Rum radyosunun haberine göre; Hristofyas, bugün düzenlediği basın toplantısında, iki toplumlu iki bölgeli federasyona ilişkin acı verici uzlaşmanın, “işgalin” sonlandırılmasına, Kıbrıs’ın yeniden birleşmesine, nihai taksimin önlenmesine yol açacak tek seçenek olduğunu ifade etti.
BM himayesindeki müzakereler aracılığıyla Kıbrıs sorununun çözümünün arzulanmasının gerekliliğinden bahseden Hristofyas, ileriki haftalarda, kritik kararların alınmasının gerekli olacağını belirtti.
Hristofyas, durumun kritikliğinin farkında olduğunu ve her ihtimali göğüslemeye de hazır olduğunu söyledi.
BM himayesindeki “müzakerelerin ve de kendileri için kalkan olan kararların”, çabalarını sürdürmeleri gereken çerçeveyi içinde teşkil ettiğini ifade eden Hristofyas, yıllardır üstlendikleri yükümlülükleri ve taahhütleri ihlal etmeleri durumunda o zaman isteyerek veya istemeyerek meselelerin üzerine mezar taşı koymuş olacaklarını söyledi.
Hristofyas, 8 Temmuz 2006 antlaşmasını iptal etmediklerini ve görmezlikten gelmediklerini, aksine bunu; müzakereler sürecinin yeniden başlamasını değerlendirerek, ete ve kemiğe büründürdüklerini belirtti.
Uluslararası konferansın toplanması konusunda ise Hristofyas, herhangi bir “geniş katılım” bahanesiyle Kıbrıs sorununun iç boyutlarına ilişkin önceden anlaşma olmaksızın bir konferansa yönelik kaymayı kabul etmelerinin söz konusu olmadığını da söyledi. AB unsurunun değerlendirilmesi konusunda ise Hristofyas mümkün olan her şeyi yaptıklarını, Güney Kıbrıs’ın, AB’ta güçlü müttefikleri ve dostlara sahip olduğunu belirtti.
Basın toplantısında iç konulara da değinen Hristofyas, iç cephede birliğin gerekliliğini savundu.
Hristofyas, güçten düşmüş ve parçalanmış bir Rum tarafı görüntüsünün Türk tarafını suçlarından arındırmaya ve Kıbrıs Rum tarafında sorumluluk yüklemeye çalışanlara hizmet ettiğini söyledi. Son yapılan Ulusal Konsey toplantısını “hayal kırıklığı” şeklinde nitelendiren Hristofyas, kendisine yöneltilen eleştirileri de reddetti.
Türk vatandaşlara dört temel özgürlüğün verilmesine ilişkin soruyu yanıtlayan Hristofyas, bu konunun çözümün, Kıbrıs sorununun çözümünden sonraya havale edildiğini belirtti.
Mülkiyet konusunda ise Hristofyas, Kıbrıs Rum tarafı için temel önkoşulun “Mülkiyet” konusunun “Toprak” konusuyla ilişkilendirilmesi olduğunu da yineledi.
Başkanlık seçimlerinde aday olup olmayacağı şeklindeki soruya karşılık olarak Hristofyas, bunun; gelişmelere ve partisinin iradesine bağlı olduğunu söyledi. Hristofyas, bir başka soru üzerine uluslararası unsurun, aday olması konusunda kendisini özendirdiğini de belirtti.
