Ne acıdır ki tarihi büyük başarılarla dolu ve Türkiye de bir çok ilke imza atmış kulübümüz Göztepe’miz aynı Kurtuluş Savaşı öncesi Türkiye’si gibi içten ve dıştan sıkıştırılmış ve büyük bir elbirliği içerisinde yok edilmeye çalışılmaktadır.
Hafta sonu ezeli rakibimiz Karşıyaka Spor Kulübü ile yaptığımız bayanlar voleybol müsabakasında genç bir voleybolcunun ağır tahrikine tepki gösteren birkaç kişiyi bahane ederek taraftarımıza saldıran İzmir Polisi, aynı saatlerde İstanbul’da adınlara saldıran meslektaşlarına nazire yaparcasına önüne gelen genç yaşlı yönetici porcu önemsemeden eyleme girişmiş ve birkaç kişiyi kontrol altına alıp sakinleştirerek ertaraf edebileceği bir olayı ülke genelinde gündem maddesi haline getirmiştir.
Taşkınlık yapan iki kişiyi ortamdan uzaklaştırma yeteneğine bile sahip olmayan polislerimiz ortamı yatıştırmaya çalışan yöneticilerimize de fiili darp uygulamış bununla da yetinmeyerek küçük yaşta çocukların da bulunduğu kapalı ortamda biber gazı kullanarak orada bulunan tüm insanların sağlığını tehdit etmiştir.
Polislerimizin ellerindeki copları insafsızca insanların suratlarına vuruşunu televizyon ekranlarında binlerce insan üzülerek izlemiş buna rağmen yapılan yorumlarda acımazsızca dövülen insanların holiganlıklarından bahsedilirken polislerin tutumuna hiç yorum yapılmamıştır. Maçlarımızda görev alan polis memurları aynen bizler gibi değerlendirilmeli ve böylesine eylemlere girişen polis memurları maç görevlerinden muaf tutulmalıdır.
Bir sonraki maçta kendisine fiili müdahalede bulunan polisleri gene karşısında gören taraftarlarımız ile ilgili polisler arasında gerginlik yaşanacağı dikkate alınması gereken bir gerçektir. Sonuç olarak 250 kişilik bir salonda 2 kişinin taşkınlığını bastıramayan ve bunu toplumsal bir olaya dönüştüren polislerimizin şehrimizin güvenliğini doğru bir şekilde sağlayabileceklerinden de şüphe duymaktayız bu nedenle başta bu görevlerinin ne olduğundan bir haber ekiplerin başı olan Sayın Halil TATAŞ ve bu olaylara sebep olan tüm amir ve memurları kurumlarına verdikleri bu utancı temizlemek için istifaya davet ediyoruz.
Son üç yıl içerisinde yaşadığımız tüm başarısızlıklara rağmen kendisinden desteğimizi hiçbir zaman esirgemediğimiz Başkanımız Sayın İskender Tuğsuz ne acıdır ki bizi üzmeye ve yıpratmaya devam etmektedir. Göreve geldiği günden bu güne yaşananların en büyük yaratıcısı olan Yeni Asır grubuna bir kalkan olmasının yanı sıra istikrarsız ve kararsız girişimleri, her defasında hatalı kararları, en olmaz anlarda futbolcularla ters düşmesi ve Göztepe’nin en büyük sermayesi olan ismine her geçen gün zarar vermesi ile kulübümüzü bu günlere getirmiştir.
Ne acıdır ki büyük umutlarla başlayan ve basketbol da yaşanan büyük başarıların referans olduğu bu yolculuk artık sonuna gelmiştir. Üç sene önce süper ligde mücadele eden ve bu şekilde basında yer alan kulübümüz bugün ikinci takım forması olmaması nedeniyle manşetlerde yer almaktadır. Bu bile 3 senede yaşanan erozyonun en büyük göstergelerinden birisidir. Kendisine her zaman destek verdiğimiz başkanımız ne yazık ki bu desteğimizi yanlış algılamış ve kendisini kulübümüzün ebedi başkanı olarak görmüştür.
Bu durumun yarattığı özgüven ile de çevresinde ki doğru işler yapan kimseleri teker teker uzaklaştırmış ve! sonuç itibariyle yalnız kalmıştır. Zaten içinde bulunduğu durum nedeniyle yönetmesi çok zor olan kulübümüzü bir de yalnız ve yanlış yöneterek kaçınılmaz sonu hazırlamış ve kulübümüzü yavaş yavaş yok oluşa doğru sürüklemeyi başarmıştır.
Kulübümüzdeki yönetimsizlik ve başı boşluk o kadar had safhaya gelmiştir ki ölüm kalım maçımızda oyuncu değiştirmeyi becerememekte yağmurlu çamurlu bir sahada ikinci formayı giyememekte kulübümüzün altında bulunan kafe bjkspor gsspor balonları ile süslenmektedir. Bu durumun artık bu şekilde devam etmesi mümkün değildir bu nedenle başkanımız Sn. İskender Tuğsuz zaten zamanı gelen Genel Kurul kararını derhal almalı ve ortaya çıkan aday yönetimlerle bir işbirliğine girerek futbol takımımızın zaten hak etmediği bu ligden de düşüşünü engellemelidir.
Aksi takdir de ne tarih ne de bizler kendisini asla affetmeyecektir. Kulübümüzün bu duruma düşmesinde kuşkusuz en büyük pay yeni asır grubuna aittir. Kendileri yarattıkları olumsuzlukları yok etmeye çalışmak şöyle dursun. Bölgesel gazete olmaları misyonlarını da unutup her gün manşetlerine taşıdıkları bir çok sorun gibi bu soruna eğilmemiş adeta oyalama taktiği uygulayıp kendilerine kalkan olan İskender Tuğsuz a meydan yaratmaktadır. Futbol şubemizi tepsiler içinde yeni asır a sunan camia büyüklerimiz de bu duruma sessiz kalarak bizleri şaşırtmaktadır.
Camia büyüğü denilen kavram bir çok kulüpte şekil bulurken bizim kulübümüzde ne acıdır ki olmamakta camia büyüğü diye değer verdiğimiz insanlar kulübümüze en büyük zararı veren kimseler olarak ön plana çıkmaktadır. Camia büyüklerimizi yıllarca sömürdükleri kullandıkları kulübümüze olan borçlarını ödemeye bu yaşananlara sahip çıkmaya önce yönetimi daha sonra da yeni asır’ı karşılarına alarak mutlak çözüme ulaşmaya davet ediyoruz.
Aksi takdirde ne tarih ne de bizler kendilerini asla affetmeyece! ktir. Sonuç olarak kulübümüzün durumu ve bu şekilde devam ettiği takdirde de yaşayacakları ortadadır. Bizler ilk olarak camia büyüklerimiz ve yönetimimizi kendilerine çeki düzen vermeye ve biran önce harekete geç meye davet ediyoruz. İkinci olarak ta başta yeni asır olmak üzere İzmir medyasını Başta Valilik ve Büyükşehir Belediyesi olmak üzere kurumları timsah gözyaşlarını bırakıp ellerini taşın altına sokmaya ve bu şehrin en büyük simgesini dirliğe kavuşturmaya davet ediyoruz.
Saygılarımızla,
Anıl Dişbudak ([email protected])
Göztepelist Organizasyonu Göztepe Uniforce Organizasyonu Yalı Grubu Göztepe Bayanlar Kolu
