Emperyalizm ve gericilik!

Bilgi iletişiminin yaygınlık kazandığı günümüzde, bilginin de “mertliği bozuldu”. Yoğun bilgi akışı içinde, doğru bilgiye ulaşıma zorlaştı.

Kuşkusuz, doğru bilgi, duruma göre değişir. Ama doğru bilgiden anlaşılması gereken, nesnel durumla olan ilişkisidir. Ama pek çok yazar ve araştırmacı, yazdıklarının nesnel durmla ilişkisine önem vermeden yazabiliyor. Örneğin, Alman Yeşiller Milletvekili Sayın Mehmet Kılıç’ın “Suriye, Türkiye ve Orta Doğu: Müdahaleci Olmak Ya Da Olmamak” başlıklı yazısı, “mertliği bozacak” türden bir yazı olması nedeniyle dikkat çekici. “Batı terbiyesi” içinde yetişmiş kişilerin, Doğuya bakışları çoğunlukla subjektif. İstenmeyen, horlanan Doğu, ve üstün olan, haklı olan Batı. Bu ayrım, Batılıların tüm yaklaşımlarına yön veriyor. Doğu- Batı ayrımı bu bağlamda kuvvet kazanıyor. Doğu ile Batı arasındaki çelişme, sınıf mücadelesinde görülen çelişmelere benzer nitelikler kazanma yönünde derinleşiyor.

Sayın Milletvekilinin en azından Suriye konusunda bazı objektif olgulara dikkat çekmesini beklenirdi. Örneğin, “ zalim bir diktatörün en acımasız şekilde neler yapabileceğinin bir örneği Suriye’de sergileniyor” yaftsının hiç bir maddi temeli yoktur. Batı bu yaftayı, Romanya, Arnavutluk, Yugoslavya ve daha pek çok ülke yönetimileri için yaptı ve kanlı rejim değişikliği örgütlediler.

Batının, Doğuya yönelik intikamı bitmiyor. İntikamcılığın korkunç sahneleri Suriye üzerinde oynanıyor. Biraz yansız bir yaklaşım içinde bakıldığında, Suriye yönetiminin “zalim bir diktatör” olmadığı anlaşılır. Suriye ve Suriye yönetimi, en vahşi bir saldırı ile karşı karşıya. Bu vahşi saldırının, destekçileri ve suçluları, Batılı emperyalist devletlerdir. Suriye yönetimi, kendini savunuyor ve teröre karşı mücadele veriyor. Bunu anlamak için, Tayyip Erdoğan’ın hırslarına bakmak yeterli. Bu gerçeği görmek için, Katar vre Suudi krallarının rolünü görmek yeterli. Türkiye, Katar ve Suudi gericiliğinin bileşkesinin ABD olduğunu görmek o kadar zor değil. Bu denli nesnel durum karşısında , Sayın Milletvekilinin, ortaya koyduğu tüm gerekçelerin dayanakları bir anda çöküyor.

Milletvekilinin analizin de, Batının doğuya bakışının tüm yanılgılarını okuyoruz. Son derece keyfi ve gerçeklerden uzak bir değerlendirme. Oysa, Suriye, Arap ülkelerini arasında demokrasiye ve çağdaşlığa en açık bir ülke. Ortadoğu da, Arapları kavrayan ve tüm Arap ulusunu kucaklayan biricik ülke. Bugünkü yıkımın nedeni, Suriye devletinin, ABD ve AB karşısında ulusal bir duruş göstermesidir. Suriye halkı da diğer parçalardan çok daha ileride. Daha dünyalı ve çağdaşlaşma yolundaki bir halk.

Suriye “muhalefetine” gelince, deyim yerindeyse, “ipten kazıktan boşanmış” haydutlar sürüsü. Devşirme çakal sürüsüne “muhalefet” payesi vermek, Batının ikiyüzlülüğüne tipik bir örnek. Bir “muhalefet”, kendi halkına karşı bu denli ahlaksız olabiliyor ve bütün gücünü büyük devletlerin ajanlık şebekelerinden alıyorsa, orada insani olmayan bir durum vardır.

Suriye, başından beri Batıya ödün vermedi. Batının Suriye düşmanlığının ana nedeni, Arap birliğinin gelişmesini önlemek. ABD’nin Ortadoğuya, çıkarları gereği yüklendiği biliniyor. ABD ‘nin bölgede çıkarlarını askeri güçle sağlaması, masraflı ve zor. ABD uzun vadade, Arap milliyetçiliğini bastırmayı amaçlıyor. İrak’ın işgali, “Arap Baharı” denilen yıkımın, özellikle, Libya, Mısır ve Suriye gibi göreceli Arap milliyetçiliğinin geliştiği ülkeleri vurmasının bir açıklaması olmalı? Amaç, Arap birliğinin gelişme merkezlerini vurmaktı, olan bu.

Sayın Milletvekilinin, “ABD İslamcı rejimlerin yayılmasını engellemek istiyor” düşüncesi büyük bir aldatmaca. Bu aldartılmaya inanıldığında , haklıyı, mazlumu görmek zorlaşır. ABD islamcılığı ve islamcı kargaşayı her zaman çıkarlarına uygun gördü. Ortadoğuda, Arap Şeyhlikleri ABD’nin kadim dostlarıdır.Talibanı, El-Qaide’yi, Müslüman Kardeşleri bir biçimde örgütleyen ve kullanan hep ABD oldu. Dünyanın büyük inançlarından olan İslamiyetin küçük düşürülmesinde elinden geleni yaptı ve yapmaya devam ediyor. Aynı biçimde Türkiye deki dinci yobazlığa her zaman destek oldu. AKP’nin iktidara gelmesinde ve ulusal devletin tasfiyesine en büyük desteği ABD’den.

Çok açık nesnel gerçekler karşısında, Batı yanlısı bakış açısının değişimini beklemek, en büyük yanılgı. Batılı devletler bütün gelişmişliğini, refah ve istikrarı, Doğunun bastırılması ve parçalanması sonucu sağladı. Batılı devletler çıkarlarını, silah ve askeri güçle sağladı. Silahla, gelişmişlik ve refah at başı gelişti. Batılı devletler, o muazzam silah endüstrisini ve teknolojiyi geliştirme nedenleri ap-açık ortada.

“Zalim bir diktatörünlükle” damgalanan Suriye de, görülmemiş bir Batı vahşeti uygulanıyor. Dünya üzerinde, haklı bir mücadele yürüten tek devlet Suriyeden başkası olamaz. Suriyedeki duruma birazıcık yansız ve objektif bakıldığında, Batılı devletlerin karanlık rolleri açıklık kazanıyor.

1544940cookie-checkEmperyalizm ve gericilik!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.