Ama çalışma gücümüz ve isteyip istemediğimiz çok önemlidir. Yoksa incinebilir, üzülebiliriz…
Orator Curran
Okulda onun adı geçtiğinde, tanınması için kekeme, peltek demek yeterli olurdu. Konuşmaya kalktığı anda dili tutulurdu. Tek bir söz söyleyemez üzülerek yerine otururdu. O bir hukukçu oldu. Başarılı olmak istiyordu. Hukuk eğitimi alan birinin mahkemede konuşurken zorlanacağını düşünürseniz, böyle birinin başarılı olamayacağını da kabul edersiniz. Yargıç Robinson bir çok kitabı olan politikacıydı. Kitaplarının değerli olmadığını kabul eden insanlar vardı. Mahkeme sırasında Curran’la alay etmeye kalktı. Onu çok kızdırdı.
Curran bir şeyler yapmalıydı. Kekeme olarak yaşayamazdı. Ne yaptı dersiniz?
Çoğu zaman mahkeme salonundaymış gibi davrandı. Kurguladığı olayları, davaları yüksek sesle savundu. Bunu yüksek sesle okuyarak kendi kendine yapıyordu. Sonunda başardı. Aynanın karşısına geçer, defalarca elindeki güzel ve iyi metinleri okurdu. Curran sonunda konuşmayı başardı, üstelik de bir hatip gibi.
Buffon
Çok akıllı biri değildi. Zengin bir aileden olduğu için kolay bir yaşam süreceği sanılıyordu. Ama o kendini okumaya verdi. Ne yazık ki okuması ve kendisini bu konuda yetiştirmesi için erken kalkması gerekiyordu. Rahat ve zengin ortamında erken kalkması olanaksızdı. Çoğu zaman uyuyup kalır, bundan rahatsızlık duyardı.
Yanında çalışan Josep’den kendisini uyandırmasını istedi. Joseph onu uyandırmayı gereksiz buluyordu. Bazen de uyandırmaya korkuyordu. (Sana bir Crown vereceğim, yeter ki beni erkenden uyandırmayı başar) dedi.
Buna rağmen Joseph uzun zaman vaktinde uyandırmayı başaramadı. Gözünü açmıyordu. Hasta olduğunu söyleyerek, Joseph’i başından kovuyordu. Bir türlü Crown kazanmayı başaramayan Joseph, kurnazlık düşünmeye başladı. Buffon’un yatağına su dökmeye başladı. Buffon’un yazdığı dört ciltlik (Doğa Tarihi) eseri bu yolla ortaya çıkmayı başardı.
Buffon çok titiz bir insan oldu. Okuyucuya üslubunu beğendirmek için günlerce çalışır, tekrar tekrar yazdıklarını gözden geçirirdi. Çok çalıştı.(Epoques De La Nature) Eserini on bir defa tekrar tekrar yazdı. Bütün amacı mükemmel olmasıydı. Sonunda mükemmelliğine karar verdi. O önceleri çok sıkıntı çekti, ama sonra yaptığı işten muazzam bir zevk almaya başladı. Hastalığı bile onun yazmasını durduramadı.
YAZARIN DİĞER ÇALIŞMALARI İÇİN: www.filiztosyali.com
