Kanada’nın Winnipeg kentindeki yoksulların dadanmasına açık bırakılan bir sosyal hastane-kliniğin Acil Servisi’nde kimsenin ve hemşirelerin dahi ilgisini çekmeden, bir köşede uyuklar gibi kalmış ve öldüğü tam 36 saat sonra fark edilmiş Brian Sinclair’ın bu acıklı sonu Kanada’da hâlen konuşulan konuların başında geliyor.
2008 yılı Eylül ayında, iki bacağı daha evvelinde buzlu havada kalıp kesildiğinden, tekerlekli sandalyeyle Acil’e gelmiş Brian kalp krizi geçirdiğini hemşirelere söylemişti. Ancak hemşire ve hastabakıcıların doktorlara gereken uyarıyı yapmaması üzerine Brian tekerlekli sandalyesinde beklemeye devam etti, elbette sonunda hayatını orada kaybetti. Sandalyesinde tam 36 saat unutulan Brian’ın güvenlik kameralarınca sonradan mahkemeye verilen kayıtlara bakılırsa, çevresinde yüzlerce başka hasta gelip gitti, bir çok görevli dolaştı, ama kimse uyur gibi duran bu ölünün vaziyetinden şüphelenmedi.
Winnipeg mahkemesi hakimlerinden Tim Preston, Acil Servis doktorlarını suçlu bulamadı, zira onlar 36 saat sonra durumun farkına varıp acil müdahaleye kalkıştıysa da taş kesilen vücudu hayata geri getirmek, zombiyi canlandırmak gibiydi.
Hakim Preston kime ceza keseceğini henüz kararlaştıramadığı için suçlu, yahut en azından bir kabahatlı aramaya devam ediyor. Ancak Kanada ve ABD basınında yer alan yorumcuların yazılarına bakılırsa, asıl kabahatli duyarsız ve insanlık duygusunu kaybetmiş insanoğlu olarak görülüyor. Bu durumda, ceza kime yazılırsa yazılsın, asıl suçlu insanlığından edilen insanlık oluyor.
