Çek bir duvar, acılı olsun!

Neyse ki girmediler. Başkaları girdi; çoluk çocuğu gebertti, düğünlerde damatları gelinleri vurdu, işgal ettiği ülkenin insanlarıyla dalga geçti, işkence yaptı, bunları utanmadan internet sitelerinde yayınladı, “dostluk ateşi” açıp kendi müttefiklerini öldürdü; deşti, yıktı, dağıttı, darmadağın etti, beğenmediği pisliğin üstünü kendi pisliğiyle örttü, ya da örtebileceğini sandı. Kendi tarihinden ders almayı bilmeyen aynı kendini bilmezler şimdi de tarihteki diğer duvarların götürülerini görmezden gelip Bağdat’ta şehrin orta yerine üç millik bir duvar örüyormuş; ayrı mezhepler birbirine ateş açamasın bahanesiyle.


Şimdi duvarı örenlere mi kızmalı, ördürenlere mi? Sefalet diz boyu, içecek su kıt, yiyecek yemek yok, pislik salgınlar üretecek boyutta iken, farklı mezheplerden oldukları için birbirini geberten bu insanlara affınıza sığınıp duvar az desem? Yüzyıllardır aynı din altında bırakın birleşmeyi, birbirini gözetmeyi hatta dinlemeyi bile başaramamış Müslümanlara Batı kılıç da çeker, silah da, duvar da, desem? Allah’a hizmet adına O’nun buyurduklarını hiçe saymak ne demek, desem? Komşunu sev emrine karşılık, “Hayır, komşum sana farklı yoldan ulaşmak istiyor!” mazereti üretenlere, “Amerika Ortadoğu’ya bir de Bağdat aktarmalı gitmek istiyor,” desem?


Yetmiş metrekarelik kurşunsuz evinden havaya gazel okumak kolay diyeceksiniz ama mahalle maçı yapmak üzere toprak sahaya çıkar gibi Irak’a çıkıp neye uğradığını şaşıran o gencecik askerlere de, bir boktan çiklet için yalınayak, çamur içinde onların peşinden koşturan bacak kadar veletlere de içim acıyor. Bizim İsa askerden döneli epey oldu, Amerikan insafsızları da Bağdat’tan tez döner inşallah!



 

699530cookie-checkÇek bir duvar, acılı olsun!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.