Haziran 2016’da yapılan Brexit referandumundan sonra İngiltere genelindeki hayat pahalılığının artmaya başlaması, aileleri finansal açıdan baskı altına almaya devam ediyor. Yayınlanan resmi verilerde, Ekim 2016’dan Aralık 2018’e kadar geçen süre boyunca ülke genelindeki ortalama bir ailenin harcamalarının, gelirlerini aştığı görülüyor.
Brexit referandumu sonrasında sterlinin değerinin ani bir şekilde düşmesi, yurt dışından ithal edilen ürünlerin fiyatını yükseltti.
Ulusal İstatistik Ofisi (ONS) tarafından yapılan açıklamalara göre, bu dönemden sonra satın alma gücü düşmeye başladı ve aileler finansal açıdan oldukça darbe aldı. 2008 yılındaki finansal kriz sonrasında maaş artışlarında yaşanan durgunluk nedeniyle aileler Brexit referandumu öncesinde de finansal zorluklar yaşamaktaydı. Son dönemde maaş artışları hızlanmaya başlasa da ortalama reel maaşlar hala 2007 yılında görülen seviyenin altında.
ONS istatistiklerine göre, 2018 yılının son üç aylık döneminde ailelerin net borçlanma oranı, gayri safi yurt içi hasılanın (GDP) yüzde 0,6’sı kadardı. Bunun, ailelerin kazandıklarından daha fazla harcama yapma eğiliminin devam ettiği anlamına geldiği belirtiliyor.
Buna rağmen, durumun bir önceki üç aylık döneme göre daha iyi olduğu görülüyor. Bir önceki üç aylık dönemde net borçlanma oranının yüzde 1,1 olduğu ifade ediliyor. ONS’ye göre bu, reel maaşların giderek artış göstermesini yansıtıyor. Bunun yanında, İngiltere genelinde asgari ücret kazanan iki milyon kişinin de maaşları dün itibarı ile arttı. 25 yaşında veya daha büyük olup ‘National Living Wage’ (Ulusal Geçim Ücreti) üzerinden maaş ödenen kişiler, yüzde 4,9 oranında bir artış almış oldu.
Buna göre, saat başına ödenen ‘National Living Wage’ ücreti 7,89 sterlinden 8,21 sterline çıktı. Artışlar, asgari ücret alan daha genç çalışanların maaşlarına da yansıyacak. Buna rağmen, ödenmesi gereken bazı faturaların ücretleri de dünden itibaren artmış bulunuyor.
‘Council tax’ ücretlerinden ‘TV licence’ ücretlerine kadar bazı faturalar artık daha pahalı olacak. Milyonlarca kişinin ödeyeceği ‘council tax’ ücretleri, enflasyonun üzerinde bir artış gösterdi.
1 Nisan’dan itibaren ‘Band D’ sınıfındaki evler için ödenecek ‘council tax’ ücreti ortalama olarak 78 sterlin yükseldi. Ülke genelinde gaz ve elektrik fiyatlarına uygulanan sınır da yükseltiliyor. Buna göre, değişken veya ‘default’ tarifeleri olan müşterilerin ödeyeceği ücretler yılda 117 sterlin artıyor.
‘TV licence’ için ödenecek olan yıllık ücret ise 150,50 sterlinden 1 5 4 , 5 0 sterline çıktı. Bunlar dışında su faturaları, araç vergileri ve bazı şirketlerin telefon ve internet faturaları gibi başka ücretlerde de artış olacak. Dünyadaki gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında, İngiltere’nin, en yüksek asgari ücrete sahip ülkelerden biri olduğu görülüyor.
Konuyla ilgili hükümet tarafından yapılan açıklamalarda, düşük maaşları bitirmekte kararlı olunduğu belirtildi. Buna rağmen, İşçi Sendikaları Kongresi (TUC), asgari ücret seviyelerinin hala düşük olduğunu ve 21 ile 24 yaş aralığındaki işçilerin de aynı miktarda asgari ücret alması gerektiğini söylüyor.
TUC Genel Sekreteri Frances O’Grady, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Genç işçiler maaş konusunda hala haksızlığa uğruyor. Onların ödedikleri faturalar daha ucuz değil ama daha az parayla geçinmek zorundalar. Bu hiç adil değil.”