Gülen’den göz yaşartan ‘dönüş’

Gazeteci Doğan Akın, “yasadışı ses kayıtları” ile özel yetkili mahkemeleri savunan cemaate, Fethullah Gülen’in yıllar önce DGM’de açılan davada “masumiyet karinesine” dikkat çektiğini anımsattı. Gülen savunmasında, özel sohbetlerindeki konuşmaların yasadışı şekilde montajlandığını, tahrif edilmiş kasetlerin delil olarak değerlendirilemeyeceğini belirtiyor.

Hakkında açılan davalarda yaptığı savunmada ses kayıtlarından, kasetlerin montajlandığından, masumiyet karinesinin dikkate alınmadığından şikâyet etmiş.

Son dönemde yayın organı Zaman gazetesinde yayımlanan “yasadışı ses kayıtları” ile özel yetkili mahkemeleri savunan cemaat ve onun lideri Fethullah Gülen’in yıllar önce DGM’de açılan davada “masumiyet karinesine” dikkat çektiği ortaya çıktı. Gülen, savunmasında özel sohbetlerindeki konuşmaların yasadışı şekilde montajlanarak kişinin suçlu olarak gösterilmesini eleştirirken “Suç oluşturan tahrif edilmiş kasetler delil olarak değerlendirilemez” dedi.

Hükümet ile cemaat arasında özel yetkili mahkemeler tartışması sürerken gazeteci Doğan Akın, t24.com.tr sitesindeki köşesinden dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Hükümet ile cemaat arasındaki tartışmayı anımsatan Akın, günlerdir tek karşı görüşe yer vermeyen cemaat medyasının, “darbecilerin serbest bırakılacağı, AKP’nin tuzağa düşürüldüğü, tahliye edilecek darbecilerin intikam alacağı” gibi “ölçüsüz” iddialarla “dayatma” tavrında ısrar ettiğini belirtti. Bu yayınlarda, henüz yargılaması devam eden insanların kesin hüküm giymiş gibi suçlandığını ifade eden Akın, cezaevlerinde yasadışı yöntemlerle yapılmış bazı ses kayıtlarının cemaat medyasında “darbecilere” atfedilerek ve “kim bilir başka hangi makam, mevki ve kişilerin gizli dinleme kayıtları var” sorusunu büyüterek peş peşe yayınladığını anlattı. Akın, bu yayınlara karşı Fethullah Gülen’in vaktiyle DGM’de yaptığı savunmada dile getirdiği hukuki itirazları hatırlattı. Gülen hakkındaki soruşturmalar ya beraatla sonuçlandı ya da takipsizlik kararı verildi.

DGM’lerin Gülen hakkında 8 soruşturma, 4 de dava açtığını anımsatan Akın, cemaate muhalif görüşleriyle de bilinen gazeteciler Ahmet Şık ve Nedim Şener gibi isimlerin sadece kitapları, kitap taslakları ve görüşleri nedeniyle aylarca tutuklu kaldıklarına dikkat çekti. Akın, “şimdi bu notlar eşliğinde” Gülen’in avukatları aracılığıyla Ankara 2 No’lu DGM Başkanlığı’na verdiği savunmasını şöyle aktardı:

• Kitap ve kasetler İddianamede, somut hiçbir eylemden bahsedilmemiş, müvekkilimizin kitap, kaset gibi yazılı ve görsel eserlerindeki düşünceleri ile sosyal faaliyetleri, yani düşünce ve inançları suçlama konusu yapılmıştır. Müvekkilimiz hakkında hazırlanan iddianamedeki isnatlar sübjektif nitelikte soyut değerlendirmelerdir.

• Masumiyet karinesi Anayasada ve ceza mevzuatında suç soruşturması ve kovuşturmasıyla ilgili birçok kural, kişinin haksız işlemlere tabi tutulmasını önlemek amacıyla meydana getirilmiştir. Bunlardan en önemlisi masumluk karinesidir. Buna göre, hiç kimse yetkili mahkemece ve usulüne uygun olarak verilmiş ve kesinleşmiş bir karar olmadan suçlu ilan edilemez. Kişiler hakkında soruşturmayı gerektirecek bir suç şüphesi varsa bu şüphenin adil yargılama kurallarına uygun bir biçimde kovuşturulması gerekir. Bunun için soruşturmayla yetkili kamu makamlarının tarafsız, objektif ve kanunlara uygun bir biçimde kovuşturma yetkilerini yerine getirmeleri zorunludur. Bu esnada şüphe altındaki kişiye yönelik suçlayıcı yayın, tutum ve kişilik haklarını ihlal edici davranışlar hukuka aykırıdır.

Cumhuriyet

1345700cookie-checkGülen’den göz yaşartan ‘dönüş’

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.