Ve sırf bu yüzden fosforumuzdan fedakarlık edip, arsenikler arasında solumaya bile razı olacağımız günlere teşneyiz, kıytırıktan pozitif enerjiler üretip, erdemi tüketme bandında… Yaşam için gereken altı temel elementten oksijen bitti bitecek, hidrojen desen, şaşar beşer tarafından kötü emellere alet edildi, sicili bozuldu, nitrojen niteliksiz, fosforu ise, düşürüldüğümüz karanlıklarda fark edilmek için bile kullanamıyoruz. Kükürt ise sülfür kılığında asit üretiyor yaşamı yaş kılmak için. Karbon desen, salınımından dolayı salım salım salınmakta ozonu matkaplama görevinin kibiriyle…
Eh o zaman hoş geldin Arsenik ! Biz seni hep zehir diye bilirdik, oysa zehir gibi bir “ alternatif yaşam koçu” kimliğinden ar duyarmışsın meğerse eniklik edip. Koçum benim, DNA’larımıza yedek akçe kimliğinde sızmak için müthiş zehirin ile, zifirlerde kedi gözü gibi bile parlayamaz hale gelmiş canımız fosforumuzun hepten sönmesini beklermişsin, galaktik federasyonlar hayrına…
Ne şirin DNA yapıtaşı imişsin sen Arsenik abla ! Bunca ümitsize umut oldun. Bitmekte olan dünyadan beslenenlere besin bile oldun gizlediğin Assagnevari kimliğinle ! Altın çıkarılırken kullandırırsın sanırdık maharetini. Oysa kapitalist uşağı değil, beşeriyet dostu imişsin. Dünyalılar adına özrümüzü kabul et. Hatta gelecekte boy gösterecek GFAJ-2 nick name’li fare zehiri, GFAJ-3 modunda türeyecek monoksit zehiri, SCHACAZ- 4 maskesi düşecek olan ozon kemirgeni teneşir taşı, sizlerden de şimdiden af dileriz. Sevgili ASSAGNE-3, “ bugüne kadar elinize UFO’larla ya da uzaylılarla ilgili bir belge ulaştı mı?” diye, Guardian’ın internet sitesinde bugün size soru soran pis dünyalı adına da özür dileriz mikrobiyoloji dünyasından…
Hatta eyy bütün mikroplar, sizi mikrop sandığımız için, insan geçinenleri, yandan yemiş politikacıları, soysuz soyguncuları, yollu yolsuzlukçuları, hor gören hortumcuları, isli İsviçrecileri insan bellediğimiz için evrenden de özür dileriz. Tüm sevgisiz deodorant spreylerinden püsküren sarmallar, atık çöp bidonlarından türeme gayri safi embriyolar, lağım kurtçuklarının çukları, tarlalarımıza musallat olan mavi küfler başımızdan eksik olmasınlar, DNA’larına ömürler eklensin. Kahrolsun faşist tapirler, mikrop öldüren ilaç endüstrisi.
Herkes “ ben zaten biliyordum “ diyor… Doğrudur, bilirler ama söylemezler. Bildikleri de 4 elementtir zaten, hava, su ateş, tahta!!! Ben mesela, küçükken annannemin turşu kavanozlarının sıkı sıkı kapatılmış kapaklarını açtığımda altında emekleyen tatarcıkları izlerken ilk defa o zaman düşünmüştüm annannemin uzaylı olup olamayacağını. O tatarcıkları, turşularını benden korumak için Merih’ten kiraladığını ve eğer turşu suyu içersem tatarcığa dönüşüp, ya kavanoza hapis kalacağımı, ya da onlara takılıp Merih’e geri döneceğimi dahi düşünmüşlüğüm vardır. Durugörü kurugürültüsü işte… Antipatik bir telepatik semptom da denilebilir.
Yeni yeterkene, UFO Turgut’u tanıdığımda öğrendim Venüs’ün daha nitelikli ve hayat dolu bir yer olduğunu, kızlarının taş gibi olduğunu, dünyevi takılmaların boş olduğunu, maddenin çekim gücünün insani değerleri törpülediğini falan… Para kazanmak için uğraşmaya değecek zaman kalmadığını da söylemişti. Şimdi o dünyevi bir holdingin üst düzeyinde, ben işte buralarda yazı yazıyorum spritüel anlamda ve evrene yolluyorum… Halbuki materyalist rahmetli Faruk’a inansaydım ya madde sahibi olacaktım, ya da içerde… Astronot Nüvit’e de söylemiştim 35 yıl önce, “ salt fiziksel takılma, bak alternatifimiz çıkabilir “ diye… Bilime kaptırmıştı kendini, al sana müsbet bilim!
NASA’nın 2012’nin 21 Aralık’ından söz edeceğini bekleyip, hayal kırıklığına uğrayanlar bilmiyorlar… Bunlar hazırlık maçları… Nabız ölçmek, EKG çiziktirmek için yaptılar. Tam kadro uzay molekülleri yakında ortaya çıkacak, teşhisimiz tam konduktan sonra…
Ama Arınç’ın askeri yargıyı önemli bulduğunu nereden bilecekler. Ya da 8 banka hesabının hangi gezegende açıldığını nasıl araştıracaklar? Bebek kafelerinde kiralık Ferrariler için özel park yerleri tahsis edilmesi sorunsalı ile, Jüpiter’in Europa uydusunda Türklere yer tahsis edilip edilmeyeceğini bilir mi acaba GFAJ-1 mikrobu?
Mikropluk edip Netanyahu’nun THY uçağına bindiğinin “ neden yahu “ iktidarca reddedildiğini ? İktidarı korumak için satılık bitkisel afrodizyaklarda WFAJ-2 olup olamayacağını kim söyleyebilir ki bize artık? En çok güzelim Satürn’ü ve canım Jüpiter’i dünyalılaştırmamızdan korkarım. BETA XQWJ 2781 galaksisinin kendine özgü bir ekosistem olan YÖK uydu ortamında kopyalanıp, wikileaksleşmesidir bütün endişem.
“Egemen”liğin hakka “bağış”lanması mı önemli yoksa, deliğe süpürülen mikropların arasından arsenikle büyüyüp iktidarcılığı yiyecek bir Mono gölü canavarı çıkar mı bunca sızıntının arasından?… diye düşünürken…
Ve de “ tükenmekte olan fosforu, var olmak adına tüketmek yerine, moleküler yapısından onun yerine başka bir element kullanma alternatifini geliştirebilen mikrop kılıklı akıllı bir varlık, insan kılıklı tüketiciye de akıl verse… ” diye hayıflanırken,
“ Dünya malı dünyada kalır” diyen rahmetli annannemi hatırladım yine… Bilebilseydi dünyada kalmaya değer bir değer kalmadığını, böyle değerlendirmek yerine Dünya’yı, eminim sorardı…
“ a balam, tavan arasındaki fareleri zehirleyelim derken, büyütmeyelim alem-i cemaat-ül münafık müslümini “ diyerekten…
Zaten bilinen her şey boş… Dünya da…
Müşahade ve muhakemelerinizi boş zamanlarınızda, acikgazete.com ‘ a sızdırabilirsiniz.
