ABD tarihinin karagünlerinden birisi olan, 1930’daki Indiana-Marion Lincinden sağ kurtulmuş James Cameron, 92 yaşında öldü.
Cameron insanhakları eylemcisi olarak, Linç’ten bu yana mücadele veriyordu. Wisconsin Eyaleti’ndeki “Amerikan Zenci Soykırım Müzesi”ni de Cameron kurmuştu.
Cameron, iki arkadaşının ipe çekildiği Marion kasabasında yaşanmış ünlü linç olayından bir rastlantıyla sağ çıkmıştı.
Arkadaşlarının bir soygun tasarısıyla beyaz bir genci öldürdükleri, ayrıca beyaz bir kıza tecavüz savıyla tutuklandıkları gün, ayakkabı boyacılığı yapan Cameron da tanık olarak gözaltına alındı. Aynı gece, öfkeli halk Marion karakolunu basarak, iki siyah genci linç ederken, kasabada sevilen Cameron halktan birinin lehinde söz etmesi üzerine yaşamını, boynuna ip geçirildiği sırada kurtarmıştı.
Cinayet olayı açıklığa bir daha kavuşamazken, uzun zaman sonra, tecavüze uğradığını savlayan genç kız bir beyaz erkekle ilişkisini örtmek için yalan ifade verdiğini kabullenmişti. Bu olaydan 62 yıl sonra, Indiana Eyaleti haksızlığa uğradığı için Cameron’a resmi bir özür mektubu gönderdi.
Marion Linç olayı Amerikan adaletini yaralayan görüntülerle basına yansımış, ancak sorumluları hakkında işlem yapılmamıştı. Irkçı, aşırı Hırıstiyan köktendinci KKK örgüt merkezinin bulunduğu Indiana’da yaşamını sürdüremeyen Cameron, olaydan sonra siyahilerin çoğunlukta olduğu Detroit’e göç etmiş, Afrikan-Amerikan eylemci olarak mücadeye orada başlamıştı.
FOTOĞRAF: James Cameron
