Kıbrıslı Türk toplumun Londra’daki mücadelesinin ön saflardaki neferi Musafa Gençsoy hasta olduğunu ve bir kaç haftadır da pek iyi olmadığını öğrendim. Geçmiş olsun Mustafa abimiz. Bir an önce iyi olun. Vefalı dostum sosyolog Semra Eren Nijhar, Mustafa abiyi arayıp sormak veya ziyaret etmek isteyenlerin yeğeni Savaş Yaşın’a (020 77362193 – 07951 301424) ulaşabileceklerini yazdı.
Dostlarım daha önce de toplumdaki gençlere tanıtmak için Mustafa abiyi anlattığım köşemi sizlere tekrar aktarmak istiyorum:
“İşte Mustafa abimiz: Mustafa Gençsoy Avrupa’nın en eski Türk Derneği Kıbrıs Türk Cemiyeti’nin (KTC) 1971’den 2013’e kadar başkanlığını yaptı. 1951’de kurulan KTC, Kıbrıs’ta Tükler’in var olma kavgasına Londra’dan omuz vermesinin yanı sıra toplumun göçmenlikten kaynaklı sorunlarını çözmeye çalışan ilk Türk derneği sayılıyor. Gençsoy’un hikâyesi KTC’ninkiyle birebir örtüşüyor…
Kendi yaşamını sorduğumuz Gençsoy, KTC’yi anlatmayı tercih ediyor zaten… Kıbrıs’ta Lefkoşa’nın kazası Peristerona’da 1931’de doğan Gençsoy, liseyi Lefkoşa’da bitirdikten sonra 1959’da da İstanbul Maçka Teknik Okulu’nda teknisyenlik diploması alır. 1960’da Londra’ya eğitim için gelir. Aynı yıl teknisyen olarak işe başladığı British Telecom’da 1991’de emekli oluncaya kadar çalışır.
Gençsoy’un KTC’ye gidip gelmeye başlaması ise Kıbrıs’ta 1963 Kanlı Noel’ine karşı ulusal tepkiyle başlar. 1970’de KTC’nin yönetimine “asbaşkan” olarak girer ve ertesi yıl da başkan seçilir. 2013’e kadar kesintisiz başkanlık yapan Gençsoy, yeniden yönetim kuruluna seçilmesine karşın başkanlık koltuğunu bırakmayı tercih etti. Gençsoy, ilk göçmenlerin KTC’de toplanarak çocukların kültürlerini ve dillerini unutmadan bu topluma nasıl entegre olabileceklerini tartıştıklarını belirterek “KTC bugün yapılan pek çok şeyin temelini 60 yıl önce atmıştı. İlk Türkçe okulların açılmasına da ön ayak oldu. Kıbrıs Türk’ünün bir diğer garantör ülke İngiltere’de sesini duyurmada çok önemli işlevler yerine getirdi” diyor…
Gençsoy, başkan seçildiğinde ilk iş olarak Türk okullarını açarak öğrenci sayısını süreç içinde 1000’e ulaştırır. O yıllarda Londra’daki Türklerin ilk durağı ve ikinci adresi olan KTC, aynı zamanda aydınların mekânı, Londra’ya gelen siyasilerin de uğrak yeri olur. 1970’lerde Wimpy işçilerinin grev toplantıları KTC’de yapılır. KTC, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’nı “Kıbrıs’ta dökülen kanı durduran bir operasyon” olarak niteler ve sokakta gösteri, parlamentoda lobi faaliyetleri düzenler. KTC’nin Uzay Şairi Osman Türkay’ın yönetiminde 1974-99 arasında Türkçe çıkardığı Toplumun Sesi ve İngilizce yayınladığı Turkish News dergileri, Kıbrıs sorununa çözüm üretmeye çalışır ve adadaki gelişmeleri aktarır… KTC, Prof. Dr. Salahi Sonyel’in araştırmalarını da yayınlar.
KTC toplumda önemli birer kurum olan İngiltere Türk Dernekleri Konseyi ve Türk Futbol Federasyonu’nun kurulmasında da ilk harcı atanlar arasında yer alır. Gençsoy’a onca yıl sonra geriye dönüp baktığında en çok keyif aldığı çalışmaları soruyoruz. “Türk okullarının ilk kez örgütlü olarak KTC tarafından düşünülüp yaygınlaştırılması” diyor…
KTC her zamanki gibi “34-35 D’Arbly Street W1 8EY” adresindeki mekânında sürekli müdavimi gençlere Türk yemeği sunuyor, internet ihtiyaçlarını gideriyor. Londra’nın göbeğinde Türkçe gazete okuyup, Türk kahvesi yudumlarken tavla başında sohbeti koyulaştırmanıza olanak veriyor. Türkçe konuşanların toplum olma süreçlerine ve Londra’daki ‘dava’ya tanık olan bu tarihi mekân, dernek enflasyonunda hala ayaktaysa ‘Mustafa Gençsoy’un her gün sabah 10’dan akşam 10’a özverili çalışmasındandır’ derim…
Uzun yol arkadaşı Umay Hanım’ı 2015 Şubat’ta yitiren Mustafa Gençsoy Londra’daki Kıbrıslı Türk ve Türkiyeli toplumun gelişiminin en yakın tanıklarından. Bir gün anılarını kaleme alırsa ilk okuru olmak isterim…”