Fanatizm ve fanatikler

Fanatizm, hayatın hemen her köşesinde vardır. Din, ideoloji, spor takımı, müzik türü hatta marka fanatiklerinden bahsedebiliriz. Fanatik eğilimler taşıyan kişiler, herhangi bir “kendini adama” konusuna yönelebilir. Fanatizmde önemli olan, fanatizmin yöneldiği şey değil, fanatiğe sağladığı ruhsal doyumdur.

Potansiyel fanatikler, kendilerini bir ya da bir çok konuda yetersiz hisseden, özgüvenleri düşük kişilerdir. Yaptıkları bir hareket dolayısıyla, yaşadıkları veya girmek istedikleri çevreden iltifat aldıklarında, içlerindeki potansiyel harekete geçer. O an geldikleri noktada kalmak ya da daha da yükselmek için yaptıkları bütün kayda değer hareketler, fanatizm çerçevesinde tanımlanabilir. Hayran olunan, bahsedilen, örnek alınan bir sembol haline gelebilmek için kimliklerini, fanatizm öğesi içinde eritirler.

Kelimenin gerçek karşılığıyla idealisttirler, romantik karakter özellikleri gösterirler, duygusaldırlar ve asla fedakarlıktan çekinmezler. Fanatizm aracılığıyla, ekonomik çıkar sağlama gibi bir amaçları yoktur. Ruhsal tatmini, fiziksel tatmine tercih ederler.
Bir fanatik için hayat, tıpkı bilgisayar programlarının lisans sözleşmesi gibidir. Hiç biri lisans sözleşmesini okumaz. Sadece onaylar. Kendisinden önce onaylayanların olduğunu bilmesi, onun için yeterlidir.

Fanatizm bilgi ve öğrenme ile değil, çevre faktörlerinin etkisiyle güdümlenir. Eğitimin düşüklüğü, fanatizmin saç ayaklarından biridir. Bu yüzden de fanatikler, genellikle alt kültür gruplarından doğar. Tümdengelimci ekolün etkisini gösterdiği halk tabanlarından. Tümevarımcı anlayışın hakim olduğu herhangi bir toplulukta, fanatizmin yeşermesi imkansız gibidir.

Fanatizm duygusu ile kaynaşılmasından sonra, genelde sadece dinlenerek, o kitlenin içindeki insanların okudukları ya da araştırdıkları aktarılarak, sosyalleşme gerçekleştirilir. Derinlemesine sorgu, fanatizmin temel ilkelerine ters düştüğünden, asla gerçekleştirilmez. Herhangi bir konuda araştırma gerektiği zaman, kaynakçalar özenle seçilir. Karşı tarafın argümanlarının araştırılması, akıma kendisini tamamen adadığı kabullenilen, fanatizmin gözlüğünü asla çıkartmayan kişiler tarafından gerçekleştirilir. Yine de fanatiklerden en fazla fireyi, bu grup verir.

Fanatikler, karşılarına mantıklı ve ispatlı argümanlarla gelindiğinde bile, aktarılanların çoğunu algılayamaz. Bu, her zaman, kapasite sorunundan kaynaklanmaz. Algıda seçicilik o denli yükselmiştir ki, seçilen yöne hizmet eden argümanlar dışındakiler görmezden gelinir, karşı olan argümanlar ise şiddetle reddedilir. Yalan, sahte ya da üretilmiş yaftasıyla yaftalanarak, fanatizme zararları önlenir. Diğer taraftan, konu, adanılan fanatizmi destekleyen bir öğe ise, tarafsızca bakıldığında gerçekliği kabullenilemez bile olsa, kolayca özümsenir. Bunun için söylenen yalanlar, hazırlanan sahte belgeler vb. etiğe aykırı değil, düşmana karşı koymak için gerekli, kabullenilebilir öğelerdir. Bir süre sonra bu yalanlar, araştırmak yerine dinlemeyi tercih eden topluluğun gerçeği haline gelirler.

Fanatizmin tepesindeki kişiler, genellikle fanatikler değil, fanatikleri kullanarak çıkar elde etmeye çalışan kişilerdir. Her zaman fanatikleri korur ve kollarlar. Fanatik akımların öncüleri, şu gerçeğin farkındadır; Fanatik olmak, fanatiği olunan şeyin doğal sınırlarına gelindiğinde, hayatla çakışmaktır. Böyle bir durumda, fanatizmin yaşama şansı kalmaz. Fanatizm liderleri, eğer şansları yaver gider, yaşam süreleri içinde öncüsü oldukları fanatik akımın doğal sınırlarına gelirlerse, genellikle, o güne kadar elde ettiklerini çıkara çevirerek, akıma veda ederler. Eğer fanatizm, sonu kolay gelmeyecek bir şekilde şekillenmişse, öncünün yeterlik kıstaslarında bir noktaya geldiğinde, paraya çevrilmeye başlar, ki bu durum, genellikle o fanatik akımda, ikinci bir kolun ortaya çıkmasına neden olur.

Böylesi bir ihanet, fanatiğe hayatının darbesini vurur. Artık fanatiğin önünde iki yol vardır; O güne kadar yaptığı fedakarlıkları ve hayat gayesini kaybetmemek için o yolda devam ederek kendini imhaya kadar gidebilen süreç ya da intikam hissiyle fikrin tam tersine dönme. Böylesi büyük bir travma sonucu dönen fanatik, sadece algısının yönünü değiştirir, niteliğini değil. Üstelik bu durum, ona büyük bir avantaj getirir, çünkü döndüğü tarafın en zayıf yanlarını, içerden birinin bakışıyla biliyordur.

Fanatik kadınların yüzdesi, ihmal edilebilecek düzeydedir. Çünkü kadınlarda doğal bir yaratım kapasitesi, çocuk doğurma yoluyla kendini ispatlama olanağı vardır. Çevre iltifatını, doğal şansları dolayısıyla elde ederler. Bu üretim, onları fanatizmden uzak tutar.

Fanatikler, kapasiteleri dolayısıyla, asla önder haline gelemezler. Gelebilecekleri son nokta “sembol” olmaktır. Çünkü önderlik, objektiflik, esneklik ve uzlaşma kültürü gerektirir. Fanatikler ise asla uzlaşmaz. Hayatlarını gri bölgeyi siyah ve beyaz olarak taksim etmekle geçirir, yetişmesinde rol oynadıkları çömez fanatiklerin törensel merasimiyle göçüp giderler.

Not: Bu yazı www.diflek.com da yayınlanmıştır.

758730cookie-checkFanatizm ve fanatikler

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.