Küfür…

Sanat da küfür konusu ne kadar önemlidir bilemiyorum. Yaşamın aynası diye küfürün her yere yerleştirilmesini de doğru bulmuyorum.


Türkiye’de yayınlanan mizah dergilerinin çoğu belden yukarı çıkamıyor, bacak arasından dünyaya bakıyor ki onun da belli bir okuyucu profili oluşmuş durumdadır. Okuyucusunu kaybetmek istemeyen mizah dergileri ise işi daha ileri götürüp çizgi ile porno çalışmalarına gitmişler!


Belli okuyucu sayısını yakalayan mizah dergilerini şimdi tiyatrolar izlemeye başladı. Sahnede her türlü küfürü hem de hiç kısıtlamaya gitmeden sergiliyorlar. Küfürleri duyan seyirci ise rahatsızlık duyacağına zevk almaya başlamış. Değişim müthiş! Sanırım küfürün yaşantımızın her alanına girmesi büyük bir gelişme olarak görüyorlar.


Küfür etmek insandaki enerji boşalmak olarak algılarsak, olması gereken tepkilerin ortadan kaldırılması olarak okuyabilir miyiz?


Tepkisiz toplum olduk ama küfürlü bir cemaate doğru döndük!


Küfrederek ibadet eden bir kesimde oluşmakta, küfür etmeyenler ise yabancı gözü ile bakılacak gibi.


Her dönem kendi dilini oluşturur. 12 Eylül askeri darbeden beri gelişen küfür kültürümüz sanatsal boyutta kazandı. Küfürün adı ağır roman oldu zaman zaman, sonra film oldu. Sonra bulunmaz ve yeni bir şeymiş gibi gündeme sürüldü. Onun başarısını görenler ise, küfür üzerinden para kazanılacağını anladıkları günden beri, küfürü çeşitlendirmek ile uğraşıyorlar. Hiç aklınıza gelmeyen fantezi küfürler ortalıkta dolanmaya başladı. Sadece ortalıkta dolanmıyor, sahnelerden izleyicilere de sunuluyor.


Yaşam kültür seviyesini belden aşağıya düşürünce, okullarda, sokakta ve iş yerinde de tacizler ve fuhuş ilerlemeye başladı.


Fuhuşun olduğu yerde ise, her şey olur.


Uyuşturucu, kadın ticareti gibi kara para kaynakları ortalıkta meşru zemin üzerinde yaşamaya başlar.


Sanatın görevi toplumun kültür seviyesini yukarıya çekmekti eskiden, şimdi ise popülizm. Görev maddi kaygılardan dolayı, yukarı çekmek bir tarafa bırakılmış, günü kurtarma telaşı içinde çırpınıyor.


Fuhuş için artık mekan aranmıyor, yaşamın her alanı fuhuşa uygun hale getirildi!


Fuhuş için hangi mekanlar kullanılmadı ki, otobüs, taksi, otel, pansiyon ve şimdi deniz ortasında kayıklar! Dağ, taş fuhuş için mekan olmaya devam ediyor ve bu işten kara para kazananlar nasıl oluyor da kontrol edilemiyor? Demek ki, Türkiye bütçesinin hala büyük bir bölümü kontrol dışı! Kontrol dışı olunca bu şekilde çetelerinde oluşması çok doğal!


Kara para bir şekilde kontrol altına alınabilinir, fakat küfür yaşamın her alanına girince nasıl dönüştürülür bilemiyorum.


İçinde küfür olan resim ve fotoğrafta yapılır mı? Sanatın bu alanlarına henüz küfür bulaşmamış olduğunu gördüm!


Fuhuş ve küfür bir birine uzak iki kelime. Bir birine nasıl yol açıyorlar? Belden aşağıya küfür duyan genç ve çocuk bir şekilde merakını giderecek değil mi? Ya zorla, ya parayla! Yaşamın tüm zevkleri tadılmalı!


Bütün geçmiş değerlerin yerini paranın gücünün alması sonucu yaşadığımız bu kaos! Sanat da küfür ne kadar önelidir bilmiyorum, fakat sanat adına küfür bu aralarda çok moda!


 

688170cookie-checkKüfür…

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.