkanı General Vahit Güneri’nin “ateş” emrini uygulamadı…

1970’de Süleyman Demirel Başbakanlığındaki hükümet; Sendikalar Yasasını değiştirmek isteyince, yüzbine yakın işçi 15 ve 16 Haziran’da İstanbul ve İzmit’te büyük bir eylem gerçekleştirmişti.

Bundan sonraki gelişmeler şöyle oldu:

12 Mart 1971 muhtırası sonrası yaşanan ara rejim döneminde sendikal hak ve özgürlükler kısıtlandı. Birçok işçi önderi ve sendikacı tutuklandı.

1973 yılında genel seçimler ardından sendikal hareket yeniden ayağa kalktı.

16 Eylül 1976’da Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nin açılmak istenmesi, DİSK’in günlerce süren genel greviyle engellendi.

1970’lerin sonundaki terör ilk kez bir sendika liderini de hedefledi. DİSK’in ilk Genel Başkanı ve Maden-İş Sendikası Başkanı Kemal Türkler alçakca öldürüldü.

***

Dr. Özsever Türkiye’nin yüzakı bir avuç gazeteciden… Milliyet Gazetesi’nde “emek sayfası”nı hazırlardı. Şimdi üniversitede öğretim üyesi.

15 Haziran kutlamalarına 4 gün kala bugün Ortaköy’de bir kahvede buluşup sohbet ettik. 3 yıldır ilk kez görüşüyorduk. 10 yıl daha gençleşmiş. Milliyet’ten ayrılmak kendisine yaramış sanki, içten gülüşü yüzüne de yansıyordu.

Eski dost ile karşılıklı “Bab-ı Medya” anılarımızı anlattık. Fransa ve Hollanda’da AB Anayasasına ‘Hayır’ diyerek sosyal hakların gaspedilemesine karşı çıkan küreselleşme karşıtlarının başarısından, Türkiye’deki faydacı yaklaşımlardan söz ettik.

***

Dostum Dr. Özsever’in doktora tezi olan ‘Tekelci medyada örgütsüz gazeteciler’ kitabını bütün okurlarımıza öneririm. Akıcı bir dille kaleme alınan çalışma, tekelci medyanın günah defteri nitelinde… 

Holdinglerce, toplumsal yararı olan gazetecilik mesleğinin nasıl kirletildiği bilimsel bir kronolojiyle anlatılıyor. Kitap medya çalışanlarının sorunlarının çözümünde, basının demokrasiyle olan bağlantısı dikkate alınarak somut bir model de öneriyor.

1953’te yaşamını yitiren Türkiye Gazeteciler Cemiyeti kurucu başkanlarından Sedat Simavi anısına düzenlenen ödüllerde, Seçici Kurul bu çalışmasından dolayı Dr. Özsever’i övgüye değer görmüştü.

Dr. Özsever ödülünü alırken medyadaki bütün kirliliğe karşın tertemiz kalabilmeyi başarmış meslektaşlarını unutmamış ve “Sedat Simavi’nin dediği gibi kalemini satmaktansa kıran meslektaşlarım adına bu ödülü alıyorum” demişti.

İyi ki tekellerin hesabını “üstelik bilimsel bir gözle” tutan Dr. Atilla Özsever gibi bir gazeteci var… Üstelik o yiğit gazeteci benim dostum…

1082310cookie-checkDr. Atilla Özsever ve 15-16 Haziran
Önceki haberEzoterik astroloji
Sonraki haberTürk Bankacılar Derneği’nin balosu
FARUK ESKİOĞLU
Faruk Eskioğlu, (1958, Akşehir) gazeteci ve yazar. 1985'ten bu yana yaşadığı Londra'dan Türkiye'deki ulusal medyaya yönelik muhabirlik, temsilcilik yaptı. Londra'da yayınlanan Türkçe toplum gazetelerinde çalıştı ve bazı gazetelerin kuruluşunda yer aldı. Halen sosyolojik değeri olan haber ve araştırmalara ağırlık veren yazar, halen 2004'te kurduğu Açık Gazete'yi (acikgazete.com) yönetiyor ve köşe yazarlığını sürdürüyor.Eskioğlu, 13'üncü yüzyılın sonunda Horasan'dan Akşehir Maruf köyüne yerleşerek tekke kuran Hasan Paşa soyundan geliyor. Hasan Paşa'nın oğlu Şeyh Hacı İbrahim Veli Sultan'ın "Mülk Allahındır" felsefesiyle Anadolu'da bir ilk sayılan kendine adına kurduğu yoksullara yardım vakfı ise halen faaliyettetir.Eskioğlu, ilk ve orta öğrenimini Akşehir'de tamamladıktan sonra 1979’da AİTİA Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’nu bitirdi. 1984’te Gazi Üniversitesi Ekonomi Fakültesi’nde "master" yaptı. THA’da gazeteciliğe başladı. Aralık 1985’te kendi deyimiyle "siyasi sürgün" olarak geldiği Londra’da ilk 2 yıl baba mesleği kasaplık yaptı. İngilizce öğrendikten sonra medya okudu. Uzun yıllar Nokta dergisi İngiltere Temsilciliği, Hürriyet Londra bürosunda habercilik yaptı. Gazeteciliğin yanısıra 1986-98 arasında grafiker tasarımcı olarak çalıştı. Ayrıca pek çok siyasi afiş ve logo tasarladı.1998’de Türkiye’ye döndü. Hürriyet Gazetesi Ekonomi Servisi’nde haberci ve star.com.tr’de ekonomi editörü olarak görev yaptı. “Basında etik ve toplam kalite yönetimi” üzerine araştırmalar yaptı, bu konudaki konferans ve panellere katıldı.Türkiye’deki 2001 ekonomi krizinde Londra’ya dönerek grafiker tasarımcılık ve gazeteciliği sürdürdü. Toplum gazetelerinden Olay’da genel yayın yönetmenliği yaptı. Londra’da ilk Türkçe internet gazetesini çıkardı ve toplum gazetelerine ilk ajans hizmeti sundu. 2004’te dünya haberleri veren acikgazete.com’u kurdu. İki ayrı toplum gazetesini yayına hazırladı. Türkiye’deki bazı tv kanallarına haber geçti, uzun süre Akşam Londra Temsilciliği’ni üstlendi.Londra'da 2004’te "İçimizden Birisi: Vanunu" başlıklı bir kısa film çekti. Londra'daki toplumu anlatması açısından bir ilk sayılan "Aşkolsun! Adı Aşkolsun" başlıklı belgesel romanı 2007’de Türkiye’de yayımlandı. Türkiye'den 150 ve Kıbrıs'tan 100 yıllık İngiltere'ye göçün anlatıldığı 3 ciltlik "Londra'da Bizim'Kiler" başlıklı araştırması 2019 sonunda çıktı. Eskioğlu’nun Su ve Defne (2004) adlı ikiz kızları bulunuyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.