DTP Kapatılmasın!

Bugünkü gazeteler Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı´nın Anayasa Mahkemesi´ne giderek DTP´nin kapatma davasıyla ilgili görüş bildirdiğini yazıyordu. Savcı özetle DTP için ´Teröre destek vermekte adeta terörizmin kontrolü altındadır. Bu nedenle kapatılmalıdır.´ demiş.

Bunu okuyunca, geçmişte İngiltere´de az çok aynı argümanlara dayanarak, İrlanda Cumhuriyetçi Ordusu İRA´nın siyasi kanadı olmakla suçlanan Sinn Fein Partisi´nin kapatılmasının talep edildiğini anımsadım.  İngiltere hükümeti, Sinn Fein başkanı Gerry Adams´ın radyo ve televizyonlarda kendi sesiyle konuşmasının izlenmesini bile yasakladı, ama Sinn Fein kapatılmadı.  İrlanda mücadelesi uzun bir süre aldı ve de pek çok insanın yaşamına mal oldu. Her ne kadar İRA´nın baştan hedeflediği biçimde sonuçlanmadıysa da İrlanda sorunu çözüme ulaştı.  Bu süreçte Sinn Fein´in siyasi etkinliği belirleyici bir rol oynadı.  İngiliz burjuvazisi İrlanda sorununu ancak Sinn Fein´le masaya oturarak çözebileceğini doğru saptamıştı.

Kendi meselemize dönersek, AKP´ne açılan davayı da hesaba kattığımızda Cumhuriyet Savcılığı´nın siyasi partileri kapatma konusunda verimli bir şekilde çalıştığı gözleniyor. Ancak burada iyi işlemeyen ne yazık ki Türkiye demokrasisi…  Siyasal gündemde toplam seçmen sayısının yüzde ellisinden daha fazlasının oyunu alan iki partinin idari yöntemlerle kapatılması söz konusudur.

Yazımın başlığından DTP ile AKP´yi aynı kefeye koymadığım açık. AKP az ya da çok, ama sonuçta şeriat rejim özlemi olan bir parti -ayrıca egemen sınıfın önemli kesimleriyle uyum içinde olan bir iktidar partisi. Her ne kadar idari yöntemlerle kapatılmasına karşı çıkmak demokrasinin savunulması açısında doğru olsa da, AKP´nin geleneksel bürokrasi ile çatışmasının sonuçlarının Türkiye´de demokrasinin gelişmesi doğrultusunda bir katkısı olacağını sanmıyorum. Bu açıdan AKP´nin savunusunu demokratik bir platformun ekseni olarak görmüyorum.

Buna karşın, DTP´yi kapatma davasına karşı oluşturulacak bir hareketin Türkiye´nin demokrasi mücadeleleri tarihinde yeni bir sayfa açma potansiyeli vardır. Kürt ulusal sorununun çözümüne ilişkin yaklaşımlarından bağımsız olarak, DTP Türkiye´de küçümsenmeyecek bir azınlığın temsilcisidir. Kürtlerin demokratik temsil haklarını savunma eylemi Türkiye´de demokrasinin sınırlarını genişletmeye yarayacaktır.  Bu eylemin kitlesel bir boyut kazandığı ölçüde toplumun tüm baskı altındaki kesimleri daha rahat bir nefes alabilecek ve kendilerine olan güvenleri artacaktır. Üstelik yukarıda Sinn Fein örneğinde de olduğu gibi DTP, ya da ardından gelecek benzer yapılanmalar Kürt sorununun Türkiye´de çözüme ulaşmasının temel unsurlarından biri olmaya adaydırlar.

Son dönemde sol kesimler ile DTP arasında bir ´Çatı Partisi´ tartışması sürüyor. Sol kesimdeki bu tür birlik girişimlerine 12 Eylül darbesinden çıkış sürecinde birçok kez tanık olduk. Bu tip girişimlerde çoğu kez sağlam çatılı bir yapıdan çok kamp çadırları kuruldu, ya da dizi dizi ilkelerin yazıldığı metinlerin malzeme olarak kullanıldığı iskambil kağıdından şatolar. Umarım aynı hataya tekrar düşülmez ve birlik süreci anlamlı bir mücadele ile pekiştirilir. Bugün için ´DTP Kapatılmasın!´ talebinin ve bunun için verilecek mücadelenin sağlam bir birliğin oluşturulmasında güvenli bir başlangıç olacağını düşünüyorum.

Bu yazıyı bugünün Independent gazetesinde gözüme ilişen küçük bir haberi aktarmakla bitireyim. Gazete İRA´nın yasaklanmış örgütler listesinden çıkarılacağı haberini veriyor. İngiliz hükümetinin terörizm uzmanı Lord Carlile´e göre listede kalmaları artık ´fuzuli´ olmuş. Darısı başımıza diyeceğim geldi…

1081190cookie-checkDTP Kapatılmasın!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.