Simeon Kerr imzalı yazıda Türkiye’nin Kuzey Irak’taki Kürt yönetiminin kendi sınırları içindeki Kürtler arasında ayrılıkçı eğilimler doğuracağı endişesinin yerini ekonomik ve enerji alanında işbirliğinin aldığı vurgulanıyor.
Yazıda Türk bir yetkilinin “Türkiye’nin Irak ile ilişkileri dönüşüyor. Şimdi buradayız, bu taktiksel bir hamle değil, kalıcı bir strateji” sözlerine yer veriliyor.
Dört yıl önce Türkiye’nin Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyon yaptığını hatırlatan yazar, Ankara’nın Erbil’i daha önce Kürt sorununun bir parçası olarak gördüğünü ancak şimdi çözümün bir parçası olarak gördüğünü belirtiyor.
Yazıya göre eski gerginliklerin yerini şimdi iki tarafın da Irak Başbakanı Nuri Maliki’ye karşı aldıkları ortak tepki aldı.
Yazıda Uluslararası Kriz Grubu’ndan Hugh Pope’un şu ifadelerine yer veriliyor: “Ankara bir ikilem ile karşı karşıya. İki hedefi var. Biri Kürtlerin kritik bir eşiği aşmasını engellemek için ülkelerin toprak bütünlüğünü sağlamak ancak bir yandan da Kürtler için büyük bir gelişme olan petrol ve gaz konusunda ortaklığa giriyor”.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi Ticaret ve Sanayi Bakanı Sinan Çelebi’ye göre Türkiye, Irak ile yaptığı ticaretin dörtte üçünü Kuzey Irak ile yapıyor. Yazıya göre derinleşen ticari ilişkiler Kürdistan’da Türk şirketlerinin sayısının hızlı bir şekilde artmasına neden oldu.
Yazıda bazı Kürt yetkililerin Türkiye’nin amaçları konusunda şüpheleri olduğu da belirtiliyor. Bir Kürt yetkilinin “bunun tamamen para ile ilgili olduğunu” ve “Türkiye istediğini aldıktan sonra durumun değişeceğini” söylediği aktarılıyor.
Yazı şöyle devam ediyor: “Türkiye Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin en büyük ticaret ortağı olabilir. Ancak doğrudan yatırım gibi daha üretken alanlarda Mısır gibi ülkelerin gerisinde kalıyor. Ancak birçok yetkili ve işadamı Türkiye ile işbirliği her ne kadar sadece ticaret ve enerji ile sınırlı olsa da bunun Kürdistan Bölgesel Hükümeti’nin uzun vadede fırsatlarını genişleteceğini düşünüyor”.
Türkiye ve Kuzey Irak arasındaki yakınlığın İran’ı rahatsız ettiğini belirten yazıda Kürt bir yetkilinin şu sözleri aktarılıyor:
“İranlılar her zaman en iyi sözleşmeleri Türklerle yapmamızdan şikayet ediyor. Ben de onlara o zaman bize casuslarınızı değil, şirketlerinizi gönderin diyorum”.
