Aydın Doğan’ın elindeki medyayı kupon arazi fiyatına satması, ekonominin ruhuna aykırı… Ülke bu noktaya geldiyse hep beraber helvasını yiyip Türkiye ekonomisinin ruhunu şad edelim.
Helva mı dedim? Halt ettim! Kilo aldırmayan tatlı demek istedim. Mümkünse şeker ve unun yerine badem sütü ve badem unu kullanalım. Bal ile tatlandıralım. Hürriyet’ten Hande Fırat tatmış, Saray’da öyle yapılırmış.
Doğan Medya’nın dolayısıyla Hürriyet’in de havuza düştüğü şu günlerde son haline bir kez daha bakayım dedim… Yüzmeye başlamış maşallah…
Hürriyet’teki köşe yazısında, itibarda tasarruf yapılmadığını anlatılıyor… Ferahlayın, vergilerimiz boşa gitmiyor. Dünya 650 metrekarelik Saray mutfağını kıskanıyor!
* * *
“Benim Michelin yıldızım Külliye’ye” diyerek yemeklerin Oscar’ını Saray mutfağına yakıştırmış. Saray’da yediği yemeği yazmış.
“Resmi yemekler, yemekli toplantılar, davetler, resepsiyonlar…” diye başlıyor. “Birbirinden farklı lezzette yemekler, taze meyvelerden yapılan -içinde mutlaka taze meyve parçacıkları bulunan- değişik içecekler, kilo aldırmayan tatlılar…” diye devam ediyor.
* * *
Yazısında bir türlü ana yemeğe girmiyor. İnsan merak ediyor. Koskoca 1000 odalı Saray’da davetlilere tavuk döner yedirecek halleri yok herhalde…
Daha önce kilosu 4.500 lira olan beyaz çayın sık tüketildiğini öğrendiğimiz Saray’ın mutfağının mantığı meğer gayet basitmiş; “Yiyeceklerin ziyan edilmemesi ve atılmaması. Ayrıca sağlıklı, kilo yapmayan gıdalardan yapılması…”
* * *
İsraf edilmemesi önemli… Aynı Saray’daki gibi… Mesela vatandaşın ekmek israfına gramaj ayarı yapıldı. Gramajı 250 gramdan 200 grama düşürüldü lakin zam yapılmadı. Yandaş medya ziyan edilmemesi ve atılmaması ilkesiylededi. Hürriyet’te okursunuz artık böyle haberleri.
* * *
Cumhur bıkmışsa makarnadan, bulgurdan… Gidip yiyebiliyor mu kilo yapmayan gıdalardan? Ne de olsa “halkın sarayı” değil mi? Saray’dan verilen tarifteki gibi gömebiliyor mu badem sütü ve chia tohumu ile hazırlanıp balla tatlandırılan pudingi?
* * *
Saray’da şeker yerine bal kullanılması, şeker fabrikalarına ihtiyaç kalmadığının bir göstergesi. Satılsın artık hepsi… Ruhumun senden İlahi şudur ancak emeli… Yerli ve milli Michelin yıldızı verilmeli. Helal gıda sertifikasıistenmeli. Değmesin Saray’ın mutfağına na-mahrem eli!
* * *
Not: Ekonomi mi? O gayet iyi… Hâlâ kıskanıyorlar bizi! Bir, iki, üç, dolar, Euro, benzin, yedi, sekiz, dokuz… Yazlık Saray’ın mutfağını da merak ediyoruz! Doların dört lirayı görmesini artık pazartesi okursunuz.
Yazıyı Sözcü’de okumak için TIKLAYIN
