İNGİLTERE… Bahçeli’nin hamlesi danışıklı dövüş mü?

Avrupa Komisyonu, Salı günü, beklendiği gibi zehir zemberek bir rapor yayınladı.

2018 İlerleme Raporunda Türkiye’nin, başta hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler olmak üzere bir çok alanda ciddi gerileme gösterdiği, hatta Avrupa Birliği normlarından koşar adım uzaklaştığı kaydedildi.

Yolsuzlukla mücadelede yeterli ilerleme sağlanmadığı, komşularla ilişkilerde ve uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde endişe verici bir tutum takındığı vurgulandı.

Türkiye’nin olumlu yönde ilerlediği tek alan ise, göç ve mültecilere yönelik politikası olarak belirlendi.

15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi ardından ilan edilen Olağanüstü Hal uygulamalarına ilişkin ciddi endişeler dile getirildi ve OHAL’in en kısa zamanda kaldırılması çağrısı yapıldı.

Avrupa Birliği’nin bugüne dek görülmemiş sertlikte bir rapor yayınlamış olması, gözlemcileri şaşırtmadı.

Türkiye’de ise daha çok umursamazlık hakimdi. Geçmiş yıllarda hararetle tartışılan ilerleme raporları, bu defa pek az insanın dikkatini çekti. Tepkiler de dar bir çevreden geldi.

Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye karşı objektif ve adil davranmadığını söyledi.

İktidar yanlısı medya, raporun işine gelen yanlarını öne çıkardı. TRT, haberine ‘ Avrupa Birliği’nden Türkiye’ye göçmenler konusunda övgü’ başlığını verdi.

Adeta Avrupa Birliği’nin artık Türkiye üzerinde bir etkisi olmadığını sergilercesine, aynı gün toplanan Milli Güvenlik Kurulu’nda, Olağanüstü Hal’in, yedinci kez, üç aylığına daha uzatılması tavsiye edildi.

Sürpriz yaratan Avrupa Birliği’nin raporu değil, Milli Hareket Partisi lideri ve iktidarın müttefiği Devlet Bahçeli’nin beklenmedik bir açıklamasıydı.

Bahçeli, “16 Nisan halk oylamasıyla onaylanan cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine herhangi bir tavsama, gecikme olmaksızın geçilmesi milli beka ve tarihi emanetler açısından acil hal almıştır” diyerek, cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin Malazgirt Zaferi ve Büyük Taaruzun yıl dönümüne rastlayan 26 Austos 2018 Pazar günü yapılması çağrısında bulundu.

Seçimin planlanan 2019 yılında yapılacağını ısrarla tekrarlayan AKP yetkilileri ise, öneriyi değerlendireceklerini söylediler. Gözler, doğal olarak 18 Nisan Çarşamba günü Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Devlet Bahçeli arasında yapılacak görüşmeye çevrildi.

Devlet Bahçeli’nin bu beklenmedik önerisinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bilgisi dahilinde, bir danışıklı dövüş mü olduğu açıklık kazanmadı. Hükümetin, Suriye’deki askeri operasyonlarla yükselen milliyetçi duyguları oya çevirme planlarının bir parçası mı, her geçen gün kötüleşen ekonominin seçmeni olumsuz etkilemesinden endişe ederek, dolaylı yoldan seçimi erkene alma girişimi mi, henüz bilmiyoruz.

Ancak, Devlet Bahçeli’nin siyaset şapkasından tavşan çıkarmakta ne kadar usta olduğunu geçmişte defalarca gördük.

2002 yılında DSP ve ANAP’la koalisyon ortaklığını sona erdiren erken seçim çağrısı sonucu, her iki partinin siyasetten silinmesine önayak olmuş, kendi partisinin de barajın altında kalma riskini göze almıştı.

2017 yılında Recep Tayyip Erdoğan’a sınırsız yetkiler tanıyan, parlamenter sistemin yerine başkanlık sistemini getiren tartışmalı referendum da büyük ölçüde Devlet Bahçeli’nin desteğiyle mümkün oldu.

2018 Mart’ında AKP ile ittifakını resmileştirmiş olmasına rağmen, Bahçeli’nin bu defa tek başına hareket etmiş olması, kuvvetle muhtemel.

Pekala, kişisel ve parti çıkarları doğrultusunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, önerdiği tarihte olmasa da, 2018 yılında bir erken seçime zorlamayı denemiş olabilir.

MHP’den kopan siyasetçilerin kurduğu, Meral Akşener liderliğindeki İYİ Parti’nin seçime katılmasını engellemek ya da fazla güçlenmeden önünü kesmek niyetiyle hareket etmiş de olabilir.

MHP liderinin hamlesinin danışıklı dövüş mü yoksa bireysel bir siyasi varlık mücadelesi mi olduğunu yakında anlarız.

Ama şimdiden biliyoruz ki, hangi amaçla hareket etmiş olursa olsun, gerçek neden, iddia ettiği gibi ‘Türkiye’nin bekası” değil.

____________________

YAZARIN DİĞER YAZILARI İÇİN
http://www.firdevstalkturkey.com/tr

2178670cookie-checkİNGİLTERE… Bahçeli’nin hamlesi danışıklı dövüş mü?

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.