Meksika’nın Ciudad Juarez kentinde kadın cinayetleri son bulmuyor. Teksas-El Paso şehrine komşu olan Ciudad Juarez’de 17 tanesi bu yıl içinde olmak üzere, 1993 yılından bu yana en az 340 kadın ve kız çocuğu öldürüldü.
1993’den 2005 yılına kadar, 340 kadının cinayete kurban gittiği Ciudad Juarez’de, olası sebeplerin; uyuşturucu veya organ nakli çeteleri, seks cinayetleri, aile içi şiddet veya şiddet içeren porno film çekimleri olduğu söyleniyor. Kurbanların üçte birinin cinsel saldırıya uğramış olması da bir başka dikkat çekici unsur. Sokaklara, tarlalara, bazen öldürüp toplu halde fırlatılıp atılan cesetler, Juarezli kadınların korkulu rüyasına dönüşmüş durumda. Bu yüzden bir çok kadın yıllardır gece sokağa çıkmamayı tercih ediyor.
Meksika Devlet Başkanı Vicente Fox, pazartesi günü 12 yıldan beri ABD sınırında sürmekte olan kadın cinayetlerini abarttığı gerekçesiyle medyayı suçladı. Mayıs ayı içerisinde 7 ve 10 yaşında iki kız çocuğunun, bir sanayi kenti olan Ciudad Juarez’de tecavüze uğradıktan sonra öldürülmesinden bir kaç hafta sonra yayınladığı demeçte
medyanın zaten sonuçlanmış bir çok davayı abarttığını Ciudad Juarez’deki olaylara ilgisiz kalınmadığı ve kalınmayacağını ve açılan cinayet davalarının sonuçlandığını söyledi.
Kadın gruplarının, onlarca davanın sonuçlandırılmamış ve içinde bir çok soru işareti bulunan davanın üzerine gidilmemiş olmasında ısrar etmesine rağmen Fox’un yaptığı yorum, bir çok insan ve kadın hakları savunucusu grubun tepkisine yol açtı.
Fox’un bu ay içerisindeki incileri bir tek bununla kalmıyor. Mayıs ayı içinde yaptığı bir konuşmada ABD’de yaşayan Meksikalı işçilerden bahsederken “zencilerin bile yapmak istemedikleri işleri” yaptıklarını söyleyerek bir çok tepki almıştı. Bunun üzerine Meksika’ya gelen zenci hakları savunucuları Jesse Jackson ve Al Sharpton, Fox’un sözlerinin tamamen ırkçı bir yorum olduğunu ifade etmişlerdi.
Ocak ayında Birleşmiş Milletler, kadın cinayetlerinin çözüme kavuşturulamaması üzerine, Meksika’yı “ciddi ve sistematik” olarak insan hakları ihlalinde bulunmakla suçlamıştı. Ancak Meksika hükümetinin yaptığı resmi açıklamada, cinayetlerin kadın hakları ihlali olduğunu kabul ettikleri ancak sebeplerin yerel kökenli olduğunu ve Chihuahua eyaletinde yaşanana bunca kadın ölümünün, kayboluşunun ve kadına yönelik şiddetin birbirinin devamı olmayabileceğini ve davalar arasında bir ilişki kurmanın bir hayli güç olduğunu söylemişlerdi.
Uluslararası Af Örgütü ve ABD kongre üyelerinin sürekli baskılarıyla Eylül-2003’de Meksika Devlet Başkanı Vicente Fox, Juarez’li kadınları korumak üzere bölgeye 700 ekstra polis yollamış ve Birleşmiş Milletler yetkilileri ve Amerikalı avukatların sıklıkla yaptığı Meksika ziyaretlerinden sonra oluşan baskıyla cinayetleri önlemek ve araştırmak üzere özel bir komisyon kurmuştu. Meksikalı yetkililer yaklaşık 1995’den bu yana ABD Federal Araştırma Ofisi’yle birlikte çalışmalarını sürdürüyor.
Raporlarda kurbanların çoğunun gösterişsiz genç kadınlar olduğu, çoğunun ABD’nin ham maddesini kullanarak onlara bitmiş mal gönderen fabrikalarda çalışan kadın işçiler, öğrenciler ve ticari şirket çalışanları olduğu söyleniyor.
Diğer bir yandan, kurbanların aileleri polisin kayıtsızlığından şikayet ederken, yaklaşık 100 polis memuru görevini ihlal suçundan yargılanıyor ancak hiçbirinin davası bir sonuca ulaşmadı. Suçlu bulunan 11 kişi hapishanelerde yatarken, kadın grupları ve analistler içeride bulunan kişilerin gerçek katiller olmadığı, işkenceyle ifadeleri alınan insanlar olduğu ve gerçek katillerin hala elini kolunu sallayarak dışarda dolaştığında ısrar ediyor.
Fox’un çözüldü, insan hakları gruplarının çözülmedi dediği davalarda, bir başka olasılığın da faillerin sınırdan geçen Amerikalılar olmasından şüpheleniliyor. ABD şehirleriyle karşılaştırıldığında aslında çok da yüksek olmayan cinayet sayısı, cinayet biçimi ve cesetlerin sokaklara, tarlalara fırlatılıp atıldığı göz önüne alındığında daha vahşi olduğu görülüyor.
Şehirde kurulan kurban ailelerine yardım derneği “Casa Amiga” Genel Müdürü Esther Chavez, içeri atılan katil zanlılarının görüntüyü kurtarmaktan başka bir şey olmadığını ve cinayetlerin devam ettiğini söylüyor.
1 milyon 200 bin nüfusu olan Ciudad Juarez şehrinde 2005 yılı içinde 13, 2004 yılı içierisinde de 19 kadın öldürülmüştü. Yapılan bir çok protestonun sonuncusu, geçtiğimiz cuma günü yapıldıktan sonra, Cumhuriyet Savcısı Francisco Javier Cabeza de Vaca, 6 haziran tarihinde kurban ailelerine yardım amacıyla 60 milyon pesoyu (yaklaşık 5.5 milyon$) Ciudad Juarez’e götürecek.
